Gökyüzü Üç Boyutlu Filmdir & İkizler Dolunayı

 

İnsanlar hep konuşacaklar, kendi doğrularını dayatacaklar. “şöyle olmalı” deyip haklılıklarını kanıtlamaya çalışacaklar. Sanki sen düşünemiyormuşsun gibi, sanki bu yaşına kadar onların aklıyla gelmişsin gibi(!) Aldırma…Düşündüğün, istediğin yada sevdiğin bir şeyin, senin için doğru olduğuna inanıyorsan durma! “Başarısızlıktan” ya da “başkalarının haklı çıkmasından” da korkma. Bütün mesele ” ya pişman olursam” korkusu mu? eğer hataysa, bir kez daha pişman olursun. Ama kendi iradenle, kendin için karar vermiş olacaksın unutma. Bu zamana kadar başkaları için yaşadın, peki Mısır’a Sultan mı oldun sonunda? Hem başkaları bildiklerini alsın…Neyse! Zaten insanlar hep konuşurlar!

Cihat Kök

Yazar güzel dile getirmiş. Ağzı olan konuşuyor işte! Bizler hiç sevmeyiz doğru düzgün, dürüst, mert olan insanları. Bizler yalanı, pembe hayaller kuranları severiz. Facebook bana engel getirdi. Sebebi ise bana ulaşabileceğiniz telefon numaralarını paylaşmammış. Son dönem siber saldırılar yoğunlaştı, tehdit edildiğimde doğrudur. Yıldız ilmine inanmayan bir sürü insan tayfası. İnananlara yazıyorum bunları. 13 Ocak 2017 itibariyle hesabıma erişim sağlanacak. Yangının ayyuka olma hali, özlemle ruhun yükselmesi ya da dibi bulma halidir Dolunay evreleri. Bazı özel günler de, bazı özel aylar da, bazı özel sebeplerle, gerçekten özel hale gelir AY fazları. Mutluluk bazen bir tebessümde, bazen bir yazıda, bazen bir şiir de, bazen bir melodi de, bazen de ortak fikirlerde yakalanır, bir dudak mesafesi payda gizlenir. Esasında hiçbir karşılaşma tesadüf değildir, kaderin iletileridir. Çünkü feleğin çarkında benzer ruhlar bir şekilde karşılaşırlar, bu karşılaşmalar bazen üzücü namütenahi gelişmelere gebe iken bazen de mutluluk verir. Hisler, duygular bir an gelir yaprak misali dökülüverir. İşte o AY bu AY! 🙂 Bir kaç gün söylemlerimizde özellikle kuşlar kadar özgür, dikenler kadar kanatır, olma arzularımız ruhumuzu zehir zemberek esir alacak. Ay’ın İkizler yerleşiminde düşüncelerimiz özgürce, tüm nidalarımız arş-a ulaşmak ister, salık verin gitsinler, dışa dönük, iyimser tavırlar sergileyeceğiz çünkü açık havada dolaşmak ve spor yapmak için ise gerekli enerji mevcut. Dolunay enerjisi ile aklınıza gelenleri hemen söyleme eğiliminde bulunabilirsiniz ki dikkatli olun Ay İkizler yerleşiminde, Rahu ve Ketu görünümü altında. Açığa çıkan enerjinin içimize dönmesine, eyleme geçmemesine sebep fakat iyi tarafı geçmişte yaşadığımız olayları yeniden düşünme fırsatı yaratmış olacağıdır. Asıl senaryo 2017 Mart itibariyle başlayacak Akrep döşünde ki Satürn Gandantha geçişi ile kısa süreliğine Lagna ve Ay burcu Yay, İkizler, Balık, Başak eksenlerini 2018-2019 vizyon konuları ile tanıştıracak. Mart’a kadar sürecek bu evrenin sonunda Satürn yeniden Akrep döşüne Retro olarak geriye dönecek ve son defa Lagna ve Ay burcu Akrep-Boğa-Aslan-Kova eksenlerini sınayacaktır. 2017 sonuna kadar pek bir huzur yok, belirsizlik kendisini hissettirecek boyuttadır.

Önce söz vardı sanırım dünya da insanlar iletişim kurmaya başladıklarında sonrasında ise Yaradan sözleri söyleyen kişilerin ruhuna bir erdem üfledi ki duygular, hisler, sözle kifayet kazandı. Bir şeyi söze dökmek; dile getirebilmek, okuyanın nezdinde onu var etmek, beğendirebilmek, takdir edilmek. Okumak ise; adeta anlatılan şeyin varlığına şehadet etmek gibi düşündüğüm için hislerimi sizlere hislerim kadar Vedic Astrology de yalın bir halde aktardığıma kalben inanıyorum. Bir an öyle bir şey oluyor ki dinlediğim bir şarkı, duyduğum bir söz o anda yüreğime dokunuyor ve hissederek, hissettirmeye çalışarak dile geliyor. Bunun haricinde ise biliriz ki söylenen her sözün de gerçeklik payesi olmalı…Kelimeler yazılım anında ruhunu yitirmemeli. İşte bu yüzden, hem kutsal hem de kusurludur yazılan her söz, hem eksik hem vurgulu…Tıpkı insanlar gibi… Bazı şarkılar herkesindir. Hiç kimsenin değil!. Öyle de zaten yazılarımda paylaştığım şarkılar ve sözler, şiirler benim olmazsa olmazlarım, tekrar tekrar dinlediklerim, gündüzden geceye göç ederken, biten ömürlerimiz gibi asla bitmeyecek olanlarım.

Merkür Yay burcunda ve Dolunay anına eşlik edecek  iken; Akılın, zekanın, sır saklamanın ve öfkenin en özgür şekillerini deneyimleyeceğiz. Üzerimize alacağımız her işi öylesine bıkmadan, öylesine yoğun bir konsantrasyon ile yapacağız ki hiç bir engel bizleri yolumuzdan saptıramayacak. Espri gücümüz yüksek fakat daha çok alaycı boyuta kayabilir. Kendi görüşlerimiz haricinde duyacaklarımız neticesinde ikna gücümüz oldukça zorlayıcı gelecektir karşı tarafa. Sözlü olarak inatçı bir karakter de algılanabiliriz. Zevk ve sosyal faaliyetler ilginizi çekeceğe benziyor ki komşularınız, yakın arkadaşlarınız ve kardeşleriniz ile sorunlar yaşayabilirsiniz. Esrarengiz ve doğa üstü konular dikkatinizi çekebilir. Gurur ve zeka beyninizi ele geçirecek diyebilirim. İkizler-Yay ekseni için Merkür iletişimin görsel şeklini vurgulayacaktır.Transit Merkür’ün geçtiği ev, doğumdaki Ay’ın bulunduğu evden itibaren 2.4.6.8.10. ve 11.evlerden geçerken olumlu ve faydalı etkiler verir. Diğer evlerden geçişleri ise olumsuzdur. Merkür transitinde bir evde yaklaşık bir ay kadar kalır bu süreçte gezegen 3 adet Nakhastra değiştirecektir. Özellikle AY ve Lagna; Akrep, Başak, Yengeç, Boğa, Balık eksenleri durumun sefasını sürebilirler.

Başka bir zaman da elinizde zamandan bol bir şey yokken neden özler insan geçmişini? Geçmiş zaman olur ki derken kendimizi nasıl seveceğimizi bile bilmediğimiz o zamanlardan bu zamanlara kaybettiklerimiz ile bir olmayı beceremediğimiz tek beyinde bir olmanın hazzına eremediğimiz, dertlerimiz ile devşirildiğimiz, roman kahramanlarının hayatlarını aratmayacak hayatlar da yaşar iken hepimiz, 28 Ocak ve Şubat içerisinde sıradışı bir Yeni Ay ve Dolunay yaşayacağız.  Sadece ne çok sevmiştik diyebileceğimiz, geriye baktığımız da ise ne güzel, ne sıra dışı ve bir o kadar olağan yaşanan tüm değerlere, kaybettiklerimize, uçmayı öğrenemeyen beceriksizliklerimize, boyumuzdan büyük tutkularımızın rüzgarla savruluşuna tanıklık edeceğiz şimdi birkez daha. AY İKİZLER-YAY eksenindeyken yerleşiminde iken sizde salık verin tüm duygularınıza, özgürlük adına ve eyleme geçsin hepsi. 🙂 Vedic Astrology hakkında neredeyse bir çok okurumuzun bilgi sahibi olması beni mutlu ediyor. Derece farkı dediğimiz ”Ayanamsa farkını” dahi öğrendiniz. Hatta bana ‘’sizin sayenizde öğrendik Vedic Astrology’’ diyenler bile var. Kişisel anlamda nasıl kendimizle yüzleşeceğimizi ve yaşamda nasıl hareket edeceğimizi bize ayrıntılı bir şekilde anlatan, iyi bir yorumcunun sezgisel ve nokta atışlı yorumları ile fark yaratan bir Astrology türü.

Hayat, ne ilginçtir, ne ilginç. 😀 Gelişimin, değişimin, tabuların yıkıldığı, kural bozan bir döngüdür ve Vedic bizlere bu döngü içerisinde sahip olduğumuz değerlerimizi, yeteneklerimizi, yaşamı nasıl tamamlayacağımızı, geçmişte yaşanan ve günümüze kadar süren etkileri nasıl düzelteceğimizi, daha doğrusu geleceğimizi nasıl bir şekilde kuracağımız hakkında çok detaylı bilgiler sunmakta. 10 yıldır özellikle içinden geçmekte olduğum ve artık son 9 ayı kalan Ketu Dasa sayesinde kendimi çok daha iyi tanıdım. Hayata bakışım bir kaç seviye atladı. Olumsuz anlamda enerjisinden hoşlanmadığım insanları Hora Sasthrama yüklememek adına ilişkilerimi yeniden revize etmeme vesile oldu mesela. Kendimi daha iyi tanıma imkanı bulmuşken, gelecekte yaşayacağım tüm gelişmeleri ve olasılıkları tahmin etmek benim yolumu aydınlatıyor. Evrenin şifresini çözmek başka gizem dolu detayları anlamamızı sağlar, farkındalığımız artar bende öyle oldu bunu KETU’ya borçluyum. Ay yerleşimin merkezinde çalışan Vedic Astrology de Ay’ın döngüleri, günlük hayatımızda bizim için büyük bir öneme sahiptir. Bu yüzden Dolunay fazlarında aydınlanır, Yeni Ay fazlarında gündemlerimizi belirleriz. Ruhun yolculuğu ve karma felsefesi ile birebir ilişkili olan Vedic kişisel anlamda farkındalığımız kadar sağlık, para, gelecek, aşk hayatı, sahibi olduğumuz mal varlığı, çocuklarımız, hayatın yokuş yukarı ve yokuş aşağı süreçlerinin belirlenmesi ile yaşanacak gelişmeler Rasi ve Rasi harici 140 adet alt haritanın içerisinde gizlidir. 12 OCAK 2017 tarihinde zekamıza ve düşüncelerimize hücum edecek olan belki bir çok sonlanmayı belki de bir çok başlangıcı önce düşüncelerimize sonrasında yaşamlarımıza nüfuz ettirecek İkizler Burcunda Aridra Nakhastrada 3.Pada diliminde saat: 13:38 itibariyle İkizler noktasında Dolunay. İsmi ile müsemma yenilik ve güzellik dileyelim dilemecisine de yazacaklarım hoşunuza ne kadar gidecek orası belli değil. Gökyüzü minvalinde Dolunay anında ki oluşum bir burcun özelliklerini, yerleştiği takımyıldızını, aldığı görünümleri o burcun yöneticisi belirler konu bu kapsamda gelişecektir. Yeni Ay evreleri Dolunay anlarına göre daha sakin geçer fakat 14 günlük döngünün ardı peşpeşe tamamlanır.

Gökyüzü 2016 yılı itibariyle Ketu ve Rahu noktalarının değişimi ile oluşacak güçlü Kala Sarpa Yoga etkisinde.  Uzun zamandır gökyüzünde 2017 yılının yaz aylarında Kova burcunda ki Ketu ile Aslan burcunda ki Rahu yer değiştirecek. Varlıkları ile N.Ay, N.Düğüm ve Lagnası Yengeç-Oğlak-Koç-Terazi olan bireylerle hesaplaşmaya geliyor. Bu bireyleri kaderin çarkına davet edilecekler ve yaşamlarında bir dizi değişiklik yapmak zorunda kalacaklar. Kimi mutlu, kimi umutlu, kimi evli, kimi hasta, kimi boşanmış, kimi ise ciddi yaşam dersleri almış olacak sürecin sonunda.

Kala dünya hayatı zamanı (fanî hayat) anlamına gelmektedir. Sarpa ise yılan demektir. Rahu Kala iken Ketu Sarpa’dır. Batı astrolojisinde bunların Ay düğümlerinin iki ucu olduğunu biliyoruz. Kuzey ve Güney Ay düğümü. Ay düğümleri (Rahu ve Ketu) ekliptiğin (Rashi Chakra) doğrusal olarak iki karşıt ucunda bulunan hayali noktalardır. Bu karşıt noktalar, ekliptik veya Rashi chakra’nın ayın aldığı yol ile kesişmesi ile ortaya çıkar. Ay düğümleri konusu, Vedic Astrology de pek çok konu gibi çelişkilerle doludur, bunun sebebi farklı kimselerin Kala Sarpa Yoga ile yada Kala Amrita Yoga ilgili farklı açıklamalar yapmalarıdır. Temelde bunlar önceki hayatlarımıza ait karmik noktalardır. Ketu karmik geçmişimizi bugünkü hayatımıza getirirken Rahu bunu özümseyerek, geçmiş karmamız eğer ruhanî ve faydalı bir şekilde gelişmiş ise, geçmiş karmamızı mutlu ve rahat bir yaşam için kullanmamızı sağlar.

Kala Sarpa Yoga’nın oluşmaması için iki veya daha fazla kötü gezegenin Rahu ve Ketu’nun oluşturduğu çemberin dışında kalması gerekir. Jüpiter, Ay ve Venüs, bu yoganın etkilerini sıfırlamada en etkili GEZEGEN olsalarda YERLEŞECEKLERİ BİR Dusthana ev pozisyonu yine bireyi yaşamsal üzüntülere boğmaya yeterlidir. Dolunay anında oluşan Yoga Kala Sarpa olarak zararlıdır. Ay eksen dışında kalmıştır. Ve yaşanılanlar halkın dikkatini çekeceği kadar üzmeyede yeterlidir. Dolunay anında Lagnadan itibaren ilk 6 evde yerleşen eksen Rahu’dur. Eksen dışında kalan gezegen kurtarıcı vazifesindedir. Eksen dışında kalan gezegenin bireye yaşamsal anlamda kazandırdıklarını anlamanız adına bilgiyi paylaşıyorum sizlerle fakat dediğim gibi bireysel yorumlarda bu gezegenlerin Dost ve Düşman evde yer almaları kadar dereceleri ve yerleştikleri takımyıldızları da önemlidir. Bu tür bir Yogaya sahip bireylerin Rasi haritalarında eksen dışında kalan gezegenlerin yaşamsal dersleri şu yönde olacaktır.

Jüpiter: Jüpiter kurtulan gezegen ise, kişi psikolog olabilir, gerçek ve gerçek olmayanı ayırt etme özelliği vardır, dînî duyguları gelişmiştir ve çalışkan, başkalarına yardım eden bir insan olur. Ay: Ay kurtulmuşsa, kişi toplum refahı için çalışır, kişi toplumun faydasını ne kadar gözetirse, ismi ve şöhreti bundan o kadar fayda görür. Konuştuğu zaman dinleyenleri etkileyen bir hatip olur. Mars: Kurtulan gezegen Mars ise, kişi Krantikari, yani sosyal bir hareketin önderi olur. Bu önder kişilik süregelen siyasî sistemle yarışarak onu kırmaya çalışır. Satürn: Satürn kurtulan gezegen ise kişi korkulan, dikkatli, şüpheci ve kendini feda eden bir tabiatta olur, riskli hareketlerinin sonuçlarından korkulan bir kişi haline gelir. Güneş: Kurtulan gezegen Güneş ise, kişi hükümet ile ilgili bir işte ve atma bala’sı yüksek olan bir işte çalışır. Çok kuvvetli ve aydınlatıcı bir ruhu olan biridir. Venüs: Venüs kurtulmuşsa, kişi kadınlarla daha çok zaman geçirir, artistik yetenekleri gelişmiş olur ve sanat ve sanatsal işler ile uğraşır. Merkür: Merkür kurtulan gezegen ise kişi muhasebe, sekreterlik işleri, ithalat-ihracat işleri gibi zihinsel mesleklerle ve basım-yayın gibi işlerle uğraşır. V.B RAMAN

“Sen” böyle güzelken bana söz düşmez…Bakma böyle yazılar yazdığıma, ben aslında “İkra!” emrine amade “SENİ” okuyorum…

Hz. Mevlana

Ben zekiyim! diye bağıran insanlara özel bir sempatim var, zeka espri anlayışını da arttırdığı için kimse bu konuda mütevazi olmasın lütfen! Zaman zaman kendimi ”ben normal bir insanım” gibi göstermeye çalışmamın gerçek sebebi de budur esasında ulaşabilir ender zeki insanların da ancak bu durumun üzerinde bu denli durması sempatimi koruyamama neden oluyor. 🙂 🙂 🙂 🙂 Zira zeka ayrı, ulaşılabilir olmak EGO ile alakalı. 🙂 🙂 🙂 🙂 Durduğun yerden, insanların niyetlerini sezgisel anlamda sezmek ise bana KETU hediyesi. Araştırmayı seven, analitik zekalı, çözüm üreten insanlar artık çok az maalesef. En çok yorum yapan ve en fazla espri üreten kişilerin sayısı azınlıkta. 🙂 🙂 🙂 Espri ile eleştiriyi birbirine karıştıran insan sayısı ise çoğunlukta. 😀 😀 😀

Her fırtınadan sonra tekrar bir şey inşa etmek için elinizde kalanlar nelerdir? Huzuru bulmak için her yol mübah değil mi sizce de? Purnavasu rahmani, bolluk ve bereketin yıldızıdır. 12 OCAK 2017 Saat: 13:38 Punarvasu Nakshatra 3.Pada, Pada yöneticisi Merkür olan yerleşimde Dolunay!

Dolunay evresinin oluşumu İkizler yerleşimi olduğu için gündem konularımız İkizler özelliğiyle bütünleşecek demektir. İkizler burcu insanları hızlı düşüncelerine uygun çabuk hareket ederler. Aynı anda birkaç işi birden yapabilirler. İkizler için çift yönü olan, değişken, huzursuz, cinsiyetsiz, hareketli yapıdadır. Onların adapte olamayacakları iş yoktur. Bu yüzden değişik karakterli olmaları ile tanınırlar. Bu yapılarını her zaman görebilmek mümkündür. Son derece neşeli ve mutlu oldukları bir anda, aniden mutsuz olabilirler. Çevreleri tarafından sürekli yanlış anlaşılabilirler. Herhangi bir konuda bilgileri az bile olsa, bunu çok iyi gizlemeyi başarırlar. Aksine; kulaktan dolma duydukları bilgileri öyle ustaca anlatırlar ki, dinleyenler onları o işin uzmanı dahi sanabilir. Pratik zekalarıyla, çekici ve akıllıdırlar. Bu nedenle onları tanımlayan sözcük ‘Düşünüyorum’ dur. Fakat, bu düşünceleri hep yeni arayışlara doğru yönelmiştir. Bu yüzden uzun soluklu çalışmalar onları yorar. Kendilerini iyi eğitmiş ikizler hoş ve zariflikleri ile yaşamı zevkli kılarlarken, eğitimsiz olanlar da yaşamı o kadar çekilmez hale getirirler. Kendi paralarına karşı tutumlu davranmalarına karşın, başkalarının paralarını kolayca harcayabilirler. Yaşam; AKREP-BOĞA-ASLAN-KOVA-KOÇ ekseni için mola verecek. 2017 yılının Şubat ayı itibariyle. T.Satürn köşe evlerde Dasa süreci olumlu olanlar için retro seyrinde “Yeter be” dediğimiz bir köşeye çekilmek istediğimiz tüm zamanlar adına zaman zaman benim yaptığım gibi, ya da bazen bir başkasında olduğu gibi umursamamayı öğretti. Bıkkınlıklarımız, yılgınlıklarımız oldu, vazgeçişlerimiz umut tarlalarımızın kuraklığından kaynaklandı. Ama kimse de “Cennet bahçesinde” yaşamıyor sandığınız gibi! Bu serpme kader ben dahil hepimizi bir noktadan vurmakta maalesef! Hele bu Ay Düğümleri var ya bir kare çekiyor Natal Ay yerleşimlerinize hayat hooooop alt-üst yandım Allah durumları. Bir köşeye çekilip biraz ara vermek gerekir, hem herkes ihtiyaç duyar bazen uzaklaşmaya. Uzaklaşmak demek havlu atmak demek değildir. Pes ettiğiniz zaman, neler olacağını bir düşünün isterseniz! Mutlu olanlar, ah çekenler, oh çekenler, zaten ben bunun böyle olacağını biliyordum buyur hayat bildiğini oku demeler vs….Bom boş konuşanlar, seni ezmeye çalışanlar, dedikodu yapanlar, hayatı lay lay lom yaşayanlar, anlamak yerine bolca eleştiri de bulunanlar görüyorum sizleri ama üzgünüm kulaklarım tıkalı.

Facebook ve Twitter hesaplarımda ülke gündemi ile alakalı yaptığım öngörüleri anlık yazıyorum. Genelde dışarıda iken ve yoğunluktan ekran görüntülerini almıyorum. (Sonrası pişmanlık). Paritelerle alakalı yaz aylarından bu yana gökyüzünde ki Venüs konumuna göre öngörü yaptığım doğrudur. Öngörülerin isabet ettiğide doğrudur. ‘’Düş bebeğim düş, düş, düş’’ derken kurun düştüğü gözlemlenmiştir. ‘’Çık bebeğim çık, çık, çık’’ derken de çıkmıştır. Benim makalesini yazdığım ve noterden onaylattığım ‘’Satürn Cuntası’’ isimli yazının konusu başkadır. Geçmiş transitlere göre 33 yıl evvel T.Satürn’ün geçiş anı ve dönemi Başbakanı Sn Turgut Özal’ın reformları yerini, AKP Hükümetinin Meclis’te yaptığı ‘’Anayasa maddeleri değişikliğine’’ terk eylemiştir. Venüs para ile alakalı gezegendir. Venüs Kova burcunda Mars ve Ketu arasında hemmed konuma düşmüş ve Satürn görünümü alırken aksini yorumlamak olamazdı. Kur oldukça yüksek seyir ediyor ve ben diyorum ki ‘’Bu işin içinde bir iş var’’. Dilerim Rabbim sınavlarınızı kolaylaştırır. Önce ”Başkanlık sistemi” sonra piyasalarda reform sayılacak değişiklikler yaşanılacaktır. T.Satürn retro olarak bahar aylarında Akrep döşüne geri döndüğünde Eylül ayına kadar yarım bıraktığı tüm konuları yeniden ele alacak ve tarihin tozlu raflarına bir dönem ileride okunmak üzere not düşülecektir.

Dolunay anında Lagna Boğa yöneticisi Venüs Kova burcunda. Lagnaya göre 2.ev ve 8.ev eksenlerinde oluşan Ay fazı gerçek anlamda yeniden gözlerimizi para piyasalarına çevirdi. Kova burcunda yerleşen Venüs’ün ev sahibi Satürn ise aneratik derece ile Gandantha geçişinde. Ve Venüs’e kare görünüm veriyor. Sevgisizlik ve ilişkiler adına hüsran köklü etkiler kadar, aniden beliren arsız ve saldırgan düşünceleri tetikleyecektir. Bir vazgeçme, bir bıkkınlık söz konusu olabilir.

Gökyüzü muazzam zira onun rehberliğinde kırılıyor haylaz ve asi yanlarımız, acılarımızla ve sevinçlerimizle ruhlarımızı sıvazlıyoruz her Yeni Ay ve Dolunay evrelerinde. Bazılarımızın ucu ucuna eklenen, eklemeye çalıştıkça ek yerlerinden kopan bağları var nereye gitsek ardımızdan gelen gölge misali sıkıntılarımız, yaralarımız. Gökyüzünde mutluluk seronomileri esmiyor, esse de bazılarımız nasiplenemiyor. Rüzgarlar zirvelerde sert esecek. Dileğim odur ki yaşadığınız Dasa süreçleri desteklesin, gezegen olumsuz bir Tara yerleşiminde yer almasın ve Vedhası olmasın, olmasın ki arş-ın niğmetlerini, 2017 yılında hissedelim. Unutmayınız ki dostlar; hoyrat rüzgarlara yalvarsanız da, ummanlardan umut dilenseniz de kader dediğiniz bazen ağıt, bazen güzel bir melodidir dillere dolanan. Hissettiğiniz anda dinlediğiniz şarkıdır. Dalgalar vurdukça kıyılarımıza, sırrını içtikçe hayatın, dağılırmış her bir üzüntü öğrettiği ders ile birlikte ve bizler yine o hüzünlü senaryoların ardından gururlu masallar biriktiririz heybelerimizde. Adı üzerinde herşeyin yenisine kürek çekesimiz var öyle değil mi? Sessizliğe gömüldüğümüz bir yıldır 2017. AY fazları için yazdığım makaleler ile raks makamında dokunmak isterim kalbinize. Soğuk ile sevişen gökyüzü bizlere yine yeni senaryolar hazırlıyor. İçimize sıkışmış arzuları böyle zamanlarda sesiniz salık veriyor. ‘’Ve ben yine sessizliğimde seni düşünüyorum. Ve ben yine düşler kuruyorum. Ve ben yine örseliyorum her sabah geceden kalma hayallerimi. Ve ben yine soğukta olsa kış, beyaza aldanarak yüzümü aşka dönüyorum üşümek pahasına. Ve ben nicedir sevgiliye doldurduğum anılarımda, acılarla harmanlandığım soylu masalların kahramanını öldürüyorum.’’ VENÜS-SATÜRN etkisi bunları hissettirecek bizlere. Düşler saklı kaldı zihinlerimizde. Ne olacak biliyor musunuz? Zihinlerde ki ağlayan ve hiçbir zaman vuku bulamayacak olan o düşler uyanacak Retrolar eşliğinde. Sevinçlerle üzüntüleri harmanlayacağımız yıldır 2017.

Akrep yatağında bizleri köklü değişim ve dönüşüme zorlayan gezegen düz seyirde sanki daha adaletli daha vicdanlı çalışıyor bahar aylarında Yay burcunda ayrılığ Retro hali ile Akrep burcuna döndüğünde ise böyle olmayacak. İç sesimiz sanki duvarlara çarpa çarpa gecenin utancına, gündüzün umuduna gözyaşı düşürüyor. Bir kadın öfkesiyle derinlere dalarken, bir adam bindiği ve küreği olmayan sandalla denizi aşmaya çalışıyor. Bir çocuk dünyadan habersiz, çiçeklerle gözyaşının renklerini harmanlıyor. Ya gençler işte orasını sormayın? Neyin sorgusunu yapıyor zihin? Neyin mahremini sürüyor kalbe? Neyin sevinçlerine aşina? Hangi coğrafya da mutluluk hakim? Hangi yağmurlar hatırlatacak sevgilinin hissettirdiği duyguyu? Hangi dağlara bağırsak duyacak Mevla feryadımızı? Hangi dalgalara set olacak dertlerle boğuşan ömrümüz? Hangi çiçeğin kokusu bir ömür sürecek? Hangi aşk unutturacak bir diğerinin açtığı yarayı? Sen! Hey sen! Hangi satırda yazacaksın yaşadığın o muazzam hazzı? Hangi yara var benim ki kadar anı dolu? Hangi kuş getirecek senden selam? Hangi rüzgar hatırlatacak hiç hissetmediğim nefesini? Hangi elinle yazdın bu aşkın ihanetini? Ve ben hangi gün sizlere mutluluk vaat edeceğim? Şimdi hatırlayın 29 ARALIK 2016 Yay Yeni Ay fazını işte orada saklı İkizler Dolunayının tamamlanma enerjisi ve sizlere yansıyan yüzü…

Öperim Dolunayınızı.

İletişim WhatsApp: 0 534 563 72 72

”evet de ,ama sevmiyorsan sevgilim, itiraf et ve lütfen bana ,

“belki, belki, belki” deme!

ve kalbi kırılmış olarak ayrılmak istemiyorum…”

AYŞEN TOK