YILIN SON GÜNEŞ TUTULMASI YAY&İKİZLER EKSENİ

Aylarca sessiz kalırım, neredeyse konuşmayı unutacak kadar, sonra birden baraj yıkılır ve ne varsa, neyi tutmuşsam her şeyi koyuveririrm, bitmez tükenmez bir gevezelik başlar ve daha susmadan pişman olurum.

Amin Maalouf-Doğunun Limanları

26 Aralık 2019 saat:07:00 itibariyle enlem değeri 9:34 Moola Nakshatra da yılın son Güneş tutulması

10 Ocak 2020 saat: 20:30 itibariyle enlem değeri 25:51 Punarvasu Nakshatra da yılın ilk Ay tutulması

Ay, Güneş’ten 400 kat daha küçüktür fakat dünya’ya olan uzaklığı güneşten, 400 kat büyük olduğu için gözlem olarak ikisi de bize dünyadan eşit görünür. Bu bakımdan Güneş tutulması, Ay’ın yörüngesel devinim hareketini gerçekleştirirken, Güneş ile Dünya arasına gelmesi ve Güneş’i kısmen yada bütün olarak kapatması sonucunda gerçekleşen bir doğa olayıdır. Güneş tutulmaları, Ay’ın Yeniay dediğimiz fazında gerçekleşir. Yeniay fazı Güneş ile Ay’ın 0 derecede kavuştuğu zaman başlar. Amavasya tithi yani karanlık Ay olarak sembolize edilir. Kavuşum Ay’ın yörünge düzleminin Dünya’nın Güneş çevresindeki yörünge düzlemi ile çakışması demektir. Bu kavuşum derece noktası tam tutulma anıdır. Yörünge düzlemine de aynı zamanda ekliptik (tutulma) düzlemi adı verilmektedir. Ekliptik sözcüğünün türetilme nedeni de, tutulmaların yalnızca Ay’ın bu düzlemi kestiği zamanlarda gerçekleşiyor olmasıdır. 2020 yılının Mars Yay geçişi ile birlikte Şubat-Mart aylarına özellikle yansımasını sunacak olan tutulma enerjisi meali; Gökyüzü agusundan dert süzülüyor yılı bitirmeye günler kala. Acılara pusu kurmuş iki gül var elimizde, KETU ve RAHU dikenlerinden ziyade amacımız kokusunu almak olsun desek de bilinmez yine evren nelere gebe? 6 gezegen Ketu ile zarara uğrarken, Rahu coşkuyu arttırıyor. Bu bir arsızlık hali. Bu elinden şekeri alınmış çocuğa döndürecek hepimizi…Moola ve Punarvasu takımyıldızları rahmanidir. Ketu ve Jüpiter yöneticileri olduğu için paralel çalışırlar. İçinden geçtikleri ve t.halinde ki bazı derece ve Pada yerleşimlerinin  vuruşu daha bir kaderseldir. Olumlu ise Rasi haritanız, faydalı Dasa sürecinde iseniz değmeyin keyfinize. Soğuktur geceler Güneş dahi ısıtamaz bedeninizi ve ruhunuzu. Yeni Ay evrelerinde bakışlar karanlıktır, Dolunay ise aydınlık. Yürek son çırpınışlarını yaparken, iyiliğe, doğruluğa, dürüstlüğe nöbet tarzında elimizde ki iki gül. BALIK-BAŞAK-YAY-İKİZLER ekseni  gerim gerim gerildi. İlişkiler konusunda ne deneyimler kazandı. Gülleri kokladı, yeri geldi dikenleri yüreklere battı ve kanattı. ‘’Neydi seni bana bağlayan? Benliğimi unutup aklımı, yüreğimden ayırıp beni sana iten neydi?’’ dediler. Güneş ısısı gittikçe azalırken bazı gönüller gölgeden kurtulamıyor bir türlü. Anılar, isimler, lügatlardan silinmiyor nedense. Böyledir Ay fazlarının zamanları, geçmişi kurcalarda kurcalar. Umudu her özlediğimizde; Mavi, yeşil ve beyazın kombinasyonuna hazır hayallerimiz, mevsim kış! Gri-siyah-beyaz hakim doğaya ve ruhlara. Bir bilinmezlik hissi süzülüyor göğün agusundan!

Yaşamın kıyılarında dolaştığımız zorlu zamanlar var ve dediğim gibi bizlere biçilen kaderler. Her birey horoskobunun yerleşimi kadar sevgi, hoş görü, iyi niyet ve sadâkat taşır yüreğinde ve çevresine taşıdıklarının rengini yansıtır. Zarar görmüş bir Venüs kadın yada erkek fark ettirmez yaşamı mutsuz kılmaya yeterlidir. Yine sözünü etmeden geçemeyeceğim Ekliptik Düzlem Ay Düğümlerinin bazı yerleşimleri temsil ettikleri ev konularında mutsuzluğa davetiye niteliğindedir. Tüm bunlara rağmen ”SEVGİ” vücudumuzun en büyük ihtiyacı, sevgilimizden, annemizden, babamızdan, eşimizden, evimizde beslediğim her türlü canlıdan, çocuğumuzdan, arkadaşlarımızdan, dost bildiklerimizden aldığımız ve bizi motive eden enerji biçimi, onsuz hayat susuz çöl gibi. Ya ”Sevgisizlik” ne büyük çıkmazlara sokar ruhumuzu. Bir hata yaparken insanın içini en çok burkan duygudur bilerek hata yaptığınızın farkında olmanız. Ketu şimdi oynarken gezegenlerin dengesi ile hepimize hata yaptıracak, aman diyeyim sakin kalın!

Vedik astroloji de kozmosun sırları barınıyor mesela; 7.ev ortaklı ilişkilerimiz, evliliğimiz, açık düşmanlarımızı gösteren alandır. Burada yerleşen doğal zararlı gezegenler eşimizle sürekli sorun yaşamamıza sebeptir. Eşin sinirli, agresif, kıskanç, sevgisiz, ilgisiz yada bunların tam tersi karaktere sahip oluşu buradan irdelenir. Evladımız ile ilgili alan 5.evdir. Bir anne yada baba çocuğunu koşulsuz sever sevmesine de 5.eve bir doğal zararlı görünümü ne kadar sevgi olursa olsun araya mesafe koymaya yeterlidir. Çocuk ileride hiç sevilmediğini düşünerek bu sevgiyi dışarıda arama meğili gösterecektir. Biliyor musunuz bunca zamandır incelediğim tüm haritalarda çocukların kaderlerinin ailenin yazgısıyla şekillendiğini yada ailenin yaşamını değiştirdiğini gördüm. Bunun adına ”Aile karması” diyoruz.

Yine Rasi haritalarında ki bazı özel yerleşimler insanların sevgisini kazanmak için aşırı fedakar bireyleri temsil ediyor. Bazıları da öyle sevgisiz tipler ki biraz amiane olacak ”no frost” kadar nötr yaydıkları enerji. Sürekli bir öfke hali, aşırı güvensizlik, sürekli eleştiri vs. Yine de yüreğinde koşulsuz ”Sevgi” taşıyan bireyler tüm canlılara verdikleri ile yetinen tipler olmalı aldıklarıyla değil! Onları da hoş görüyoruz. İnanın bana sonsuz mutluluk olmadığı gibi sonsuz bir SEVGİ de yok maalesef! Hayat öyle zorluyor ve bizler öyle lüzumsuz konularla meşgulüz ki eksiklerimizi kontrol etmeden tamamlanmadan başka başka hayatlarda ihtiyaç arama derdindeyiz. Vedik Jyotish yani ”Tanrı’nın ışığı” koşulsuz bir ”Sevgi ve hoş görü” felsefesine dayanıyor. Bu yüzden her şeyi Yaradanın yarattığından ötürü seviyoruz. Keşke herkes karşılık beklemeden yakınındakilere sevgisini sunsa belki de hayat daha keyifli hale gelir. Her şeye hoşgörü ile yaklaşılmasını da tavsiye eden Yunus Emre’nin sözüdür. İlahi aşk ile söylenmiştir. Şimdi diyeceksiniz ‘’Nereden çıktı bu hoş görü’’ diye. Yeniyıl tesellisi diyelim. Uzun zamandır çok zenginlerle, fakirler arasında yada tecavüzcülerle, katiller arasında farkın küçük bir yazgı sorunu olduğunu düşünüyorum. Anlamadığım ise şu yaşadıklarımızla ettiğimiz isyan ve verdiğimiz tepkiler. Bebeklere tecavüz eden, din kardeşlerini toplu mezarlara gömen, gazete sayfalarında bir birinden ilginç hayat hikayelerini okuduğumuzda verdiğimiz o kaçınılmaz tepki “insanlık dışı” diye söylediğimiz her sözün ardı “yaratılanı severim yaratandan ötürü” felsefesiyle örtüşmüyor….

Yorumları önce Lagna (Yükselen), sonra Ay, sonra Vedik astroloji de Güneş  konumlarınıza göre okumalısınız. Yorumları çok yüzeysel olmakla birlikte enerji sizlerin Dasa süreçlerine göre Yay ve İkizler hangi evinizse o ev konuları kapsamında ÜZECEKTİR! Dikkat edin sevindirecek diyemiyorum!

AY ve LAGNA BOĞA-AKREP ekseni; Dolunay-Yeni Ay Akrep burcuna göre 8.Ev, Boğa konumuna göre ise 2.Ev de gerçekleşiyor. Bu durumda Akrepler için bağımlılıktan kurtulacakları bir durum söz konusu ne ise bu bitirmek istediğiniz gerçekten bitecek. Gizliden gizliye izlediğiniz, çizdiğiniz, zihninizin derinlerine gömdüğünüz her ne ise çıkıvericek su yüzüne zira 8.Ev sırların çözüldüğü mistik bir alandır. Çok dikkatli olmalısınız ortaya çıkacak bu sırlar neticesinde BİTİŞ temalı olgular birden gündemlerinizi değiştirebilir ve tabii mahcubiyet yaşamanız olası üzüntü. 8.Ev su burcu ile bağımlıdır ve bu nedenle kendini anlama (moksha) veya ebedi özgürlük evidir. Hayat, yaşam uzunluğu, ölüm, vasiyetnameler ve miraslar, sigorta kazançları, ortak paralar, ortaktan (nafaka dahil) gelecek paralar, kazalar, uzun süren hastalıklar, kronik rahatsızlıklar, itibar kaybı, talihsizlikler, sezgi, okült bilimler, gizli güçler, cinsel güç, cinsel hastalıklar dikkat edilmesi gereken ve gündem oluşturacak konular arasındadır. Ekstradan çıkacak masraflar can sıkıcı yönde. 2.Ev ise kendi potansiyel yeteneğiniz ile kazandığınız dünyevi varlık, para, aile, aile mutluluğu, bilgi, konuşma yeteneği, eğitim konularının söylenmesi gereken sözlerin ve yalanın yada doğru sözün şeklini tarif eder. Sizin için de sırlar söz konusu olacaktır. Kimseyle özel konularınızı paylaşmayın lütfen. Dolunay evresi sonun başına geldiğinde yani Dolunay karşıt konum ilk 6 ev ve son 6 ev oluşumlarında farklı çalışır.

AY ve LAGNA İKİZLER-YAY ekseni; Dolunay-Yeni Ay Yay burcuna göre 7.Ev, İkizler burcu yerleşimine göre 1.Ev öncelikle BEN dediğiniz, egonuzun, libidonuzun, sağlığınızın, görselinizin, romantizm ve tutkularınızın, derinlemesine ruhunuzca sorgu yapacağını belirtmeliyim. Buna karşılık ise Yaya düşen; evlilik yaşamınız, eşiniz ile kuracağınız diyaloğunuz, seks tutkunuz ve şehvetiniz, her çeşit ortaklı konular ve varsa ortaklarınız, ortak kazançlarınız, eşinizin gelirinde anlık artış, mahkemesi olanlar içinse nihai kararların gündem oluşturması ve radikal kararlar alınması. Bu Dolunay Satürn-Güneş kavuşumun devrede olmasından dolayı sizleri 1.derecede etkileyecektir.

AY ve LAGNA YENGEÇ-OĞLAK ekseni; Dolunay-Yeni Ay Oğlak burcuna göre 6.Ev, Yengeç burcuna göre ise 12.Ev şimdi iki zararlı nokta Dolunay anında her ne kadar Merkür ve Venüs gibi doğal faydalıların yerleşimleri Lagna ve Ay konumunuza görünüm verse de, temas etmese de Dusthana evlerin önceliği söz konusu. Oğlak; gizli düşmanlar, rakipler, kıskanç insanlar, hastalıklar, ile uğraşabilirsiniz bir de Dayınız yada kuzenleriniz varsa şayet canınızı sıkabilirler. Yediklerinize dikkat edin. Mevcut konumunuzda iş değişikliği yada çalıştığınız ortamda ki çevreniz ile ilgili değişiklikler söz konusu olacaktır. Sağlık önemlidir bu evde. Yengeç 12.Eve göre; masraflar ve harcamalar canınızı sıkabilir. Yatak zevkleri, cinsel fanteziler biraz sınanacağınız nokta, uyku sorunu da yaşayabilirsiniz. Gizli düşmanlarınız açıkça kendilerini ifşa edecekler sonra bana demedin demeyin 🙂 Tüm bu sıkıntılar mahiyetinde maneviyat arayışına yönelebilirsiniz. Sıkıntılarınızı bilinç altına gömmeyin KETU etkisi bilinç altı, bilinç üstü depresif her açılımı tetikleyici yöndedir.

AY ve LAGNA ASLAN-KOVA ekseni; Dolunay-Yeni Ay Kova konumuna göre 5.Ev, Aslan konumuna göre 11.Ev. Kova olanlar için çocuklar adına üzüntü, zekanızın kıvraklığının önem kazanması, geçmiş anılarınızı sürekli hatırlamanız, spekülasyon yaratabilecek durumlar, romantizm ve aşk adına bitişler ve yeni başlangıçlar söz konusu. Aslanlar ise arzu evinde ki etki; arzular, hedefler, başarma tutkusu, büyük amaçlar, istekler, karşınıza çıkacak fırsatlar, arkadaşlar, varsa büyük kardeşleriniz, kazançlarınız, mevcut varlığınızı koruma, sosyal ortamlar ile alakalı konuları gündeminize taşıyacaktır. Büyük bir sevinç yada büyük bir hayal kırıklığı söz konusu olacaktır.

AY ve LAGNA BAŞAK-BALIK ekseni; Dolunay-Yeni Ay Balık konumuna göre 4.Ev; anne, annenizin sağlığı, anneye manevi anlamda duyulacak özlem, kalp (duygular ve tutkular) 🙁 mutluluk, arazi, sabit değerler, gayrimenkuller ve araçlarınız adına gelişmeler ve kadersel etkiler, kayıplar, kazançlar. Başaklar için 10.ev ile kariyeri merak ettiren bir kaygı söz konusu, üst düzey yöneticiler tavırlarınızı yanlış algılayabilir dikkatli olmanızda yarar var. Toplum önünde şahsınıza yönelik sizi üzecek gelişmeler yaşayacaksınız. İş değişikliği de söz konusu olabilir. Saygınlığınız ve itibarınız adına olumlu Dasa evresinde iseniz yükseliş, olumsuz Dasa evresinde iseniz kayıplar söz konusudur.

AY ve LAGNA TERAZİ-KOÇ ekseni; Dolunay-Yeni Ay Koç yerleşimi için 3.Ev; kardeşleriniz, cesaretiniz, serüven yaşama arzunuz, kişisel gayretiniz, yaşam enerjiniz, sezgisel mekanizmanız, motivasyonunuz, arzu ve istekleriniz yakın çevreniz ile kuracağınız iletişim konularında özellikle bilgisayar ortamlarında üzüntü verici olabilir. Yanlış anlaşılma ihtimali ile oluşabilecek kırgınlıklar. Sağlık adına göğüs kontrollerinizi ihmal etmeyin derim. Terazi eksenine göre; 9.Ev şansınız bir süreliğine daha terk ediyor sizi. 9.ev yöneticisi Merkür 2.evinizde Akrep yerleşiminde ve Dolunay anında Jüpiter ile kavuşumda devrede. Babanız varsa şayet sağlığı adına ilginç gelişmeler yaşayabilirsiniz. Uzun yolculuklara dikkat edin lütfen ve Hukuksal konulara. Yüksek Eğitim sürecinde olan Ay Teraziler ise kendilerini oldukça bunalmış ve yorulmuş hissedebilirler.

2020’nin ENLERİ

Jüpiter desteği ile; Akrep, Yay, İkizler, Aslan, Koç, Kova burçları

Satürn desteği ile; Akrep, Aslan, Balık burçları

2020’de ÜZÜLECEKLER

Jüpiter zararı ile; Boğa, Yengeç, Oğlak burçları

Satürn zararı ile; Oğlak, Yengeç, Koç, Terazi, İkizler burçları

Martı olsun hayalleriniz, uçurtma olsun yürekler, semaya uçsun, tüm dualar kabul olsun. Sis olsun hayalleriniz hafızanızda yer almasın, korsan anılarınız, yağmalasın tüm kötü zamanları. Dalga olsun hayalleriniz yüreğinizi dövsün, hüzün çökmesin göğsünüze, denizleriniz ise coşkulu. Özlem olsun hayalleriniz yüreğinize batsın, düşleriniz yol, şiirleriniz ise kılavuzunuz olsun. Kuş olsun hayalleriniz kaleminize fısıldasın, kaleminiz ise yüreğinizi yazsın, bülbül gibi şakısın. Yalan olsun hayalleriniz, gerçekleri kandırsın, gerçekleriniz savaş açsın, diliniz sussun. Buz olsun hayalleriniz yüreğiniz üşüsün, donsun tüm denizleriniz, kırılsın dümenleriniz. Mecnun olsun sevdalar çöllere dönsün yürekler, kurşun olsun Sevgilinin sureti kalbinizi vursun. AŞK olsun niyetleriniz yüreklere değsin, denizler delirsin, dümen sevgiliye çevrilsin. Yükselen sularda boğulduk bir kez daha vesselam!

Ruhumuz çağlıyor girdaplarda, göğün burcu burcu kokusunu çekiyoruz içimize, yalnızlığımız ve hüznümüz geçsin diye. Geçmişe dönüp baksak siyah-beyaz günler, geleceğin habercisi ise kuşlar onlarda ötmüyorlar ürkek sesleri, sanki bir şeyleri dillendirmek istemediklerinden dolayı. Hayallerimiz kaldı elimizde kış soğuğu hakim olsa da soğuğa kapılıp üşüyecekler ve bizim onları yeniden ısıtmaya masalımız yok ne yazık ki! Ben sizlere 2020 yılında başka masallar anlatacağım. Anaların sessizliği var birde unutulmaya yüz tutamayan! Her gün başka bir ananın ağıtı eklenecek güne ve geceye. Doğru ya bu millet neleri unuttu. Kaf Dağı’nın ardına gitsek de plaklar hep aynı şarkıyı çalacak bu ülke de uzun zaman 2020-2023 zaman aralığında hüzün hakim olacak. ‘’Sen sevgili; bir kış gecesi özlem vurunca kalbine sanma ki ben o bıraktığın yerdeyim, maviler seçtim sana sen başka renkleri tercih ettin. Yağmurlarda ıslan ve kaygılarını sök at, yaşamak artık bana sarıldıkça anılara, yıldızlı düşler beslemek çokça.’’ Demekten kurtulamıyor; Ay ve Lagna Yengeç-Oğlak-Koç-Terazi eksenleri.

Gökyüzü bu; Yüreğimin AY olup yüreklerinize şavkıması hali…. Kül olsun dilekler yıldızlara savrulsun. Dua ve bol bol zikir gökyüzü gerçekten üzüntü adına mazinin kapılarını aralayacak. Bu rövanşa dahil olan Satürn devrede. Ah anılar, ah yaşanılası tüm hatıralar…..Hayat, arkadaşlar sabrın lezzetini tadamayacak kadar kısa oysa ki keyifler paylaşılınca güzel ve anlamlı. Balık hassasiyetimle âlimi oldum her ihtimalin, o ihtimaller arasında tüm güzellikler saklı oysa ki ne çok cümlem vardı, her şeye inat kalbimi ısıtan hayallerim. Yengeç halimle öperim kalplerinizi.

İnsanlar mı, yoksa gezegenler mi kaypak karar veremedim ben. Söylenmemesi gereken nice sözcükler geliyor dilimin ucuna siliyorum yanlış anlayacaksınız diye. Bazılarının kalpleri öyle nasır bağlamış ki sitemlerimi rüzgarlarla savurmak daha mantıklı hatta kasırga olup essin ki o rüzgarlar belki gelir akıllar başa. Vedik ruhsal ve ağırlığı olan bir ilimdir. Satürn sebebiyle zihinler tarumar, beyinler allak bullak, beslediğimiz ihtiraslar ise susuz kaldı, ruh tarumar. O yüzdendir hiç söylenmemiş sözler bulmaya çalışmam. Ay ve gökyüzünün diğer sakinleri sizler ne katacaksınız bu çorbaya acıdan başka? Öfke mi? Şiddet mi? Tutku mu? Ayrılık mı? Kavuşma mı? Hasret mi? Özlem mi? Yalnızlık mı? Gözyaşı mı? Yalan mı? Gerçekler mi? Akıl mı? Cesaret mi? Ölüm mü?

‘’Yarın sanki ilk günmüş gibi olsun’’ diyoruz çoğu zaman. Kırmak istiyoruz zincirlerimizi, ruhu yeni yeni labirentlere sürüklemek istiyoruz. İstiyoruz ki anıların geçmişi karanlık hesaplaşmaları silsin. Bu zamanlar geçtiğinde okuduğunuz lanetlere sizler dahi inanamayacaksınız. Dasa evreleri değiştiğinde her şeyin ne çabuk değiştiğine şaşacaksınız. Bir muamma olan kördüğüme dönmüş konulara anlamlar aradığımız zamanlardayız hepimiz. Ayrılık şerbeti içmek, ayrılık şerbetinin tadına bakmak; YAY-İKİZLER-BAŞAK-BALIK eksenlerine özgüydü. Satürn çok üzdü bu bireyleri. Ekliptik düzlem derin ve sessiz vuruyor farkında mısınız bilmem? İşte böyle zor zamanlardan nice yarınlar doğar. Gökyüzünde acılara pusu kurmuş iki gül varken elimizde. Yürek nöbet tutmuşken, hayatın tuhaflığını sorgularken, bir aşkın hüzün dolu hikayesiyle suskun yüreklerimizi mühürleme zamanını kapıya dayanmışken, bir ümit doğar ufuktan…!

Gökyüzü deldikçe hayatlarımızı inançlarımız sarsılıyor. Yalnızlığın çardaklarında sen, o, ben, öteki, daha beri ki hatta çok uzakta ki aynı kaderin çemberinde, aynı gökyüzü altında derin bir offff çekiyor. Her yeni yıl da ve her yeniay da yenilik diyoruz ya dilerim 2020 yıllında hücreleriniz yenilensin. Yaptığımız ve uyarmaya çalıştığımız öngörüler bir kez daha ilmimizi iyi icra ettiğimizi ispatladı. Gökyüzü gösterir kıymetli okurum. Vedik kehanet astrolojisidir. Kehanet yapabilmek yürek, zeka, sezgi ve beceri işidir. Her kula nasip olmaz. Nasibi olmayanlarla, genetiğinde bu özellikle doğan kişileri takdir etmek ise okuyucuya düşer. Dertleri yazdık İkizler Dolunayın da, 2019’u özet geçtik, devası iner mi 2020’de göreceğiz. Deva meva yok! Balık usanmaz deryadan. Bu derya benimdir ve ben sizlere hep yazacağım. Bazen hüzün, bazen mutluluk içinde icra ederiz hayat oyunumuzu.

Ateş burçlarında, (Aslan-Yay-Koç) gerçekleşen tutulmalar, daha çok iş hayatı, mücadelesini verdiğimiz alanlar, taze olan girişimlerimizle ilgili erken dönem bir durum değerlendirmesiyle,  yapmış olduğumuz iş dışında özel ilişkilerimize ait konularla ilgili gündemimizi oluşturur. Vedik astrolojinin Batı Astrolojisinden en önemli farkı yorum şeklidir. Burçlar ve elementler aynı değerlendirilir. Vedik sizlere kaderinizi anlatırken, Batı karakterinizi temsil eder. Toprak elementini  Boğa-Başak-Oğlak  burçlarından oluşur. Bu grupta oluşan Ay fazları güvenlik içerikli geleceğe yönelik amaç ve gayemizi, kendi çabamızla elde ettiğimiz birikimleri, yatırımlarımızı, emlak konularını, toplumsal statümüzü , saygınlığımızı ve fiziki etkenleri anlatan çevremizle ilgili konularda gündem oluşturur. Hava grupları İkizler, Terazi, Kova burçlarıdır. Bu alanda gerçekleşen Ay fazları  eğitim-öğretim, öğrenim, ilişkilerdeki iletişim, hukuksal konular, ticaret, alım-satım, yolculuklarımız, uzun mesafeler,  komşularımız, kardeşlerimiz, arkadaşlarlamız ilgili konularda gündem oluşturur. Su grupları Yengeç-Akrep-Balık gerçekleşen Ay fazları  iç dünyamızı, bilinçaltımızı, güvenlik ihtiyacımızı içeren konuları, uzunca süredir üzerinde düşündüğümüz, pasif kabul ettiğimiz, gündeme getiremediğimiz kararlarımız, ilişkilerimizde var olan sorunların tamamlanması ile ilgilidir.

Aneratik derecede yani Atmakaraka gezegen Satürn can çekiştiriyor hepimize. Doğal zararlıların en tehlikelisi kabul edilen halkalı gezegen seyre başladığı alanı hareketlendirir. Üstelik Ketu görünümü hakimken derin ve kalıcı dersler alarak. Aşk, sevgi, tutku, sadâkat neydi o kelimeler ya şu sevgililer önce bir saygı duruşuna geçsinler. Bu tablo ile dilerim yenilensin gülüşünüz ve hedefleriniz, ben dilerim dilemecesine amma velakin gökyüzüne ihanet edemem durum aynen budur! Ufuk karanlık çok uzaklar da. Nicedir bir kadın ve bir adam; özlem besliyorlar, kimi evladına dair, kimi sevdiğine, kimi sağlık için, kimisi sırtına yük olmuş borçları için, kimi kırgın ömrüne bahşedilenlere, kimi ise bahçesinde ki menekşelere, kimi aynalara dargın, kimi ise yüreğinde ki sevdalısına, kimi hicran besliyor, kimi ise hüzzam. İşte o besledikleriniz ne ise çıkıversin gözyaşları eşliğinde gün yüzüne çünkü Şimdi kalbinizin çöl oluşuna, alnınızda ki çizgilere, saçlarınızda ki beyazlara, beyninizde ki acı dolu anılara, içinizde ki firari düşlere bir kez daha isyan var. Eski bir hayalin aksı dönecek yine zümrenizde. Terör çöktü kabus gibi ülkemin üzerine. Bir uyusak diyeceksiniz uyansak ve ‘’biz, biz olmasak’’ kimselerin tanımadığı yeni bir yerde yeni bir yüzle yaşamak isteyecek bazılarımız. Oysa ki hayat aynı hayat, denizler ise aynı deniz. Düşe kalka yürüdüğümüz yollar, ayrılığın yönünü belirleyecek bazılarımız için. Tükenişler, unutuluşlar ve bu yüzden dinlenen efkar dolu şarkılar. Bir adam ve bir kadın var çok uzaklar da…. Kirlenmiş her ikisi de tıpkı puslu aynalar gibi……Dolunayı ve tutulmayı Dusthana evlerde deneyimleyecek olanlar üzüntüye ve gözyaşına hazır olsunlar. Yani 6.8.12.ev alanları. Kim bunlar? YENGEÇ-OĞLAK-AKREP-BOĞA

‘’Aşk; Lâl olmuş hece dilimiz de, bir özlem, bir bekleyiş, bir yaradan başka bir şey değil artık!’’ Zira Venüs 2020’de bu cümlemi sizlere hatırlatacak. Ne demek tüm bunlar geçtim yukarıda özeti, hissedeceklerinizi, devam ediyorum, nasibi olan okuyor yazılarımı, alıyor payına düşeni. İlginç zamanlarda yol alıyoruz. Düğümler Eylül 2020 itibariyle geçiş yapacak ve Boğa-Akrep eksenini hizaya çekecek. Rasi haritalarınızda Natal ile transit hali hangi evlerde ise bu konularda bir arsızlık, bir hadsizlik, bir coşku sormayın gitsin. Böyledir onların dersleri, süreç geçtikten sonra ise Güneş’in ısısını ve ışığını kaybettiği karanlıklara mahkum bırakır bizleri. Sevgi yağmalanır ve sert rüzgarlar eşliğinde savrulur ruh. Acı göğsünüzü delip geçerken her gece hatıraların koridorlarında seyre dalarsınız kendi filminizi, gözlerinizden süzülenler, üşümüş gönlünüze bıçak gibi darbe indirir. Ayrılığın şarkısı düşünce birde geceye geçmek bilmeyen saatlerin kalibresinde damarlarınızda biriken öfkeye tanıklık edersiniz. Birde yasak olanları tetikler bu görünüm, yasak ilişki, sevgi açlığı, sevgilinin hayali dolaşır zihinlerinizde. Yoksa korkunuz ”yanarım, yanmaya hazırım” diyorsanız salık verin duygularınıza, yüzyıllar sonra dahi unutamayacağınız bir sevdayı yaşamaya. Sona ermeden içinizde ki bahar; buluşun ruhunuzun dalgalarıyla. Takvimlerden düşen yapraklar dahi şahitlik edecekken üstelik böylesi derin bir sevdaya. Kaybettiğinizde ise damağınızda kalan buruk tadın yenilenmesi için dua edeceğinizi unutmadan üstelik! Yıldızlar üşüşsün günlerinize bende rehberlik edeyim onlara. Dilsiz günlere, doyumsuz gecelere, yapayalnız gönüllere, kimselere aldırmadan, süzülsün hayatınıza, söküp söküp bin düğüm attığımız sevdalara, yangın mevsiminde göçebe mutluluklar değil mühürler vurulsun 2020 yılında. Arada sırada bile olsa, hayal bile olsa, hatıra dahi olsa gülüşler esir kalsın dudaklarda.

Gözyaşı ve ölüm çocuklara yakışmıyor, hüzün ise kadınlara. Rüzgar öyle sert esecek ki kimsesizlik hissiyatı saracak benlikleri. Yine de ‘’umudum var’’ diyeceğiz. Avare avare savrulan umutlar herkesin dilinde. Hayat bir öyle, bir böyle. Arada sırada kapıyı aralayan mutluluk; Sokulsun diye hayatın ne penceresini, ne de kapısını kış olduğunu bile bile kapatmıyoruz. Arada sırada sevgili; Sevdiğini hissettirse ateş alsa tüm duygular, tenimizin unuttuğu tutkuyu sorgulasak. Arada sırada sevinçlerimiz olsa; Şeker alıp dağıtsak sokaklarda ki ihtiyaç sahibi tüm çocuklara….Bu yaz kalp ve ruh üşüyor. Kelamlar da acı acı dillendirilmeyen kırgınlıklar, yalancı sahnelerde, sahte yüzlerle hep aynı oyun, o yüzlerin ardında ki gerçeği görebiliyorsanız eğer, ektiğimiz sevgi; 2020 tutulmalarında emin olunuz gönüllerin kurak topraklarında boy vermeyecek! Hasat zamanını beklemek zorundayız.”Umut fakirin ekmeğidir”. Ey Ay! Şiirler yüklenmiş bulutlara! Seninle her yanım sevda! Kâh buz keserim kâh ateş alır her yerim. Bazen haykırmak isteriz ya öyle ulu orta fakat bazen de susmamız lüzum eder. Bak gördünüz mü kırdık yine iki lafın belini. Zihinlerinizin cenderesine otağı kurdu şeytan! Ay’ın yoğun ışığı altında düşleriniz gecelerinizi esir alırken dilinizde dua sonu felakette olsa Düğümlerin çok güçlü çalıştığı bu günlerde tutkumuzdan, sevdamızdan nasıl vazgeçilir? Sevgilinin yokluğunu ihanet sayar bu ateşin cürmünde ruhumuzu yakarız. İnsan bazen bir mevsimin tam orta yerinde geçmişini siler ve yeniden yaşamaya başlar. Gerçekleşecek olan İkizler Dolunayı hepimize kabuk değiştirme cesareti verecek. En yüce dilekler semaya ulaşırken bir bakmışsınız ki bir düşün kıyılarında bulmuşsunuz kendinizi tıpkı benim gibi…

Yıldızlar kayarken göğün göğsünde AY sancılı doğum yapacak. Aşkın kandili hala yanıyor. Sert ve zor bir 2020 geliyor ve mevsim yorgun yorgun seyre durmuşken, gelecek  bizleri yine Satürn, Mars, Jüpiter, Venüs ve Merkür Retroları ile yoracak. Düşünseniz 2020 mazinin tekrarı. Ve sevgililer ihanet acısı ile sarsılacak.  Bir  2020 yaşayacağız ki ‘’Yazmasaydınız daha iyi olurdu Ayşen Hanım’’ diyeceksiniz. Her öfkenin ardı ya da her mutluluğun ardı ya gözyaşı yada derin bir suskunluk zira yol eğer sevgiliye gidiyorsa sonunda özlem, özlemin sonunda ise hüzün var demektir. Gölgeler yok artık gölgeler saklanıyor maziye karanlıktan aydınlığa kavuşunca gökyüzü; Sen, ben, o, yada daha öteki göğsünde ki yangını unutmayacak…

Sevgiler, hürmetler, saygılar bu siteyi, bu makaleleri sonuna kadar okuyan ve bu kaleme saygı gösteren herkese!

AYŞEN TOK