Sevginin kurduğu devleti adalet devam ettirir.
Farabi
12 Eylül 2017 Jüpiter Terazi burcuna geçiş yapıyor. Meali #adalet barış ile inecek yeryüzüne! Gökyüzünün dervişidir O. Sihirli değnek. Dokunduğu alanda ki sıkıntılar birden mutluluğa döner. Zararlı etkilerinde ise sorunları büyütmekte üstüne yoktur.
Yıldızıl Zodyak sistemine göre 13 ay süresinde Terazi burcunda iken herkes tüm dünya ve ülke olarak barışın, şansın ve talihin lehimize döneceği zamanlardan geçeceğiz. Zira Jüpiter ne Satürn karesi ne de Ekliptik Düzlem Rahu ve Ketu görünümüne takılı kalmayacak. Sadece bir dönem var ki T. Mars’ın yapacağı görünümler ve yine Terazi seyri esnasında üzüleceğimiz zamanları işaret etmektedir. Zira ülke natal haritasında Terazi burcunda Güneş-Merkür-Satürn ve Venüs bulunmaktadır. Mundane haritada Terazi burcu Lagna ve Ay yerleşiminden itibaren 5.ev alanıdır. Terazi burcunda ki stelyum gezegenin teması ile burada bulunan gezegenlerin, yönettiği konular dahilinde ulus olarak yüzümüzü güldürecektir. Jüpiter Terazi geçişinin ardından 26 Ekim tarihinde Satürn Yay seyrine başlayacak. Her iki nokta Terazi ve Yay hukuk-hukuksal konular-diplomatik bakış açıları-düşünce perspektifinde olumlu ilerleyiş verecektir.
Jüpiter şansın, fırsatın, iyi dileklerin gezegenidir. Guru Hint Astrolojisine göre en önemli gezegendir. Yerleştiği alan dahilinde görünüm yaptığı evler de kısmetinden nasiplenir. Jargona göre 1-5-7-9.evler ile görünüm kuran gezegen yine natal yerleşimde olumlu gezegenler ile temas kurarsa ödülü artacaktır. Gezegen parayı, servet ve zenginliği, talihi, kısmeti, fırsatları, dini konuları, felsefi görüşleri, çocukları, uzun seyahatleri, yabancılarla hukuksal ilişkileri, hakim ve avukatları, üniversiteleri, rektörleri, yayıncılık ile ilgili alanları temsil eder. Deniz ticareti, uluslararası alış-veriş, para ile ilgili konular da gezegenin simgeleri arasındadır.
Hak hukuk, sosyal prestijimizin artması, barış sağlamak, diplomasinin geliştirilmesi, hakimler ve diğer yukarıda yazdığım konular dahilinde çok güzel zamanlar yaşanacak coğrafyamız ve evrende. Türkiye’nin ilham ve yaratıcılık alanında bir çok ödül kazanacağını söylemekte doğru olur.
Bu süreci ulus olarak çok iyi değerlendirmeliyiz. Ülkeler arası yeniden barış sağlanacak bir evredir. Adalet duygumuz çok fazla gelişecektir. Hukuksal meselelerde hakimler ara buluculuk yaparken verecekleri kararlar yüz güldüren türden olacaktır. Hak aramak, adalet aramak istenilen sürece ulaşmak adına gezegen 1 yıl boyunca rahmet yağdıracak hem yaşamlarımıza hem tüm dünyaya. Dikkat edilmesi gereken ise Jüpiter Terazi burcunda iken bir çok yasa kadar yasama organlarını ilgilendiren bir çok madde yürürlülüğe geçecektir. 2010 yılında bu yana ulus olarak yaşadıklarımızı düşünecek olursak bu hepimiz için bulunmaz bir süreç ve Tanrı’nın bir ödülü olsa gerek.
Jüpiter Terazi burcunda iken AKP yönetimi İDAM yasasını getirecek ve onaylayacaktır.
Ne olacak kader mahkumlarının akıbeti? Af var mı? Ceza indirimi var mı?
12 Eylül ile başlayan süreçte EYLÜL-EKİM-KASIM-ARALIK 2017 oldukça önemlidir. Çok önemli değişiklikler söz konusudur. (KASIM-ARALIK) ayı ceza evlerinde ki sıkıntıları yeniden gündeme taşıyacak konularla doludur. Şayet bu zaman aralığında her hangi bir ceza indirimi, af söz konusu olmaz ise HAZİRAN-TEMMUZ-AĞUSTOS-EYLÜL (EYLÜL-EKİM) 2018 çok etkili tarihlerdir. Bununla birlikte 2018-2019 zaman aralığında ceza evlerinde ciddi sorunlar ve büyük bir isyan söz konusudur. Esasında T.Jüpiter’in Akrep geçişi daha umut vericidir. Gezegen 2018-2019 aralığında 12.ev alanı ile görünüm kuracaktır. 12.ev cezaevlerini temsil eder. Seçim öncesi bir af durumu gezegenin de görünümü ile neden olmasın?
ADALET yerini bulacak, karar göklerden geliyor zira. Satürn kainatın korkusu, Jüpiter ise kainatın ruhudur. İnsan bazen ağlayarak yazar, bir diğeri ise yazılanları gülerek okur, bir diğeri ise yazılanlarla dalga geçer. Adalet ve adaletsizlik üzerine yazılacak onca sözün üzerine Allah kurtarsın kader mahkumlarını…
Düşünsenize hepimiz yaşam boyunca yüzleşmedik mi adalet ile? Boynuna ilmek geçenlerin ruhları, söylenmiş ve söylenmemiş pişmanlıklar, fısıltıların dört duvar arasında büyümesi, çaresizliğin gecelerle sevişmesi, bir insanın hayatının başka bir insanın iki dudağı arasında can bulması ya da cansız kalması, öylesine yarım yamalak hayatlar. Kaç mevsim kavuşmayı hayal eden insanlar. Hazanlarda baharlar yaşayanlar, aydınlık günlere muhtaç çocuklar…!
Adalet düştü payımıza hayatla yüzleşmemizde. Az gittik, uz gittik, tükendik lakin az kaldı menzile…!
AYŞEN TOK