En Bilindik Sancı&Koç Dolunayı

ve bu benim

yalnız bir kadın

soğuk bir mevsimin eşiğinde,

yeryüzünün kirlenmiş varlığını anlamanın başlangıcında…

Füruğ Ferruhzad

Tüm bu yazdıklarım çerçevesinde 20 Ekim-20 Kasım zaman aralığını kapsayacaktır bu enerji.

İnsan düşünüyor bu dünya denilen gezegen de yaptıklarını ve yapamadıklarını. Dönüp baktığınızda arkanıza kolaydır inanmak kadar inanmamak da. Herkes gördüğünü ve okuduğunu açıksa gönül meşrebi ona göre değerlendirmekte. Ay görebildiğimiz tek ışık bize farkındalık kazandıran. 24 Ekim 2018 saat: 20:00 Koç burcunun Ashwini Nakshatrasında yöneticinin Ketu olduğu 3.padasında pada yöneticisinin ise Merkür olduğu dilimde aydınlanırken yeryüzü bakalım ne düşecek payımıza? Zira anın Rasi haritasına göre Lagna Boğa burcunda yöneticisi Venüs 6.ev alanında retro, kendisine Güneş ve Merkür eşlik ederken Koç burcunda ki Ay’a görünüm veren Oğlak burcunda ki Mars ve Ketu ile Yengeç burcunda ki Rahu en bilindik sancımız her ne ise aşikar etmekte. Terazi burcunda ki retro Venüs, Merkür ve Güneş Rajayoga değerindeler. Satürn Yogakaraka enerjisinde ve Ay ile Mars arasında ise Chandra Mangala yoga hakim. Bunlar son derece güçlü enerjilerdir ve hepsi olumlu etkiye sahiptir.

Gece gökyüzünde gördüğümüz her yıldız, kendi Güneşimiz gibi yanan bir sıcak güneştir. Astronomi’de Ashwini’nin nakshatrasını oluşturan ikiz yıldızlar Alpha Arietis ve Beta Arietis olarak adlandırılır. Aslında, Vedik Astrolojide Ashwini yıldızı için egemen tanrılar, ilahi ikiz doktorlar – Ashwini Kumaras’dır. Ashwini’de doğanlar geleneksel olarak tıpta bir kariyere sahip olsa da, aynı zamanda içten bir şifa enerjisi taşırlar ve namaz (ibadet) yoluyla başkalarını iyileştirme kabiliyetleri büyük ölçüde artar. Ashwini Kumaras etkisinde doğanlar genç bir görünüme sahiptir ve Ashwini’nin doğduğu yerlere büyüleyici bir masumiyetle birlikte bu ruhaniyeti varlığa bahşeder. Bu yıldızın sembolü, gücü, onurunu ve çabukluğu gösteren bir atın başıdır. Nakshatras’ın döngüsündeki ilk yıldız olarak Ashwini, başlangıç ​​enerjisini taşır. Ashwini’de doğanlar, fikir ve aktiviteleri başlatma ya da öncülük etme yeteneklerine sahiptir.  Ashwini tüm nakshatrasların en hızlısı olarak bilinir ve doğrudan ve dürüst bir şekilde davranır. Dolunay anında Merkür AK konumda. Gökyüzü her ne olursa olsun pembe bile olsa kesinlikle yalan söylenilmesini istemiyor bilginize…

Hassas yürekler taşıyoruz. Taşıdığımız bu hassas yüreklere ağır darbeler alıyoruz zorlu gezegen transitleri ve yine olumsuz dasa evreleri bizleri hiç hak etmediğimiz insanlar ve hak etmediğimiz davranışlarla buluşturuyor. Kalplerimiz camdan ve kırılan, lakin bir türlü dağılmayan. Canım dediğimiz ve candan dostlar arayışımızın sebebi bu yüzdendir. Dolunaya pek bir özendim keza her dolunay evresi böyleyim bu benim sizlere olan sevgim, semaya olan aşkımdır. Bu siteyi okuyan tüm güzel insanlara ve bu sebeple beni takip edecek iyi niyetli herkese, sizler için yazdığım makalede mevzu bahis konumuz SEVGİ! Bu kâinat zira sevgi üzerine kurulmuştur. Koç-Terazi ekseni de sevginin forma bürünmüş halidir. Koç her zaman ‘’önce ben’’ derken Terazi noktasında ‘’önce biz’’ demenin lütfuna ereriz ilişkilerimizde. Nefessiz kalıp hem davalı, hem davacı olduğumuz düşleri var hepimizin! Posta koyalım yaşama bu sefer! Merak etmeyin o postayı Mars-Ketu ve Rahu koyacak hepimizin yerine…

Işıklı yolculukların zehir zemberek geçişlerinde vakit segah makamında bir düşünüşe davet ediyor bizi. Nedir aşk? Hazin bir öpüş, kavga dövüş, sevgiyi harcıyoruz hoyratça, mahrem geceler de takas edilen bedenlerle bir kırık mutluluk uğruna! Sabahına mutsuz adamlar ve kadınlar, yine esir alıyor rollerini. Bir fırtına kopuyor sema da, hepimizin kalbine düşecek şimşek! Yüzler yabancı kaldı mutluluğa, içine düştüğümüz hicran perişan etti hepimizi…Mahkumuz bir kez daha!

Gökyüzünden gelen enerjilerle şekillenen hayatlara sahibiz. Herkesin aynı an da mutlu mesut olmasını beklemek doğru değil bunun da farkındayım. Bunca zaman yazdıklarımı bir çoğunuz büyük beğeniyle okudu, yine bir çok kişi eleştirdi, dalga geçti, konu yapıp hakkında yazı yazdı. Benim ise anlatmak istediğim içimizde varlığına hala inandığımız sevgi kelimesinin değeriydi. ”Sevgi” kelimesi sizler için ne kadar değerli? Astroloji ile ilgilenmeye başladığım ilk yıllar da ben de sizler gibiydim, bir çoğunuz gibi oradan buradan bulduğum tüm bilgiyi okumakla geçti uzun yıllar ve hepsi birikti. Vedik ile tanıştıktan sonra bir şeyler oldu, size tarif edemediğim türden, böyle bir kabulleniş, baş kaldırı ya da saldırı değil, nacizane kendimce tüm yaşadıklarımı içsel hesaba vurdum ve elimde kalan en büyük değerin sevgi olduğunu anladım. Ketu bitti başladı Venüs dasa ile saltanat devri.

Hoşgörü ve sevgi bu iki kelime ne kadar büyülü.İnsanın ruhunu iyileştirmesinde ve içinde biriktirdiği öfke, kızgınlık gibi duygulara karşı bir silah gibi savunma da. Hatta öyle güçlü ki yaşadığınız gezegen Dasa süreçleri ile şekillenip şahsınıza yapılan haksızlıkları dahi unutturabilir türden. Samimiyetle, kalpten telafuz edilecek ”seni seviyorum” kelimesi, karşımızda ki kişiye davranışlarımızla ifade ettiğimiz, tavırlarımız, bakışımız, hissedeceğimiz değer, hissettirdiklerimiz, geçmişin kötü anılarını silmeye yeter. Yalnız karıştırmayalım ben AŞK demiyorum ısrarla SEVGİ diyorum ve GÜVEN diyorum. Sonrasında ise bu değeri tamamlayan SAYGI diyorum.

24 Ekim 2018 Koç dolunayı ve takribi 7 Kasım Terazi yeniay fazının at posasını özü budur. Yaşamın kıyılarında dolaştığımız zorlu zamanlar, sonuna kadar direndiğimiz konular, açlığımız var ve dediğim gibi bizlere biçilen kaderler var. Her birey horoskobunun yerleşimi kadar sevgi, hoş görü, iyi niyet ve sadâkat taşır yüreğinde ve çevresine taşıdıklarının rengini yansıtır. Zarar görmüş bir Venüs kadın ya da erkek fark ettirmez yaşamı mutsuz kılmaya yeterlidir. Yine sözünü etmeden geçemeyeceğim Ekliptik Düzlem Ay Düğümlerinin bazı yerleşimleri temsil ettikleri ev konularında mutsuzluğa davetiye niteliğindedir. Tüm bunlara rağmen ”SEVGİ” vücudumuzun en büyük ihtiyacı. Sevgilimizden, annemizden, babamızdan, eşimizden, evimizde beslediğimiz her türlü canlıdan, çocuğumuzdan, arkadaşlarımızdan, dost bildiklerimizden aldığımız ve bizi motive eden enerji biçimi, onsuz hayat susuz çöl gibi. Ya ”Sevgisizlik” ne büyük çıkmazlara sokar ve yorar ruhumuzu. Tabii bizler daha bir rahatız mesela Kasım içinde ki enerjiler de ayrılırken Mars Oğlak burcu ve Ketu’nun kollarından Allah yeter vesselam!

Vedik terminolojisinde kozmosun sırları barınıyor mesela; 7.ev ortaklı ilişkilerimiz, evliliğimiz, açık düşmanlarımızı gösteren alandır. Burada yerleşen doğal zararlı gezegenler eşimizle sürekli sorun yaşamamıza sebeptir. Eşin sinirli, agresif, kıskanç, sevgisiz, ilgisiz yada bunların tam tersi karaktere sahip oluşu buradan irdelenir. Evladımız ile ilgili alan 5.evdir. Bir anne yada baba çocuğunu koşulsuz sever sevmesine de 5.eve bir doğal zararlı görünümü ne kadar sevgi olursa olsun araya mesafe koymaya yeterlidir. Çocuk ileride hiç sevilmediğini düşünerek bu sevgiyi dışarıda arama meğili gösterecektir. Biliyor musunuz bunca zamandır incelediğim tüm haritalarda çocukların kaderlerinin ailenin yazgısıyla şekillendiğini ya da ailenin yaşamını değiştirdiğini gördüm. Bunun adına ”Aile karması” diyoruz. Yine Rasi haritalarında ki bazı özel yerleşimler insanların sevgisini kazanmak için aşırı fedakar bireyleri temsil ediyor. Bazılarıda öyle sevgisiz tipler ki biraz amiane olacak ”no frost” kadar nötr yaydıkları enerji. Sürekli bir öfke hali, aşırı güvensizlik, sürekli eleştiri vs. Yinede yüreğinde koşulsuz ”Sevgi” taşıyan bireyler tüm canlılara verdikleri ile yetinen tipler olmalı aldıklarıyla değil! Onlarıda hoş görüyoruz. İnanın bana sonsuz mutluluk olmadığı gibi sonsuz bir SEVGİ de yok maalesef! Hayat öyle zorluyor ve bizler öyle lüzumsuz konularla meşgulüz ki eksiklerimizi kontrol etmeden, tamamlanmadan başka başka hayatlarda ihtiyaç arama derdindeyiz.

Vedik Jyotish yani ”Tanrı’nın Işığı” koşulsuz bir ”Sevgi ve hoş görü” felsefesine dayanıyor. Bu yüzden her şeyi Yaratanın yarattığından ötürü seviyoruz. Keşke herkes karşılık beklemeden yakınındakilere sevgisini sunsa belki de hayat daha keyifli hale gelir. Vediğin Sufizmle örtüşen yönlerini ruhuma çok yakın buluyorum. İnanın bana hiç bu kadar BALIK olduğumu bilmezdim. (Birileri demiş, o nasıl Balık diye? Okuyun! Site de benim, kalem de benim, takipçi de benim.) Bilinmezlik ağı gibi gebe evren sizlere göre. Deniz de yüzebilirsiniz, uzun mesafe de olabilir. Peki kaçınız dalıp da suyun dibine merak ediyor? Gökyüzü ya sevgi sunuyor ya isyan. Kâh yapılanıyoruz her düşüşte, kâh kabulleniyoruz her ölüşte. Deli deli hasretler kimimizin gönlünde, geçmişe prangalanmış anılar eşliğinde yaşamaktan zerre gocunmuyoruz. Rotamız hiç belli değil…! Gönlümüzün duvarlarına dertlerden bir sıvama çektik. Yakamoz ile denizlerimizde ki Balıklar buluştuğunda kaybettiğimiz tüm duygular salık veriyor yeniden, o zamanlar benim çok önem verdiğim DOLUNAY evreleri. Astrologlara göre ise ufuk çok net.

”Yeryüzünün bütün kaya parçalarına en olunmaz dertleri işlesem de ben, yine de senden vazgeçemem.” diyecek bazılarımız 2.5 yılın ardından ya da ”Kaya olan benim, dertler deniz tuzuyla işlendi üzerime”. Bu transitler eşliğinde dilerseniz şayet, öfkenizi tetikleyen bütün oluşumları kabullenip, kendinize evrende yeni kapılarda açabilirsiniz bunun için yapmamanız gereken en büyük ip ucu direnmeyi sonlandırmanız yönünde olacaktır. Diyeceksiniz ki ‘’Fırtınalar ne zaman pembe figürler çizer’’ haklısınız bende sizlere pembe bir masal anlatmıyorum ki gökyüzüne ellerinizi siper etmeden bakın görün bakın o zaman kara bulutlar nasıl dağılacak. Bazı Lagna ve AY konumları için şimdi eleme zamanı biriktirdiklerinizi, size ait olanları, neleri feda etmediniz, sizler için bu bir nefis sınavı ve artık uzun yürüyüşlerde anılarınızı savurma vakti, kes göbek bağını allasen, senden daha değerli nedir olan? (Yay-İkizler-Başak-Balık-Yengeç-Oğlak-Koç-Terazi)

Ay ve Lagna konumu değişken grup olanlara (Balık-Başak-İkizler-Yay) yeryüzünün bütün anlamsız tınıları ve serüvensiz aşk hikayeleri bir ağ örecek. Satürn transiti ile muhatap oldukları için 2020 yılının Ocak ayı gelmeden huzur yok! Bu zaman diliminde her sarsıntıdan sonra yaşanan, yaşanması muhtemel olan ve hafızalarda deprem etkisi bırakacak türden üstelik. İnsan ilişkilerinde kurulan diyaloglar da ne kadar doğru kelimeler seçerseniz seçin, en önemlisinin sözcükler değil, onların gerisindeki duygular olduğunu unuttuğumuz anda kaybediyoruz hemde her şeyi…Neden önem vermezler ki insanlar duygu denen inisinasyonlara. Belki de AY konumundan dolayı kadınların, şefkat, anlayış, naz, niyaz, eda, saygı, bağlılık, sadâkat, ilgi, haklı görülme, güvence, kibar davranışlar…Erkeklerin ise güven, kabul görme arzusu, takdir edilme duygusu, beğenilme, onaylanma ve teşvik edilme dürtülerini okşayalım Can’lar. Özlemlerimizin tetiklendiği, acılarımızın depreştiği anlarda yüzümüzü bir garip gülümseme alır. Bir iç çekiş belki de bir vazgeçiş. Bu işin sonunda öğreneceksiniz EyvAllah demeyi…! Bütün yaşanmamışlıkların, bütün aldanmışlıkların gölgeli oyunudur transitler, oyunun içeriğini belirler içinde olduğunuz gezegen dasa evresi. 2018 yılının retroları akıllara ziyandı. Şükür ki iki ayımız kaldı. Yeni bir sevdayı nasip eyleyecek ömrünüze Jüpiter, Ay ve Lagna Balık, Akrep, Boğa, Yengeç bireyleri için. Özellikle bu burçlar da natal Venüs yerleşimi olanlar değmesinler keyfinize, aşk dokunuyor gönül telinize. Oğlak burcunda seyir eden Ketu ve Yengeç  burcunda coşkusuna eşlik eden Rahu sayesinde gönüllerimiz mest  oldu. Karmik eşlerinizle karşılaşma şansınız oldukça yüksekti ki sizlerden aldığım geri dönüşümler geçmişin muntasarları zemini hazırladı. Bir çok Sadesati evresi evlilikle neticelenir yine en fırtınalı ayrılıklar bu zamanlarda varlığını hissettirir. Ve bu işin sonunda der misiniz ki ‘’hasretinin acı duraklarında artık benim sana ne koşacak bir sevdam var şimdi, ne de sensiz yaşayacak bir gezegenim’’. Oysa ki, hayat sevgilinin gülüşleriyle ahenk bulur. Tıpkı gökkuşağı gibi olsa da istediğiniz değil kader de yazılı olan düşecek payınıza. En büyük sınavları aşk ve ilişkiler üzerine verenler için çalışıyor şimdi Koç dolunayı. Gökyüzü ne diyor acaba? Hep üzüntü, hep hüsran, hep ayrılık mı?

Eseceksin gürleştiği yerden, keseceksin koptuğu çizgiden 🙂 zira Koç dolunayı bu ayarı kaçırmayacaksınız. Siz yazıp, siz bozacaksınız. Kurallarınız oyuna uyuyorsa yola devam. Yazdım yukarı da o burçların titreyecek gönül teli. Sabır taşlarını bir bir yerine koymayı öğretiyor şimdilerde hayat! Geminiz fırtınalı denizlere yelken açtı zira hazana esir olur mu insan ruhu?

Dildir kelamların menşei 🙂 bazı zamanlar da dilin söylediği ile kalbin söylediği eş değer değildir. Ne yapacaksınız o vakit susacaksınız. Erkek ya da kadın biri iter, biri çeker. Gitmenizi bekliyor hiçbir şey yapmıyorsa geçmiş olsun. Ucu bucağı görünmeyen sonu belli olmayan bir denizdir AŞK! Şimdilerde edilen sessiz bir dua oysa. (Rüyalar da bile olsa sevgiliyi görmek pahasına.) Söndüyse kalbinizin kandili 🙂 umutsuzluğa gerek yok! Biri söndürür bir başkası yakar! Özlem yansımaları esir aldığında rüyalarınızı, düşleriniz götürecek sizi sevgiliye hayal bile olsa! Yalnızlıktır bazı zamanlarda yüreklerin hüzzam şarkısı. Ve yine yalnızlık terbiye eder kalbi. Dost-arkadaş-anne-baba kim varsa yakınlarınız göreceksiniz gerçek yüzlerini. Bir dönem kalplerde sönmeyen bir yangına ayarlıydı tüm saatler. Şimdilerde ise kuşlar kanat çırparken sarı güze başarıya odaklı tüm saatler. İş-İş-İş. En sıradan fırsatlar dahi hiç anlamayacağınız bir an da büyük imkanlara dönüşebilir. Mevcut potansiyeli yakalamak körler çarşısında ayna satmaya benzemez. Aldınız rüzgarı arkanıza koşun bakalım. Gönlüm nicedir tutsak sevgili! Ve ben nicedir bekliyorum özlem duraklarında. Bir vurgunsa şayet bu yeteri derece dipteyim. Yeniden yüzeyi görebilecek miyim? Demekten yüksünmeyeceklerinizde olacak elbet. Her içimi çekişimde tükettiğim hazlar var ömrümce dirhem dirhem sayacağım. Yine de beklemekten vazgeçmeyeceğim zira bu sevda masalının sonu mutsuz da bitse yüreğimin en kuytu zulasına sakladım geçmişte ki mutluluklarımı. Ne zaman sana kırsam gemimin dümenini pusulam şaşıyor sevgilim!

‘’Zaman bu ana kadar hiç koklamadığım kokunu silerken nefsimden, ruhumla son kez yapışmak istiyorum tam sol yanına! Canım acısa da, canın acısa da.’’ Düğümler var gücü ile çalışıyor. Karmik geçmişe imza atan ilişkiler adına. 30 derecelik dilimi geriden transit hali ile düğümler adına ilk 5 ve son 5 derece çok önemlidir. Gözyaşları ile suladığınız aşkınız yeniden yeşerir mi?

İbadetimiz SEVGİ olsun. Kısacası bu platformda boy göstermeye devam ettiğim sürece okuyucum benim her şeyim ve bu kalem sizlere hizmet edecek. Kalemimden dökülenler benim ruhumun rengini yansıtır. Neşeniz daim olsun, müptelam olunuz!!

AY ve LAGNA konumlarınıza göre çok yüzeyseldir bu yorumlar ısrarla istediğiniz için zira her kader farklı her haritanın iz düşümleri, yaşadığı transitler ve Dasa periyotları bambaşkadır.

AY ve LAGNA BAŞAK-BALIK Ekseni: Dolunay; Balık burcuna göre 8.ev, Başak konumuna göre ise 2.evde gerçekleşiyor. Bu durumda Balık gizliden gizliye izlediğin, çizdiğin, zihninin derinlerine gömdüğün her ne ise çıkıvericek su yüzüne zira 8.ev sırların çözüldüğü mistik bir alandır. Çok dikkatli olmalısınız ortaya çıkacak bu sırlar neticesinde BİTİŞ temalı olgular birden gündemlerinizi değiştirebilir. 8.ev su burcu ile bağımlıdır ve bu nedenle kendini anlama (moksha) veya ebedi özgürlük evidir. Hayat, Yaşam uzunluğu, Ölüm, Vasiyetnameler ve miraslar, Sigorta kazançları, Ortak paralar, Ortaktan (nafaka dahil) gelecek paralar, Kazalar, Uzun süren hastalıklar, Kronik rahatsızlıklar, itibar kaybı, talihsizlikler, sezgi, okült bilimler, gizli güçler, cinsel güç, cinsel hastalıklar dikkat edilmesi gereken ve gündem oluşturacak konular arasındadır. 2.ev ise kendi potansiyel yeteneğiniz ile kazandığınız dünyevi varlık, para, aile, aile mutluluğu, bilgi, konuşma yeteneği, eğitim konularının söylenmesi gereken sözlerin ve yalanın ya da doğru sözün şeklini tarif eder. Sizin için de sırlar söz konusu olacaktır. Alkol tüketimi için özel dikkat diyorum. Kimseyle özel konularınızı paylaşmayın lütfen. Düşmanlarınız tarafından nazar ve maji gibi olumsuz enerjiler üzerinize dolunay enerjisi fırsat bilinip uygulanabilir.

AY ve LAGNA KOÇ-TERAZİ Ekseni: Dolunay; Koç burcuna göre 7.ev, Terazi burcu yerleşimine göre 1.ev öncelikle BEN dediğiniz, egonuzun, libidonuzun, sağlığınızın, görselinizin, romantizm ve tutkularınızın, derinlemesine ruhunuzca sorgu yapacağını belirtmeliyim. Buna karşılık ise Terazi’ye düşen; Evlilik yaşamınız, eşiniz ile kuracağınız diyaloğunuz, seks tutkunuz ve şehvetiniz, her çeşit ortaklı konular ve varsa ortaklarınız, mahkemesi olanlar içinse nihai kararların gündem oluşturacağının altını çizelim. Radikal kararlar alabilirsiniz. Yeni bir ilişkiye başlayabilirsiniz. Venüs retrosu geçmişte ki sevgilinin yerine yenisini sizlere hediye edebilir.

AY ve LAGNA BOĞA-AKREP Ekseni: Dolunay; Boğa burcuna göre 6.ev, Akrep burcuna göre ise 12.ev şimdi iki zararlı nokta her ne kadar Jüpiter ve Venüs gibi doğal faydalıların yerleşimleri bu noktalara temas ettiği için Akrep dürtüselliği ön planda. Öncelikle Boğa; Düşmanlar, rakipler, kıskanç insanlar, hastalıklar, ile uğraşabilirsiniz bir de dayınız ya da kuzenleriniz varsa şayet canınızı sıkabilirler. Yediklerinize dikkat edin. Mevcut konumunuzda iş değişikliği ya da çalıştığınız ortamda ki çevreniz ile ilgili değişiklikler söz konusu olacaktır. Sağlık önemlidir bu evde. Akrep 12.eve göre; Masraflar ve harcamalar canınızı sıkabilir. Yatak zevkleri, cinsel fanteziler biraz sınanacağınız nokta, uyku sorunu da yaşayabilirsiniz. Gizli Düşmanlarınız açıkça kendilerini ifşa edecekler sonra bana demedin demeyin 🙂 Tüm bu sıkıntılar mahiyetinde maneviyat arayışına yönelebilirsiniz.

AY ve LAGNA İKİZLER-YAY Ekseni: Dolunay; İkizler konumuna göre 5.ev, Yay konumuna göre 11.ev. İkizler için çocuklar adına üzüntü, zekanızın kıvraklığının önem kazanması, geçmiş anılarınızı sürekli hatırlamanız, spekülasyon yaratabilecek durumlar, romantizm ve aşk adına bitişler ve yeni başlangıçlar söz konusu. Yay’lar ise arzu evinde ki enerji sayesinde; Arzular, hedefler, başarma tutkusu, büyük amaçlar, istekler, karşınıza çıkacak fırsatlar, arkadaşlar, varsa büyük kardeşler, kazançlar, mevcut varlığınızı koruma, ile alakalı konuları gündeminize taşıyacaktır. Büyük bir sevinç ya da büyük bir hayal kırıklığı söz konusu olacaktır.

AY ve LAGNA YENGEÇ-OĞLAK Ekseni: Dolunay; Yengeç konumuna göre 4.ev; Anne, annenizin sağlığı, anneye duyulacak özlem, kalp (duygular ve tutkular) 🙁 mutluluk, arazi, sabit değerler, gayrimenkuller ve araçlarınız adına üzülebilirsiniz. Vesile ile annenizin ya da kendiniz için KALP kontrollerinizi yaptırmanız gerek diye belirteyim. Oğlak 10.ev ile kariyerini merak edecek bir kaygı söz konusu, üst düzey yöneticiler tavırlarınızı yanlış algılayabilir dikkatli olmanızda yarar var. Toplum önünde şahsınıza yönelik sizi üzecek gelişmeler yaşayacaksınız. İş değişikliği de söz konusu olabilir.

AY ve LAGNA ASLAN-KOVA Ekseni: Dolunay; Aslan yerleşimi için 3.ev; Varsa kardeşleriniz, cesaretiniz, serüven yaşama arzunuz, kişisel gayretiniz, yaşam enerjiniz, sezgisel mekanizmanız, motivasyonunuz, arzu ve istekleriniz yakın çevreniz ile kuracağınız iletişim konularında üzüntü verici olabilir. Yanlış anlaşılma ihtimali ile oluşabilecek kırgınlıklar. Sağlık adına göğüs kontrollerinizi ihmal etmeyin derim. Kova eksenine göre; 9.ev şansınız bir süreliğine izine ayrılmak ister gibi hissettim yazarken babanız varsa şayet sağlığı adına ilginç gelişmeler yaşayabilirsiniz. Uzun yolculuklara dikkat edin lütfen ve hukuksal konulara. Yüksek eğitim sürecinde olan Kova’lar ise kendilerini oldukça bunalmış ve yorulmuş hissedebilirler.

Buraya kadar sabır ile okuduysanız can-ı gönülden TEŞEKKÜRLER! Surç-i lisan ettiysek affola! Kalplerimizde ki gecenin sahibine yazdım bu makalemi! Koç-Terazi hattında ki AY fazı ile ilişkiler adına tutku, kıskançlık ve ihtiras rüzgarları hakimiyetinde.

Makalenin devamı var. Türkiye için etkilerini ayrıca yorumladım. (Birkaç gün içerisinde okuyacaksınız.)

Baki Sevgi ve Saygılarım ile

Öfkenden bana geriye kalan; Açık yaram…!

AYŞEN TOK