Lüzumundan fazla beyaz olmakta zulümdü zira iyi değildi bu alemde kiri en belli edende beyazdı.
Sadi Şirazi
22 Nisan 2020 Koç yeniay fazı
7 Mayıs 2020 Terazi dolunay fazı
Zehrine vurulduğumun gökyüzü verdi mi dersini? Verdi en afilisinden! Derin bir sessizlikte Satürn, Ketu, Rahu eşliğinde kürek çekiyoruz hep birlikte bilinmeyene. Gündüzden geceye uzanan arsız düşüncelerim beni ne zaman yanıltacak? Hiç bir zaman! Astroloji adına öğrendiklerimle teslimiyete hazırken; bu öyle bir derinlik ve öyle bir inziva hali ki dilerim sizlere de yaşamak nasip olsun. Bazen huzurlu, bazen heyecanlı. Bir esirlik halinden kurtulma ihtiyacı, oysa olmazsa olmazların ile kalma hissiyatı esir alıveriyor tüm benliğimi.
Parayı kazandığınız kadar harcayın 🙂 şerde ki hayrı bilir de insan peki ya ölümdekini? Kefenin cebi yok ki anasını satayım. Ne oldu gördük! Sırtını FETÖ’ya dayıyanların akibetini! Dünyada en kötü şey kaybetmek ve her şeyi. Neyi ama diye sormayın işte bu retroda kaybedeceğiz vesselam. (Satürn) Uzakların ülkesi macera dolu Amerika; oturduğu yerden Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan ederken acizliğin kitabını yazıyor. Ne yazık ki hala daha insan denilen varlık, doymak bilmiyor ve ne yazık ki hala daha tabiat ana üzerine oynuyor, hala daha hayvan dostlarımızın canını yakıyor, hala daha göçmen çocuklar üzerine dönen entrikalar. Yunanistan, kalabalık mülteci kamplarındaki bazı çocukları Corona salgınından korumak için diğer AB ülkelerine gönderiyor. Son olarak 47 çocuk Almanya’nın Hanover kentine gitti. Midilli, Sakız ve Sisam adalarındaki kamplardan gelen çocukların çoğu Suriye, Afganistan ve Eritre’den. Kaderlerine yürüyor bu çocuklar ve onlar ile alakalı gelişmeler gökyüzü jargonunda tazelendikçe benimde kalemime yansıyacaktır. Jüpiter Mundane haritalarda çocukları temsil eder. Gezegen kısa bir süreliğine Oğlak burcuna geçerek zararlı Ketu beraberliğinden ayrıldı. 2019 Kasım ayında başlayan bu beraberlik gözlerimizi birden çocuklar üzerinde yaşanılan gelişmelere çevirmişti. Jüpiter retro haliyle Haziran ayında yeniden Yay burcuna dönerek 2020 yılının Kasım ayına kadar burada kalacak ve Ketu 2020 Eylül ayında Akrep burcuna geçiş yapacak. Çocuklar en hassas noktamız. Bu enerji global ve ülkemiz adına Haziran-Eylül zaman aralığında gözlerimizi çocuklara çevirecek. Bu çocuklar adına üzülmeliyiz! Yaşadıkları bir zaman sonra nefrete dönecek! Avrupa merhametinden mi aldı çocukları? Hiç sanmıyorum zira Avrupa bitmiştir…
100 yıllık öngörüler kitabımda yıl; 2044-2045-2046 yıllarında bu çocukların yaratacağı bir sıkıntıyla yüzleşmesi söz konusudur.
Aklımızı, duyularımızı, duygularımızı, dostlarımızı, sizi dinleyenleri, sizi okuyanları, eşinizi, sevgilinizi, sağlığınızı, kariyerinizi, değer verdiğiniz her şeyi işte; belki de vazgeçemediklerimizi bile…
Ben beni anlamadım, anlatamadım! Siz anlayabilirsiniz belki! İnsanın deliliği veya anormalliği hepsi içinizde ki gökyüzünde saklıdır.
KEL ÖLÜR SIRMA SAÇLI OLUR, KÖR ÖLÜR BADEM GÖZLÜ OLUR. Örnekler ile desteklenmesi muhtemel atasözlerimizden biridir…
Mayıs böyle bir aydır. Üç gezegen retrosu eşliğinde gölgeli fazlarını hesap ederek, Mayıs “Kaç dil bildiğin değildir önemli olan, gönül dili bilmektir insanı değerli kılan.” Atasözünü hatırlatacak bir aydır.
Ya hep karamsar, ya hep mutlu. Orta yolu yok mu bu işin? Ne kadar göreceli oldu. Aslında her şey yaşamak için yaşam anlarında. Ne zaman gülerseniz işte o zaman mutlusunuz. Belki yazarken belki de arkadaşınızın hediye edeceği bir şarkıyı dinlerken. Hayatınızı güldüğünüz insanlara, ortamlara yönlendirdiğinizde mutlusunuz. Önce kendi değerinizi anladığınızda mutlusunuz. Başka yaşamları iyi analiz edebildiğinizde mutlusunuz. Kimsenin kalbini kırmadığınız da mutlusunuz. Heyecanlandığınız da, çok sevindiğinizde, merhametli olduğunuzda mutlusunuz. Huzur ne peki? Tüm bunları hepsi ruh halinize yansıyorsa işte MUTLU ve HUZURLUSUNUZ! Şimdi ben diyorum ki bu Retro Satürn çok ince bir hatta ilerleyecek 4.5 ay. 21 Haziran 2020 tarihinde kavganın, savaşın, adrenalinin baş komutanı Mars enerjisiyle oluşacak olan Güneş tutulması anında; yandı gülüm keten helva! Karamelize oldu vesselam! Satürn, Jüpiter, Venüs ve Haziran ayında ki Merkür retrosu geçmişte ki sırma saçlıları, badem gözlüleri yerinden uyandırıp sahneye çıkartıvermesin.
Bir düğüne gitmek gibi benim için AY evreleri. En şık giysilerimi giyip, kavalyemi (AY) koluma takıp sizlerin önünde arz-ı endam ettiğim zamanlar! AŞK benim için gökyüzü!
Ben derken çocuksu edası ile, adalet derken denge ve dengesizlik arasında gidip gelen Koç-Terazi ekseni; içimizde biriktirdiklerimiz, öfkemiz, sevgimiz, özlemlerimiz tetiklenir bazı zamanlarda. O duyguların ve o farkındalıkların digbala olduğu süreçlerdir dolunay ve yeniay fazları. İlişkilerde ve dünyevi değerlere verdiğimiz anlamlar ve karşılığında göremediğimiz değerler, görmek istediğimiz değerler, elimizden sabun gibi kayıp gidenler, verdiğimiz neticede alamadığımız tüm karşılıklar, gidenler, kalanlar, gönül toprağına gömdüklerimiz, zihnimizin uzuvları can bulurken, tüm dertler mabetlerinden hortlar gelir, gelecektir tabii AY fazları anında gündem konuları evren ile bireyler arasında göbek bağı kurmaktadır.
Bu evrede sevgiye susayacağız. Doyumsuzluk hat safhada olacaktır. Sevgi ne idi, merhamet ne idi? Dilden ”seni seviyorumlar” değil. (onu çocuklar söylüyor birbirine) Seven sevdiğine değer verir, değer gösterir, güven verir, bunu somut olarak görme arzumuz da pik yapacaktır. Kısacası kafaları yemeye hazır olun. Sevgiye bu kadar açken her Koç-Terazi Ay fazında. Unutulur mazi ”miş’li” geçmiş zamanları çok severim. Her ay sadece iki sefer yaşanan bu görsel şölen anında bir yanınızı hep eksik hissedersiniz. Dertler şimdilerde bazı doğum yılları ve bazı Yükselen ile Ay konumları için o kadar can sıkıcı ki!
Kalpten yaralı olanlar var biliyorum. Kalbimden bir yıldız kaydı. Kırgın gönlüm dokunulması imkansız sevinçleri özledi. Sizler yine de yolunuzu seçin çünkü şarkılar dahil sözler bile sahte! Perişan olmuş hatıralar raks edebilir beyninizde…Retrolarda bireylerinin hissiyatı; ‘’öylesine içimdesin ki kalbi dışarıda unutulmuş bir vücutsun artık!’’ durumudur. Ha bu iyidir, dibi görmek, yorulmalıyız belki, yormalıyız da, şöyle bir asfalta yapışmalıyız, her konuda dibi bulup, yüzeye çıkmalıyız sonra ki hissiyat ise şudur! ”Duvarlarım yosun tuttu, duvarlarım kaygan, duvarlarımı yükselttim sen ve senin gibiler aşamasın diye. Renklerim değişti bu yıl, Güneş artık içime doğmuyor! Dokunduğum her sana benzeyen değerde pis kokulu bir yalnızlık bulaşıyor ruhuma!” (Neler yazdım diye bakarken bu yazdıklarımın sadece kalbinize hitap ettiğini unutmayın)
”Allah’ı güldürmek istiyorsanız plan yapın.”
Musevi sözü Tevrat’dan alıntıdır ne güzel, ne anlamlı bir sözdür.
Eskisi olmayanın yenisi olmazmış. Kimse sütün içinden çıkma ak kaşık değil, yada 15 yaşında ergenliğe geçmemiş çocuk saflığında hiç değil. Evet bu namı değer tablo bir çok bitişi tetikleyeceği gibi yeni başlangıçlara da start verecektir. Kim istemez Leyla ile Mecnun olmayı belki de Yusuf ile Züleyha. Sonuç nedir? Bu dönem başlayan ilişkilerin vadesi nedir? Bunu ancak Rasi haritalarınız da yaşadığınız transitler ve Dasa süreçleri belirleyecektir. Hepimizin aştığı dağlar, sahip olduğumuz tecrübe ile orantılı yaşadıklarımız, yaşanmışlıklarımızın boyutudur tüm kelamlarımız. Bazen acı, bazen şerbet tadında. İlişkinin can suyu; nezakettir, sabırdır, fedakarlıktır, canını yakanın canı elbette yanacaktır. Yazdıklarımı sert algılamayın arkadaşlar beni tanıyorsunuz ne ise o sözüm dosdoğru kıvırmanın yada yorumları süslemenin manası yok. Bu süreç elbet bitecek ve hayatın her manasında yepyeni başlangıçlar sizlere göz kırpacak! Şimdi şükür edin halinize. Bir hiç uğruna ölümle tanışıp, soğuk topraklarda çürüyecek gencecik bedenleri düşünün! Onu düşününce insanın her şeyden soğuduğu aşikar! (Zaten ben bu satırları, gündelik hayatta mücadele ettiğimiz korona virüs salgınını unutup, hala duygusal inisinasyon yaşayanlar için yazdım. Teselli adına)
Dolunay yada yeniay kişisel gezegenlerinizden hangisine denk geliyorsa içereceği konular deformasyona uğrayacaktır. Bunu kabul edin o zaman mevcut duruma daha kolay alışacaksınız. Herkes anlayamaz benim yazdıklarımı, ruhunu açmalı, kalbimi açtığım bu satırları okumak mertlik adabından uzak, duygu mefhumu insanların anlayabileceği düzey de değildir. Rüzgarın estiği yöne doğru savrulmak zarar verir. Bazen rüzgar öyle bir eser ki o esiş anını arkasına alanlar rüzgarın kendilerine edeceği refakat ile diğerlerinin de boynunu bükük bırakmamak adına savrulmazlar savururlar. Zira vakit savrulmak vakti! Vakit hepimiz için ektiklerini biçme vakti! Mahsul kötü mü? Dön bak geriye kimin ahını aldın?
Gök kubbe altında yaşadığımız sürece Satürn ile yeniden karşılaşma ihtimaliniz var bir köşe başında. Dünyanın ve insanların haline bakıp tefekkür edip, hastanelik olmadan aklınız başınıza geldiyse sizden bahtiyarı yoktur inanın. Göğsünüzden koparıp hisleri ellerine vereceksiniz ki hakkını bulsun yaptığınız icraat. Tıpkı nabizdan alıp nabza naksetmek gibi bir Ay fazinin etkisine gireceğiz; Saltanatın ve derin duyguların akustiğinin sorumlusu Ay’dır efendim. Divane, virane durumları. Eller boş, yürekler sarhoş! ‘’Gel döndür beni bu yollardan intikam ateşiyle bir hata daha yapmama müsaade etme!’’ Elimde eski bir hikayenin tutku senaryoları devreye girecek Retrolar eşliğinde, Ay’ın ışığında çığlık atıyorlar.
Yandık velhasılı!
Sessiz sedasız kendi sinesine çekilen bir kadın ve bir adam. Anılar acıtıyor, anılar kanatiyor, geçmiş tercihlere sürüklüyor zihinleri sinsice.
Cesareti olanlar yuzleşsin kendiyle.
Feleğin 1.ve 7.ev oluşumu Koç-Terazi ekseninin enerjisi ikili ilişkilere vurgu yapacaktır. Aşka susamak, çocuklardan yana hüsrana uğramak, sorumlulukların artışı, gözleri kör olurcasına bu sefer evrenle büyük oynamak. 2023 yılı geldiğinde Satürn ayrılsın Oğlak burcundan; ne varsa ümitler, umutlar ”ol emri gökyüzünden” müjdeniz ise benden! ”Gel gör ki neler gelir şu garip başa” ve dahi gelmedi mi?
Bir kere o büyük Jüpiter; her evde şenlik oluşturmuyor. 2-5-7-9-11 gerisi hüsran, hüsranın en janjanlısı şeytanla tokalaşma. Hani Jüpiter’e ümit bağlayanlara olsun bu açıklamamız da. Yay seyri alemlere şifaydı, keşke Ketu ile temas etmeseydi. Oğlak seyri blokajdı. Satürn dayanmış kapıya dağ misali. 🙁 Kâinat ve insan gidişatına ilişkin olarak Vediğe göre Koç-Terazi burcunda gerçekleşecek olan bu Ay enerjisi oldukça yüksek. Kul rağbet ederse Hakk lütf eyler felsefesi. Birçok Ay ve Lagna Oğlak, Yengeç, Yay, İkizler eksenleri için mevcut düzen bozulup yerine yenisi gelecektir. Arzularımız ile ümitsizliğimiz paralel doğrultuda ilerleyecektir. Rüya sona erecek ve yıldızlar görevlerini ifa edecekler ki zehir insin yeryüzüne. Mihrabın sorgusundan sual olunmaz! ”Olduğu kadar, olmadığı kader” İlişkilerde huzursuzluk, gerginlik bitişe yönelik ilerleyebilir. Yeniay ve Dolunay anına Satürn, Mars, Pluton olumsuz görünümü varken; insanın yazdığı kelamı anlamayan, anladığını yanlış aktaran, iyi niyetten uzak, kötülük yaparak beslenen insanlar ellerine aldıkları cevizin hepsini kabuk sanar!
Doyduğun kadar yiyebilirsin, sevilip sayıldığın sürece sever ve sayarsın, kördüğüm olmuş hayatların içerisinde güleceğin günleri umutla beklemenizi istemem palavra değil bilakis hediyedir.
İnsanın kalitesini ”tanıdım” demeden önce işret sofrasında halini görecek yada yola gideceksin yada ticaret yapacaksın. Bunların hepsini yapmışlığımız vardır. Piştik aşk ile…Pek üstünde durulmaz bazı durumlarda verilen sözlerin fakat yine de kişiye dair dip notlar oluşturur o sözler! Her adam yada her kadın sözünün eri olacak diye de kural yoktur. Devşirmelere döndük bu gezegenlerin elinde…
Hangi kuyuya anlatsak yaralı ömrümüzün masalını? 2020-2023 zaman aralığı…
Göğün huzmeleri rengarenk ve ben bunları düşündükçe sevdam çoğalıyor.
Tabiat nasıl bekliyorsa yeniden doğmak ve aşkı yaşamak için baharı, bizlerde saçımızda beyazlar, alnımızda çizgiler arttıkça daha çok eğiyoruz başımızı…Hayat; kuru yaprak gibi dagildiginda kalırsınız tek başınıza. Esen tüm ruzgarlar sizin olsun. Dilerim uyuduğunuz uykudan bir gün uyanirsinız ilim ışığı ile…
Ezber ettik biz bu oyunları da yine yeniliriz işte şu kalbimizde ki balık hassasiyetine. Anlattım, rica ettim, istirham ederim; anlamadıysanız anlattıklarım gökyüzü tekrar geçecek üzerinden. İyidir bazen çift dikiş. Her ne yaşadıysanız 24 Ocak 2020’den bu yana, sil başa dönüyoruz 29 Eylül 2020 tarihine kadar. Gökyüzünde yaşanılanlar öyle ateşli bir karşıtlık ki anı ve tutkulu etkiler yaratacak nispette. Zira şövalyeler ve gladyatörler devrede. Jüpiter ki bir haritanın en sihirli, en mucize dolu gezegenidir. Ay zamanlarında gökyüzünde ki genel tablo meçhul teşhis niteliğindedir. Dolunaylar ise daha net bilgiler, farkındalıklar barındırır. Sadece Güneş ve Ay değil, bu iki ışığın diğer gökyüzünde ki enerjilerle olan açısal ilişkileri ve o enerjilerin de kendi aralarında yaptığı görünümler, ‘’neler oluyor bize?’’ sorularının cevaplarını hemen dolunay evresinde verir. Yeniay başlangıcı tetikler Vediğe göre dolunay evreleri ise tamamlanmayı. Enerji + ve – 5 günlük sürece dağılır.
Kimse yaşattığını yaşamadan bu dünyadan göçmüyor. Her göz yaşında aklınıza gelsin lütfen ve hesap edin eylemlerinizi, düşünün yaptıklarınızı, karmanızı ”acaba ben bunu birine yapmış mıydım?” diye zira nizam-ı düzen ilahi adalet üzerine kurulu…Herkes kendi meşrebince (ruh) devam ettirir hayat oyununu.
Sonsuz bir masal sanki sizlere anlattığım kâh sevdalı, kâh kangrenli, kâh gülücükler yer alır yüzünüzden okurken, kâh gözyaşı. Üzülmeyelim, dertlerimiz son bulsun diye göklere uzattıkça ellerimizi semadan bir umut illa düşer yaşamlarımıza.
Ben o umudu anlatmaya gönüllü idim!
Dün gece bir okurumla sohbet ettim. Kendisi dedi ki; Makalelerinizin hakkını veremiyorlar Ayşen Hanım! Aynen ben de böyle düşünüyorum. Onca bilgi, onca emek! Son kelimesine kadar okursanız, bir de kendimi değil, sizlerin duygu halini yazdığımı idrak ederseniz, ilaveten paylaşırsanız müteşekkir kalacağım.
”İnsanın sevdiğini kaybetmesi, dişini kaybetmesi kadar ilginçtir. Acısını o an yaşar, yokluğunu ömür boyu..” şairinin dediği gibi sahi siz neyinizi kaybettiniz bu hayatta? Kayıpları olan insanlar okurlarken anlar bu duygu dolu hikayeleri!
Mutluluğun kapısından içeri alınmadık oysaki sevgimiz kadere olan rızaydı…
Kazanan gökyüzü! Her defasında yenilen bizler!
Hayatın anlamı ne sizce? Ben kendiminkini biliyorum. (Astroloji) Yazabilirsiniz tek kelime…Bazen gülüşler çift dikilişlidir tıpkı hüzünler gibi…Yürek lâl olur sevmelerden, gökyüzü ile dans ettiğim o uzun gecelerin koynunda tüm hikayeyi darağacına astım, idam ettim. Hesapsız sevdaların sert rüzgarını hayat bir ömür üflemez yüzünüze.
Gökyüzü yasalar silsilesidir!
21 Haziran 2020 Güneş utulmasının iki ayağı var. Biri Ketu, biri Rahu. Her iki gezegen de Kala Sarpa Yoga’yı oluştururken aldıkları Mars görünümü ile sadece halis olan niyetlere hizmet edecekler. İnsanoğlu işine yaradığı sürece sizi putlaştırır. Sevgi menfaatlerin gerisinde kalınca aşk ve nefret kol kola girer. O sabahlara kadar muhabbet beslediğiniz insan bir anda şeytan oluverir. Yada rahman olan adaletli ve şeffaf bir enerji ile şeytanın halis olmayan niyetini gözünüze sokar.
Ahhh benim bu hislerim. Güneş tutulması enerjisi aklımı oynatacak yerinden. (DEPREM)
Peygamberler müstesna. Gördüğünüz insan suretli hiç bir kimse masum değildir. (Ben dahil) Fakat bunu itiraf edebilmek de dürüstlüğün namzetidir.
21 Haziran Güneş tutulması itibariyle bizleri çok zor bir enerji bekliyor. Ülkemin maden ocakları, yer altı kaynakları ve jeolojik yada sismolojik hareketlenme, muhalefet partileri, zirai donanım, müzeler, anıtlar, vatan, bayrak sevgisi, orman yangınları, sel, doğal afetler, heyelan, asker ve polis, ülkemin dağlık bölgeleri, gayrimenkul konuları adına halkı derin kaygı ve üzüntüye boğacak tüm gelişmeler…
Allah’ın lütfuna maruz kalalım inşallah!
Saygılarım ile
AYŞEN TOK