VURGUN SAYILIR

Sevgilim; Sen geçmiş ile içimin kırık raylarından geçerken ben öfkemin sarsıntısını tıktım kalbime. Bir fısıltı dahi veremezken sesim, sessizce kendime “neredesin” dedim.

Bandı açılınca anı dolu paketin tüm hatıraların raksı başlar retrolar eşliğinde!

22 Nisan Koç burcu yeniay fazı

7 Mayıs Terazi burcu dolunay fazı

Tarih arkadaşlar; tutkusu yoğun, tutkularının peşinden giden, kafasındakinden vazgeçmeyen insanlar tarafından yazılmıştır. Buna büyük zaferler ve büyük aşklar da dahildir. Hırsı ve tutkusu olmayan karakterlerin ise kaderi bu dünyadan hatırlanmadan silinip gitmektir.

Sevilince insan kibirlenip değişmemeli. Kimse vazgeçilmez değil ki! Sevmekte imtihan sevilmekte!

Koç&Terazi ekseninde oluşan Ay enerjileri duygu dünyamıza işler. Bir insan güldürürken düşündürebiliyorsa değişim ve dönüşümünüze ruhsal anlamda katkı da bulunacak demektir. (Kadın yada erkek) 15 Mayıs itibariyle Satürn, Jüpiter, Venüs retrosu eşliğinde lütfen yeni başlangıçlar yapmayın! Bile bile lades olmak gibi bir durum.

Aşkın kavuşma vaktini erteler bu dünya hali…

İnsan olan insana güvenmek isterken tam da “güven” kelimesini sorgulayalım. Lagna ve Ay Yay-İkizler-Aslan-Kova ve Yengeç-Oğlak burçları dönecekse neden gitti? Mesafeler aşkı soğutur mu? Mesafeler ne aşkı, ne kalbi soğutur. Satürn karmanın efendisidir. Venüs aşkı temsil eder. Jüpiter kadınlar için erkek ve çocuk figürüdür.

Ve bir daha (sizler de biliyorum farkındasınız) ezber ettim ki hayat; hesapla değil, nasiple yaşanıyor…

Önce hatırlanacak geçmişte ki kırık dökük hikayeler sonra birden bire geçecek! ( Kalıcı bir veda ile, belki de ömürlük vuslattır payınıza düşer. Herkesin yaşattığı her şey günahı ve sevabı ile bir gün kendi sınavı olacak…Şimdi düşünün bir ilişki yaşanırken; senden-benden geriye kalanları…

Semanın Terazi ve Koç noktaları tetiklenirken Ya Rabbi! Bütün siyahlar rengini aşktan alır.

‘’İçimde, dışımda aldığım her nefeste sen! Yoksa; ufka uğurlanan siyah bir gemi mi?’’ Geriye dönmeyecek diye inandığınız ya dönerse? Gemide iki yolcu biri SEN biri BEN! Rulet dönüyor. Kırmızı, siyah, tek yada çift sayı. Zarların tek yönü olsun lütfen, mutluluk…:)) Espri yapmadan yazamıyorum.

Sanmayın ki sizin uğrunuza sizin verdiklerinizin hesabı sorulmayacak? Aşk tek bir tanıma sığar mı? Aşk; ruha inanmayı, ruha yaşamayı, ruha imanı öğretir. Ve bilinmez kaç nefes daha sığar bir bedene? İnsan en çok kaybetmekten korktuklarını kaybedermiş. Bunu da aşk öğretir insana!

‘’Sonra çekildim bir kenara, seyrettim bütün olup biteni. Baktım kimde ben ne kadarım, kim bende ne kadar kalmış diye. Ve geçen ömrüme bir damla gözyaşı adanmışlıkla geçmiş diğer yarısı aldanış diye…’’ dediği gibi şairin sorgulayalım uğruna kendimizden vazgeçtiklerimiz kalbinde ki yerimizi?

Böyle düşünür insan retro zamanlarında. Belli ki şairlerimizin unutulmaz dizeleri de böyle zamanlar da yazılmış. Sema da ki Ay her zaman ki gibi tesiri altına aldı beni. (Korona günlerini yazarak geçiriyorum.) Mecburen kalbime insad eden duygu kaleme yansıyor. Bugün bir mesaj aldım. O kadar ilginçti ki; sevgilisinden ayrılan bir bayan (aradan 1 yıl geçmiş) geçen yıl ki Jüpiter retrosunda barışmışlar, sonra ayrılmışlar. Soruyor yeniden, bir o değil ki sizler de öyle. Jüpiter kadınlar için erkek figürünü simgeler. Gebelik yaşayanlar dikkat etmeli, gebe olmak isteyenler içinde bir dokunuştur Jüpiter. Biz çekelim ne varsa hüzünden. Sahi neydi aşklardan geriye kalan? Ölmek; siyah beyaz hatıralar arasında, hain ve düşmanca niyetlerle, katledilen aşkın en hazin hali. O saflık mertebesinde kaybeden güçlenirken, vazgeçen yenildi! Vazgeçme halinde zordur sevmeyenin seveni olmak.

Yangın gibi aşka düşen her kalbin sonu…

Bu retrolar kim bilir daha kimleri kavuşturacak? Hangi sevdaları yerle yeksan ederken, nasıl karıştıracak bazılarınızın ilişkiler alanını?

Karlı dağlar misali yalnız yaşamak mı çözüm?

Der misiniz ki; Ara sıra olsa bile rüyalarımda uğra gözlerime. Aklına estikçe, yükle tüm duygularını bir şarkının notalarına yada bir şiirin mısralarına, süzülüver kalbimden içeriye…

Yine gideceksin nasıl olsa, bırakıp beni ardında!

Sus ve gökyüzünü dinle…

Sen dediğim yarım. Aşk dediğim bir bütün…

Sevmek ne kadar yalın, ne kadar gerçekken yine yarım!

Bir şeyi gerçekten tüm kalbinizle isteyin Allah’tan. Kalbinizin temizliği lütfa nail olur unutmayın.

Tecrübe aşkın karşısında tutulup kalırmış. Diyorum ve soruyorum kavuşur mu Leyla’lar Mecnun’lara… Nisan ayında ki yeniay fazının tamamlanışı ve Terazi dolunayı ve bu enerji 20 Nisan/10 Mayıs zaman aralığında geçerli.

“Size de oluyor mu? Hissizleşiyor musunuz aniden…’’ bu düşünce ile ilerleyeceğiz önümüzde ki bir aylık zaman diliminde. Çünkü 18 Haziran İkizler burcu Güneş tutulmasına kadar mevcut koşulları kimse değiştiremez. Özellikle ilişkileri kapsayan konular da. Yüzleşmelerin en afillisine imza atacağız yaz ve sonbahar da. Yaz aylarına damga vuracak retro ve tutulmalar ve yılı bitirirken Oğlak burcunda ki stelyum ile son tutulma hepimize “bitsin 2020” yada “Evreka” dedirtecek türden. Yağmurlar yağsa hem doğaya hem yüreklerimize belki hafifler mi acılar? Yağmurun kokusunda denizlerin lodosu sonrasında resimler çizsek kumlara. Acıyı ısrarla sol yanımıza basan ve beklentilerle boynumuzu büken zamanlardayız zira.

Geçecek efendim ya sabır! Cevabını bulamadığımız en berbat kurşundur sorgular. Peki ya şarkılar onları unutmuyoruz, kıymık görevi görüp batıyorlar yaranın üstüne üstüne. Retro etkisidir bunlar, geçmiş geçmemiştir ve tüm yalınlığı ile karşımızdadır. Nisan dolunay enerjisi gümbürtülü, peşi Mayıs Retrolar, hooop Haziran tutulma.

“Söz olup, aşk olup, yıldız gibi kaydık birbirimizden…Şimdi geride kalan içimde ki bir kaç hatıra da silik bir hevessin! (Koç&Terazi ekseni bu. Bizleri içimizde ki öteki ile arzu ettiğimiz aşk ile buluşturan alanlardır.) İnsan kıymetini bilmeli; hem varlığın, hem tokluğun, hem aşkın, hem sevginin, hem sadakatin, hem ihanetin. Ben de öyle yaptım senden sonra. Bunların hepsini ayırt edebilen tokluğumun alnı kabağından öptüm! Düğümlenen nefesime eşlik eden gözyaşları eşliğinde. Gelmedin ya “gittiğin yer cennetin olsun” dedim.’’

Semanın gümüş yüzlü güzeli, duygusal formumuza şekil veren tek gezegendir. Tenhalara saklanan üryan bakışlı hayat hikayeleri, anlatsak her birimiz taş yarılır derdinden. Düşünüyor musunuz? İnsan nasıl dayanıyor? Hani böyle bir döksek diyorum içimizi…

Bir de beni düşünün böyle anlatsam birinize beni, acaba dayanabilir misiniz?

Dert dinleyen taşlar bir bakmışsınız kaya oluyor. Öyle oluşuyor asırlık kederler…

Hepimizin “dünya” bildiği bu gezegenin ismini buldum ben…

“Düşler hapishanesi” elbet müebbet yemediğimize göre çıkarız gün yüzüne…

Düşleri de çalan gerçekler var nasıl olsa. Bundan sonra hayal kurmayalım olur mu? Satürn bize plan yapmamayı öğretecek…!

İnstagram, Twitter, Facebook…

Tutulmak ve tutunmak arasında ki o yaman çelişkiyi anlama zamanımız geldi.

15 Mayıs itibariyle Satürn 4.5 aylık retro sürecinde bizleri 24 Ocak/15 Mayıs zaman aralığı sil baştan geri götürecek.

Yükseleni (Lagna) ve Ay konumu; Akrep, Boğa, Balık, Başak, Başak, burçlarının yüzleri gülecek. Oğlak, Yengeç, Koç, Terazi, Aslan, Kova burçları ise biraz üzülebilir ve gözyaşı dökebilirler.

Duygular, anılar ve kalp kırıkları ile bir kez daha sıkı bir yüzleşme yaşanacak. Edeceğiniz duanın karmanıza yükleneceğini unutmayın zira Satürn retrosu anında, biliniz ki hak göklerden iner! Birine haksızlık yaptıysanız size de yapanlar olur. Birine bilmeden iyilik yaptıysanız en muhtaç anınızda Yaratan birileri vesilesiyle yardımınıza koşar. Birine yardım etmediyseniz, aynı tablo başınıza gelirken kimden yardım isterseniz geri çevrilecektir.

Bu süreçte remedy tekniği ile lütfen yaşlılara iyi davranalım. Cumartesi günlerinde kargaları besleyelim, saks mavisi giyelim.

Her şeye EyvAllah! Rabbul Alemin’in melekeleri yeter ki sağlığa dokunmasınlar ki mücadelemize devam edebilelim…

Satürn, Jüpiter, Venüs dönerken… Hatırlamak isteyenler tıklayabilir….

Retrolar biraz da aslına rücu etmektir ve tabii doğum haritasında retro gezegeni olanlar için bu süreç baştan sona hediyedir. 

Saygılarım ile

AYŞEN TOK