“Bana bir harf öğretenin, kırk yıl kölesi olurum”
LAİK CUMHURİYET ÖĞRETMENLERİNE………
Yüce ATATÜRK’ün kurduğu laik Türkiye Cumhuriyetini yıkmaya yönelik yeminlerin yapıldığı tamamiyle denetimsiz kuran kursları, laik Cumhuriyet karşıtı siyasal yapıların oluşturduğu ve her türlü desteği verdiği “arka bahçemiz” diye
nitelendirdikleri imam hatip okulları, yine laik Cumhuriyet karşıtı özel okullar, dershaneler, öğrenci yurtları ve ışık evleri öğretim birliği yasasından önemli bir sapmayı gerçekleştirmiştir. Bu kurumlardan yetişen tamamiyle farklı bir dünya görüşüne sahip insanlar bu farklılıklarını siyasal, sosyal, kültürel yaşamda ortaya koymaktadırlar. Bu eğitim kurumlarından yetişen ve siyasal alanda önemli güce erişen kişi veya gruplar Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesiyle ve çağdaş Cumhuriyetimizin devlet organlarıyla açık bir biçimde savaşmaktadırlar. Devlet ve toplum yapımızın ve laik Cumhuriyetimizin bu denli tehdit altında yaşandığı bir dönem olmamıştır. Ülkemizin içinde bulunduğu durumu çocuklarımıza ve gençlerimize doğru bir şekilde anlatmak hepimizin görevi ancak öncelikle de öğretmenlerimizin görevidir.
Bu anlamda öğretmenlerimizin her zamankinden daha fazla sorumluluk taşıdığı bir gerçektir.
Mevcut düzen içerisinde gözlemlediğim, Eğitim kurumlarında yaşanan kargaşalar neticesinde laik görüş menzilinden çıkmayan ÖĞRETMENLERE ihtiyacımız vardır. Eğitim önce AİLE de başlar ATATÜRK düşüncesini, felsefesini, öğretilerini, evlatlarımıza öğretmeliyiz ki LAİK CUMHURİYETİMİZ ilelebet payidar kalsın.
ATATÜRK’ün öğretmenlerinin bu sorumluluklarını eksiksiz olarak yerine getireceğine inancımı belirterek tüm öğretmenlerimizin ve öğretmen adaylarımızın, kendi öğretmenlerimin, Aşık olduğum İlmi bana öğretenlerin, 24 KASIM Öğretmenler Gününü kutluyorum.
Saygılarımla
AYŞEN TOK