Astroloji, günlük hayatımızda halen magazin kapsamında ve maddi kaygı içerikli olarak gazeteler de ve TV kanallarında burçlar, günlük burçların yorumları olarak BATI Astrolojisine ait okuduğunuz bilgilerin tamamı değildir. Astroloji sizlerin bildiği anlamda 12 tip burç yorumuda değildir.
Veda’ların kapsamında Hint Astrology’si ise okült bir bilim türüdür. Kurucusu Parashara’dır. Brihat Parashara Hora Shastra Türkçe’ye çevirisi yapılmış ve Sanskritçe yazılmıştır. Hint’liler için Guru ve öğrencisinin arasında ki kişisel aydınlanma formatlı ilişki ve bu bilim pandit diye isimlendirilir. Batı Astrolojisinden teknik olarak çok farklıdır. 24 derecelik Ayanamsa farkı ve yine kaderin derin öğretileri Rasi haritalarında ki farklı bakış açıları ile analiz edilir. Doğum saatinin kesin bilinmesi kapsamında bir çok konuyu Rasi ve alt haritalardan inceleyebilirsiniz taki kişinin ölüm zamanını tespite kadar gidilebilir. Fakat bu motivasyon açısında hiç bir Astroloğun danışanına cevaplamayacağı bir sorudur. Yaratıcı her şeyi bildiği ve istediği gibi yaratandır ve her şeyin tek hakimidir.
Hindistan’da çok gelişmiş bir Astrology sistemi var bunun adı “Vedic” veya “Jyotish” dir. Tanrı’nın ışığı. Ülkemizde ise zamana yayılı olarak gelişim gösterdi. Ülkemize Vedic Astrology’i ilk tanıtan kişi benimde hocam olan Yücel Sügen’dir. Vedic Astrology içerisinde MÖ 4000’lerde yazılmış hakiki el yazmaları bulunmaktadır. Astroloji kayıtları ise MÖ 6500’lerden beri süreklilik göstermektedir. Fakat bir çok bilgi Brahmanların gizliliğinde ve bu bilgilere ulaşabilmek kolay değil. Upanishadlar metafizik ve kültürel anlamda zengin bilgileri özellikle kişisel anlamda, içsel arınma, büyük bir öz veri ile çalışmalarına katmışlar. Genel anlamda Atmakaraka, ruh ve karma doktorinlerine dayalı Veda Astrolojgy’si en eski eseri MÖ 300’lerde yaşamış olan Pita Maha’ya aittir. Ünlü eserleri arasında yer alan “Brihat Jataka” kitabı Hindistan’da Vedic öğretiminin temel kitabıdır. Günümüz koşullarında halen Türkiye ve tüm dünyada kullanılan teknik ve harita analizlerinde başvurulan kaynaklar bunlardır. Bugün Google üzerinden bu kaynaklara ulaşabilir, bu kitapları edinebilir çevirilerini yapabilirsiniz.
Antik Sanskritçe de Jaimini Sutra denilen metinler, haricinde işin öngörü kısmında ise Hint Astrology’si Maharishi yani Jaimini, kurucusu Purva Mimamsa’dır. Hint felsefesini 12 bölüm altında toplamıştır. Upadesa Sutraları yazarı, Rishi öğrencisi Vyasa, oğlu Parashara. Bu sutralar Vedalardan ayrı olarak 4 bölüm halinde düzenlenmiştir.
Bunun haricinde Parashara öğretileri Jaimini Sutra’lardan daha derin bilgiler içermektedir. Türkçe çevirisi oldukça zor olan bu metinlerde yer alan derin bilgiler insanı hayrete düşürecek nitelikte ve tabii çok uzun yıllar bu bilgilerin saklanmış olması ise yine bir o kadar manidardır.
Ülkemizde sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az olan ve Jyotich Tanrı’nın Işığı olarak aydınlanma formasyonunun en geniş kapsamını içeren Vedic Astrology icra eden, kitap yazdım diyen, kitapları çeviren, Astrology ve ilim çerçevesinden uzaklaşıp, sağa sola çirkefçe saldıran sözüm ona Astrolog geçinen fakat öngörü yapamayan kişiler bu kaynakları kullanıyor. Daha sonrası ise yani yorum, Astroloğun edebi yeteneği ve işin sanat kısmıdır. Kimisi dümdüz yazar, kimisi yazısına duygu yükler. Her kalem kişinin özünü, ruhunu, kıskançlığını, karakterini ve niyetini yansıtır. Dediğim gibi yorum işin sanat kısmıdır. Satürn ve Güneş arasında görünümü olan bir birey için dümdüz yorumda yapılabilir, bu görünümün kişinin ruhunda yaratacağı hezeyan edebi dille de anlatılabilir. Astrolog denilen kişilerin yazıları okuyucunun takdirinden geçer.
‘’İDRAK’’ önemli bir kavram. Ben 43 yaşımda yaşadığım Ketu Dasa sayesinde tahmin edemezsiniz neler öğrendim ve dahi öğrenmeye devam ediyorum. Ketu Moksha yani aydınlanma sürecidir. Natal haritamda Ketu Yengeç burcunda Navamsa da ise Terazi burcunda işte bu kitapların içerisinde bunların ne anlam ifade ettiği yazılıdır. İnsan modellerini 12 tipe bölemeyiz zira 4 dakikada değişen Rasi haritası yine aynı değişikliği Navamsa üzerinde de göstermektedir. Bu sebeple ikiz bebekler büyüdüklerinde farklı kaderlere, farklı karakterlere sahip olurlar.
Kendini idrak etmiş bir bireyin sözü asla şaşırmaz. Bir Astrolog yazısında ne anlatmak istediğini biliyorsa bildiklerini yazar. Yüce Yaratıcı herşeyin, her nesnenin üzerindedir ki Hint’liler için Rab en büyük ve tektir. Tartışma platformlarında sözcükleri bir araya getirerek saldırabilirsiniz, onlara çirkince anlamlar yükleyerek üstelik. Kimse annesinin karnında öğrenmiyor Astrologyi sadece kodlanmış olarak doğuyoruz yeteneklerimiz Horoskop’larımızda gizlidir. Tüm bilgi bellektedir zamanı geldiğinde kapak açılır ve yeteneğinizle yüzleşirsiniz. Yazılarımda faydalandığım kaynakların haricinde ki kişisel tecrübem ve okuduklarımı önce kendi haritamda ve çok yakınımdaki kişilerin haritalarında deneyip sorgulamak ve bugüne kadar sayısını unuttuğum birçok harita incelemiş olmak sabitte yer alan tekniğin tecrübe ve edebiyatla harmanlanması bana ait üsluptur. Ve ben en çok yaş deneyimi olan bireylerle kazandım bu tecrübeyi artık hangi gezegen hangi padada ne yapar, navamsa da ki hangi yerleşim nereyi tetikler, gezegenin transitinde Vedha durumu var mıdır? Yok mudur? diye incelemek derin tecrübelerimiz arasında ki elime aldığım bir bayan haritasında ilk cinsel deneyimin ne zaman yaşandığının tarihini dahi tespit edebiliyorum. Bu anlamda çok iyi bir Astrolog ezber harici analizlerinde sadece sezgisini kullanır.
Biliyorsunuz ki 2010 yılında başlayan Ketu Dasam ile birlikte hayatım da kötü ve iyi anlamları, kavramları, iyi ve kötü insan modellerini ayrıştırdığım bir sürece imza attım. Bu süreçle birlikte hayatıma girenler, çıkanlar, evliliğim, ilişkilerim, Astrology serüvenim, arkadaşlıklarım, annem, babam ve düşmancıklarım. Bunların hepsini, her günümü, her görünümü, her Yeni Ay ve her Dolunay evresinde yaşadıklarımı, Ekliptik Düzlemin farklı evlerinde ki geçişlerinde bana yaşattıklarını, Vimsottari ve Andardasa süreçlerinde sağlığımın nasıl bozulduğunu, Astrolojik anlatımlarla yazıyorum. Dasa evrem 2017 yılında bitecek ve her Dasa evresinin ilk 3 ile son 3 yılı zorludur. Ketu-Satürn evresine başladığım bu zaman diliminde N.Satürn ve T.Satürn’ün yerleştiği ev konuları kapsamında sorumluluklarım arttı durum tamda Satürn formatında ilerliyor. Bizde her gün zerdüştlüğe sürüyoruz kalemimizi, gecelerinde uzamış olduğu zaman dilimlerinde sabahlara kadar daha çok yazar oldum. Yazmaktan, yazılarımı asla ve asla edebi anlatım, duygulu anlatım ve örneklemelerden, süslemelerden, yazılarımın altına eklediğim müzikten vazgeçmeden yazacağımdan şüpheniz olmasın. 😀 Yazım dili aynı zamanda kişinin mizacını yansıtır hele ki böyle kendi gücümün yeni yeni farkına vardığım bu zamanlarda mütevaziliği artık bir kenara bırakarak daha fazla öngörü yapacağımı da bilmenizi istediğim için böyle kısa bir yazı yazdım sizlere…
Bu bağlamda Napolyon Bonapart’a ait bu sözü çok severim; İki yüzlülüğü, dalkavukluğu beceren, iftirayı da becerir. Kimlik gerçektir, sizlere sunduğum bilgiler ve yazılar gibi. Gerçek olan her bilgi şekillidir, kaynaklı ve kous içermez. Gerçekler, iftira, hakaret ve yalanla kıyaslandığında Güneş’in karşısında ki mum ışığına benzer. Güneş dilerim tüm karanlık ve kötülük içeren kalpleri aydınlatsın. Solgun çiçekler gibi boy veririz bazı zamanlar da Güneş’in mutlaka doğacağını ve kalpleri ısıtacağını bile bile…..Bir şimal rüzgarı eser, poyraza döner, savurur, şayet selvi iseniz kökünüz hasar görür ve kırılırsınız, ÇINAR iseniz rüzgar vız gelir tırıs gider….
Kargalar bok yemekten vazgeçmez. Kartallarla, kargalar bir arada uçmaz. 😀 😀 😀 Anlam kargaşası ile karıştırılmış zamanları yazıyor şimdilerde kalemim…. 😀 😀 😀 😀 Sözcüklerimin doyumsuz fırtınasına davet edeceğim sizleri ve KOÇ Dolunayında kaç makale dökülür kalemimden bilinmez? Emeğim sonuna kadar helaldir bu siteyi okuyan iyi ve kötü tüm ruhlara!
Sevgilerimle
A.T