KÖKÜNE BAK&YAY DOLUNAYI

Biliyor musun,

Ben bu çağdan nefret ettim.

Etimle kemiğimle nefret ettim…

Cahit Zarifoğlu

28 Haziran 2018 saat: 07:00’de yılın en önemli dolunayı ve yöneticisinin Ketu olduğu, dolunayın 4.padada oluşu, pada yöneticisinin Jüpiter ve retro oluşu, anın Rasi haritasında ise Ketu’nun yücelmiş halinin vurgulandığı bir enerji ile yüzyüzeyiz. Anlatalım efendim; Havada bir çift melek kanadı görsek hiç fena olmayacak. Masallarla büyüyen çocuklardık biz. Sobamız yanardı üzerinde kestane, yazın sokaklarda oynardık ellimizde salçalı ekmek, aile sofraları kurulurdu. Babaanneler, anneanneler, rüzgar estiğinde battaniye altında bulurduk kendimizi  bir bizim dünyamız vardı. Bilmezdik dışarıda ki rüzgarın öfkesini, nefretini…Dingin bir hayattan coşkulu bir sürece geçtik sonra yaşamı öğrendik ve dertlerle tanıştık, aşk düştü peşimize köşe kapmaca oynadık. Biz kaçtık o kovaladı, yakaladığında yenildik, yandık, yaktık, yıkıldık ama hiç sevmekten vazgeçmedik.

Dert oldu kalbe battı, yaş oldu gözden düştü, yara oldu izi kaldı, ayırdı sevenleri gökyüzü nefret saçtı, insanı insana kırdırdı. Şarkılar dilde ortalıyoruz bir yılı…Bu dolunay sonun başıdır zira 13 Temmuz İkizler burcunda oluşacak Güneş tutulması ile değişecek gündemlerimiz. Bizler esasında o enerjinin gergefindeyiz. Hatıralarımı hatırladım bugün  yalnızlığımın kalibresinde anılarım savruldu ve beni de savurdu. Güzel anları tutsak saklasak kapı ardına nasıl olurdu? Enerjinin tamamlanacağı süreçlerde sol yanınıza dikenler batacak benden söylemesi. Bu melankoli hali  sisli akşamlar cehennemi hatırlatır, dudaklarda ise sahte bir kahkaha….

Arkadaşlar 🙁 Moola nakshatra mistik ve spritüel enerji doludur. Geçmişi, kökleri, ah’lar, vah’ları aklınıza ne geliyorsa onu barındırır ve gün yüzüne çıkartır. Kısacası taşları ayıkladıktan sonra elde kalan pirinç süper ötesi kaliteli olacaktır.

Yay-İkizler ekseninde oluşacak bu enerjiyi geçtim. Beni aldı benden, ya T.Satürn’e ne demeli çöreklendi yaşamlarımıza. En can alıcı, en can yakıcı formatı dolunay anında Ay ile aynı nakshatra da ilerlemekte. NavamsaD9 ise tam bir faslı şahane. Satürn ve Ay beraberce yerleşmiş Yengeç burcuna üstüne bir de Ay düğümleri kare görünümü yoook bu dolunay hepimizin üzülmesine sebeptir benden söylemesi. Mamafih önce kafayı boşaltmak lazım o da içerisinde olduğumuz kıldan ince, kılıçtan kalın ilimiz sayesinde na tamam! Dolunay anında yükselen noktası Yengeç burcu ve o noktaya yerleşen Venüs, Merkür ve Rahu. Venüs ki Mars ve Ketu görünümü altında. Bir taraftan da sıkışmış retro seyre başlamış Mars. Zararlı gezegenlerin retro evresi ilk 5 ve son 5 günlük dilimde çok vurguludur.  Güneş deseniz o da Satürn görünümü altında olsa da tek bir umut retro Jüpiter’den olumlu destek alıyor. Yine de direnelim bakalım. Tam bir Kala Sarpa Yoga örneği. Bu Yoga altında açığa çıkacak enerji ilk etapta üzücüdür. Tadına ulaşmamış, olgunlaşmamış bir meyveyi düşünün. Güneş kurtulan gezegen olunca benim yorumum ülke analizine gelince renklenir. Yay’ın gergefinde gerilim dolu ilişkilere vurgu yapıyor açığa çıkan enerji. Bu artık sevgiliniz mi, anneniz mi, patronunuz mu, babanız mı, arkadaşınız mı, dostunuz mu, eşiniz mi, çocuğunuz mu, sağlığınız mı, düşmanınız mı, paranız mı? Evren alıvericek elinizden. Hem ne diyordu büyüklerimiz ”aza kanaat etmeyen, çoğu bulamaz”.

Uyutmayan, sınavı bitmeyen, yaşamlara ambargo getiren, hayatı zindan eden Satürn… Ne hayat tat veriyor, ne o olmazsa olmaz dediğim bilgisayar, ne hava, ne ekmek, ne su,…sadece ama sadece Satürn enerjisinden ve Ekliptik Düzlem transitlerinden sııyrıldığımız an da o kadar iyi olacağız ki hepimiz bir bilseniz.! İnanmayla başlar her şey, sonra dener ve yanılırsınız. Siz yine de inanın bana, bitecek bu kabus dolu rüya. Sustuğunu bilen olgundur, bildiğini susan değil! Çok şey var anlatmak istediğiniz hani bir başlasanız dağlar taşlar dile gelir  siz beni dinleyin susun.! Zaman acıyı unutturur da kırılan kalpte kalan hatırayı, beyin unutturmuyor. Kızgınlık geçer de kırgınlığın çaresini bulan yok.! ”İki tür nokta var; Biri önüne ve ardına bakar, biri ardına bakmaz ardını noktalar.” diyor ya şair. Sizde BİTTİ diyeceksiniz. Gerçek değer; GeImesi boşIuk doIduran değiI, gitmesi boşIuk yaratandır. Bende diyorum ki gönlünüzden uğurlayacaklariniza son bir kelam dudak acısı olsun. Sevilenin yanlışı görünmez, sevilmeyenin görüntüsü yanlıştır. Venüs Yengeç noktasında Rahu teması en derin aşk ve ayrılık acılarına zemin hazırlar.

İlmimden vazgeçmek istemiyorum…Çıksın birisi Güneş’e yazsın adını (benim yazdığımın yanına) vazgeçerim o zaman aşk-ımdan (Vedik) Ya da sağır bir ressam, toprağa düşen gülün sesini çizsin bir kağıda o zaman vazgeçerim aşk-ımdan (Vedik)… Ve ben İlmime bu kadar aşık-ken bana cesaretimin bedelini ilmimi savunurken hiç tanımadığım onca insanın sözel saldırısına uğrarken sadece ilmimi icra ettiğimi anlamadınız. Durumu avantaja çevirip sizlerin gönlüne hitap edebilirdim. Ama yapmadım. Çünkü sonucun farklı çıkacağını bilip, bana hak vereceğinizi bilip, sizlere sabır gösterdim. Gelelim gökyüzüne! Dolunay anında Venüs AK olduğunu (yani Atmakaraka gezegen konumunda) gurur ile söyleyebilseydim keşke. Gayrimeşru cinsel ilişki ve düşüncelerden uzak durulmalı zira ihanetin belgelenmiş, söze dökülmüş haline tanıklık edeceğiz. Tanıklık ederken yalnızlığa meyil söz konusu olacaktır. Mesela eşinizin size ihanet ettiğine şahitlik edebilirsiniz ya da sevgiliniz birden size eski ilişkisinde bahsetmeye başlarsa kalbiniz buz tutuverecek bir an da üstelik manidar ki Mars retrosu eşliğinde. Soğuma hissi ile nefret hasıl olurken yüreğinizde esasında Güneş tutulması etkisinde olduğunuzu unutup yıkmayın köprüleri…

Ay’ın ışığı bolaracakken gerginlikler kadar neticelerinde alınacağı ve aşk ile meşk arasında kalanların ise gölge yanını aydınlatıcı etkiler barındırıyor mevcut durum. Her ne kadar Jüpiter ve Venüs arasında 4-10 kuralı hakim olsa da. İstikrarda var yani hava da. Alınan kararlardan asla geri dönülmeyecek düşüncesi beynin en baş köşesine oturmuş vaziyette. Haritalar bazında farklı yorumlar çıkar ortaya yani mavi boncuk dağıtmıyorum biliyorsunuz zaten beni bu yüzden seviyorsunuz.! Çok yüzeysel de olsa eksenlere yorum yaptım.

“Gel bana kalbini göster ne olur

sen değilsin bu sudaki aksin

hadi gel kader değil

hepimize öğretilmiş öfkeler

ne olur teslim olma gel

bu kızgın, bu kalp kıran eller

bir zaman bebektiler

hadi gel aslını göster

suretin çok zalim

çok mu üzdüler seni

sahiplenme, senin değil bu dikenler…”

Aşk’ın anlamı yürekte saklıdır, Yaradana duyulan aşk sonsuzdur…

Ve Allah diyorum; esas durduğumuz yer yalnızlığın yeri, duyduğumuz ise vicdanımızın sesi…Kaçarsak kaderimizden, özümüzden, ilmimizden, hatırlatıverin…..Konu her ne olursa olsun, kırılan hevesleri, kırılan kalpleri zordur onarmak. Alışır her insan zamanla alışır; İnsanın yokluğu ne zordur oysa bir ona alışmak yalnızlığın mühürüdür. Venüs-Ay düğümleri uyumsuz görünümü var ne yapacağız payımıza bu düştü.Gökyüzünde Venüs’ün bu yerleşimi ilişkiler adına sevgili ile araya mesafe koyacak ve eskiye dair ne kadar kötü, anımsanması sakıncalı hatıra varsa hepsini yeniden hatırlatacaktır. Buz kesiyoruz kısacası ve kadınların üreme organları ile böbrek rahatsızlıkları adına önem arz eden zamanlardır. Bir insan aşk ilişkilerinde ve evliliğinde hayal kırıklığı, mutsuzluk, belki de ayrılık yaşıyorsa gönül kabesi içeriden yıkılmış demektir. Bu görünümün etkisiyle hatta Mars retro sürecinde yeniden acı duymamak adına yalnız yaşamaya meyil edebiliriz. Evliliği ya da evlilik adına alınacak kararları geciktirici bir rolü de olur. Bu duruma ailenin büyüklerinin, kadın figürlerinin ve yakınların ortaya çıkardığı sorunlar neden olur. Eşin, partnerin, sevgilinin davranışları tahripkar ve üzücü olabilir. Yuvada ve ailede yaşamdan zevk alınamaz. Yaşanılan olumsuzluklar çerçevesinde insanlar kişiyi soğuk ve mesafeli birisi gibi algılayabilirler. Bu süreçte maddeye duyarlılık baskın gelebilir. Aşırı kıskançlık, kanuni işlem ve mahkemelik süreçlerde aksaklıklar oluşabilir. Bir ilişki içinde olsun olmasın kişi kendisini bu enerji altında yalnız ve sevgisiz, değer görmeyen biri olarak hisseder. Sürekli yeni sevgi arayışı içerisine girebilir. Red edilme hissiyatı neticesinde platonik aşklara meyil edebilir. İlişkilerinde yaş farklılıkları olabilir. Kendinizden yaşça büyük kişilere gönlünüzü açmak isteyebilirsiniz. Cinsellikte hasara uğrayacaktır.

”Seni sevmek, benim bildiğim tek yoldu onca kargaşa arasında bir de nefret etmek var şimdilerde lügatımda. Canımı her yaktığında kanım durulurken boşaltamadığım öfkeme karşılık, sanki yeniden sana karşı büyük bir sevdayla kuşatılıyorum. Ne elim gidiyor sana yazmaya, ne kalbim dayanıyor yaptıklarını hatırlamaya. Çaresiz kaldım, korkuyorum, senden kaçsam da, bir yerlerde boğularak yine sana yakalanıyorum bu rüyalar bile olsa böyle. Dilimin ucunda bir geçmiş var yüzüne haykırmak istediğim, başka hiç bir şey düşünmüyorum bu aralar. Dilerdim ki sen de beni en az benim kadar sevebilseydin dilemeyle de olmuyormuş işte bunu öğrendim. Şimdi sen bu sıcak da ne yapmaktasın? Ben hatıralarımla yaralarımı kanatıyorum. Çok basit şeyler istiyorum aslında, ulaşılabilecek şeyler senli düşler, ulaşamadıklarım gönlüme ve ömrüme kelepçe oldu komik.!

İşte bu kadar basitken özlemlerim, sevgiyi tüketip, nefrete büründük yine. Aslında yaşadığımız aşkın derinliğine, imkansızlığına, sınır da ki hallere bakınca kimsenin göremeyeceği, hayal bile edemeyeceği duyguların eşliğinde kavuşamamak da varmış hesapta.Bazen en sıradan ve kolay olan hayata dair eylemleri yapmak, en zor ve ulaşılmaz olanı başarmaktan daha zormuş seni severken bunu öğrendim…..ve tükendim……..” Bizim bir adam ve bir kadın bu düşünce formatındalar. Özellikle Lagna ve Ay konumu; İkizler-Yay-Kova-Aslan-Yengeç-Oğlak bireyleri…28 Haziran Yay dolunay fazı; Yıla mühür, kalbe yara, dile pelesenk, göze yaştır çokçası. Oysa ne dualar etmiştik. Bakın bakalım semaya görebilecek misiniz kanatlı meleği?

1-7 ekseni yani Ay ve Lagna İkizler-Yay hattı; Evlilik, ikili ilişkiler, ortaklı konular, Davalar, eşin geliri ekstra çıkan harcamalar. Kişisel anlamda en yoğun etki sizlere olacaktır. Özellikle ilişkiler konusunda kritik kararlar verebilirsiniz. İlişkiniz bitebilir ya da daha onsuz yapamayacağınızı anlarsınız ve daha sağlam temellere oturtmak isteyebilirsiniz. Ortaklı konular iş yerinizde tanışacağınız açık bir düşmanın varlığı sizi rahatsız edebilir. Hırslarınıza yenik düşmeden otorite figürleri ile iyi geçinmeye devam edin. Satürn 7.evinizde ilerlerken mevcut işinizden oldukça sıkılmışa benziyorsunuz. İlişkilerde ki özel ve iş anlamında önemli gelişmeler ve dönüm noktaları olabilir. İlişkiniz varsa retrolar etkisiyle geçmişinizden bir kişi gündeme gelip kafanızı karıştırabilir.!

2-8 ekseni yani Ay ve Lagna Boğa-Akrep hattı; Kazandığınız paranız, geliriniz ve giderleriniz ani oluşan maddi kayıplar, söylemleriniz, eylemleriniz, sırlarınız, cinsel organlarınızda oluşabilecek arazlar dikkat çekecektir. Bu eksen ayrıca sene sonuna kadar maddi konularda çok dikkatli olmalıdır. Dolunay enerjisi ile Banka kredisi almayı ya da borç vermeyi düşünüyorsanız 2018 sonuna ertelemenizi tavsiye ederim. Mars retrosu anında sağlıklı karar veremeyebilirsiniz. Partnerinizin parası ya da miras bekliyorsanız bu konularla ilgili gelişmeler yaşanılacaktır. Ya da durduğunuz haberler asparagas olacaktır. Kariyerinizle ilgili ya da sırlarınızla ilgili beklenmedik ve sizi seçim yapmaya zorlayacak gelişmeler gündeme gelebilir. Ciddi bitişler yaşayabilir. Mecazi anlamda birçok ilişkiyi yaşarken öldürebilirsiniz.

3-9 ekseni yani Ay ve Lagna Koç-Terazi hattı; Yakın çevreniz, akrabalarınız, kardeşleriniz, uzun yolculuklarda meydana gelebilecek kaza durumları, Babanız, cesaretiniz, eğitim aldığınız konular ve eğitmenleriniz. İletişim trafiğiniz Mars retrosu etkisi ile yanlış anlaşılmalara maruz kalmanıza yol açabilir. Kısa mesafeli seyahatler yapabilirsiniz. Kardeşlerinizle ve yakın akrabalarınızla ilgili önemli haberler alabilirsiniz. Anlamsız sinirlenme ve duygu patlamaları yaşarken sakin kalmaya çalışmanızı öneririm. Uzun mesafeler, yurtdışı bağlantıları, hukuki konular ve yüksek öğrenimle ilgili meselelere dair önemli gelişmeler ya da gecikmeler canınızı sıkmaya yeterlidir. İletişim bazında ilişkilerde yaşanılacak gerginliklere dikkat etmenizi tavsiye ederim.

4-10 ekseni yani Ay ve Lagna Balık-Başak hattı; Eviniz, evinizde oluşabilecek ufak çapta kazalar, satış yapmak ya da almak istediğiniz gayrimenkulleriniz, araçlarınız, kariyeriniz, Toplum önünde ki duruşunuz, üst yöneticileriniz ile yaşayacağınız polemikler. Kariyer konusunda beklediğiniz haberler retro Mars yüzünden gecikmeli olabilir. Aile büyükleriyle bazı pürüzler oluşabilir. İş yerinde sorumluluklarınız artabilir, kariyeriniz birden parlayacak ve herkes sizden söz edecek konuma da gelebilirsiniz. Aracınızın yapacağınız uzun mesafeli yolculuklar da lütfen dikkatli olunuz!

5-11 ekseni yani Ay ve Lagna Kova-Aslan hattı; Aşk hayatınız, yeni bir ilişki, ayrılık, çoçuklarınız, hayalleriniz ve umut ettikleriniz, eğlence hayatınız, isminizin karışacağı spekulasyon içerikli konular. Yeni arkadaş gruplarına girebilir, sosyal anlamda arkadaşlarınızla sorunlar yaşayabilirsiniz. Hukuksal eylemleriniz adına retro sürecinin bitmesi bekleyin derim. Aşkı sorgulayabilir ve geçmişten bir ilişkinize yeniden şans vermeyi düşünebilirsiniz. İlişkiniz yoksa beklenmedik birisiyle aniden yakınlaşabilirsiniz. Çocuklarınızla ilgili sorumluluklarınız artabilir. Retro Mars sizlere arkadaşlar konusunda ciddi bir sınav hediye edecektir. Sevgilinizin duyguları ile acıda olsa tanışmanız ise canınızı yakacaktır.

6-12 ekseni yani Ay ve Lagna Oğlak-Yengeç hattı; Öfkeniz zihninizde birikecek enerji oluşumu, çalıştığınız ortam, iş arkadaşlarınız, sağlığınız, bilinç altınız, yatak zevklerine duyacağınız aşırı istek, yakarışınız belki de Mevla’ya isyanınız. Sırlar açığa çıkabilir, kartlar açılabilir. Açığa çıkacak sırlar neticesinde üzüntüye hazır edin kendinizi. Zihinsel anlamda dengeyi korumak ve ani kararlar vermekten uzak durun. 12.evinizde ki stelyum bilinçaltında kaygı uyandırmaya yeterlidir. İş çevrenizde çok fazla gizli düşmanlığa maruz kalacağınız ilginç bir dönem. Payınıza gözyaşı var üzgünüm. Rüyalarınızı hatırlamaya çalışın. Yaşayacağınız krizin mesajı rüyalarınızda gelecek zira. İlişkinize yönelik bazı gerçekler ise hüsran için yeterli. Yine de fevri çıkışlar yapıp, acele kararlardan uzak durun derim.

İnsan olan insana nasıl kıyar? Ya gökyüzü ipler yukarıda ki ustanın elinde.! SUSUYORSUNUZ biliyorum ve bu susmanın size yakışmadığını düşünüyorsunuz. Sessizlikte içinizde kelimeler büyüyor. Tedirgin olmuş her kelimeniz bir bıçak gibi kalbinize saplanıp sizi huzursuz ediyor. Söylenemeyen kelimeler bir gün YÜZÜ görse kökünden kurtulup ulaşsa arşa. 🙂 Kelimeler şimdi bir savaş meydanında, süngünüz inmiş, cesaretiniz kalmamış susuyorsunuz.

Susmasaydınız ne olacaktı? Bir an da dağılacak ve savaş verdiğiniz cephede bozguna uğrayacaktınız. Oysa sustuğunuz için ne yenen belli ne de bir yenilgi. Savaşta her yol mübahtır, ucundan bir yerlerden yeniden başlamak için yaşama biraz da mücadele. Silahınız sözleriniz mi? Susmadınız varsayalım anlayacak mı karşı taraf sizi? Konuşun o zaman ve tek bir sözle son verin bu yangına! Belki de içine hapis olduğunuz bu kör düğüm ağzınızdan çıkacak tek bir kelimeye muhtaç. Yaşama başlamak, ya da arap saçına dönmek cümlelerle gerçekleşecekse cesaret lazım birde. Kelimelerin içine saklanmak diyorum ben retro süreçlerine….HAYAT İŞTE! Satürn retrosu yaz aylarında canımızı yakacak keza Mars’ta ve dahi Temmuz ve Ağustos! Yerküre aman yarabbi! Şimdi ben balkonumda gecenin deminde, Ay sema da iken gök kubbe de böyle dile gelirim. Geleceği hayaller şekillendirir. Umutlar destekler. Varsayımlar ise çıkmaza sürükler…Yerin altında ki sürüngenleri gösteren nakshatradan geçerken Güneş görmediğimiz evrende bize komşu sayılan canlılar yeryüzüne çıkabilir. (Karıncalar-yılanlar-akrepler-sürüngenler)

Pişmanlıklarımızla yüzleşeceğiz ikizler-Yay Dolunayında. Zümrenizde ki olaylara dikkat edin. Canımız acıyacak. Gözyaşı süzülecek. Düşler yalana dönecek! Kalp paramparça! Nasıl dayanılır bu kahpe kadere? “Sevdiğime pişman etme” İnsan sevdasını nasıl demler? (Çay içtim Leyla’yım…)

En gerçek sevginin izlerinde ne saklıdır?

Kuruyan yüreklere yağmur, aşkın rahiyası, ziyan, zarar ve gözyaşı. Sözümüz özümüz değil midir? Hızır ile İlyas’ın inmesi gibi suyun kenarına bize de düşen niyet etmektir. Bir yerlerde birlerini bekleyen birileri var ya sırf bunu bile bilmek güzel! Zaten bütün mesele hayatın bize verdikleriyle vermedikleri arasında yaptığımız değişim dansı. Elbet herkes mutlak süretle kalkıyor dansa, davete icabet ediyor da kavalyeden ne haber?

Kavalyeden memnun olmayanlar, kavalyesini değiştirmek isteyenler. Pasif direnişin tek çare olduğuna inanmıyorum….Ben daha nelere inanıyordum da Astroloji ile kozmik alemin şifrelerini çözünce boynuma kabulleniş ilmeğini taktım. Büyük işler yapmak için doğmuştur insan ve dünya üzerinde kalıcı bir etki bırakmak için gelir bazılarımız dünyaya. 100 yıllık öngörüler kitabım basıldığında bugünden yüzlerce yıl sonrasında bile insanlar kişiliğimi zeki bir akıl ve tarihsel bir değer olarak hatırlayacaklar. İnsanlar hayranlık duyduklarına saldırır (ve sıkça benden alıntı yaptıkları ve benim tarzımda paylaşımlar yaptıkları sizler tarafından da keşif edildi. Bir nevi taklit.) Bu kişilere ilham verdiğim kesin. Gerçek marka ise benim. Taklitler aslını yüceltir. Bu tarz bana ait. Copy yapanların üzerinde bir kaç beden büyük elbise gibi duruyor. Kurumuş bir çöle döner ömür, dünya denen bu gezegen de cennet ve cehennem yaşadığımız transitlerle şekilleniyor. Kaç ocağın ateşi söndü bugüne kadar? Tüm Türkiye iyi düşünmedi. Kötü düşündü diye mi yaşadık tüm felaketleri? Kaç kurban verdik? Yüreğimizin yangını, feveranı esir aldı ömrümüzü. Yenildiğini bile anlayamazsın kadere iş bu ya Haktan öyle bir mücadele gücü ihsan olur ömrüne anlayamazsın kaderin ellerinde oyuncak olduğunu. Kasırganın sonunda sadece koca bir boşluk durur kalbinde, hani tuhaf bir rahatsızlık hissi ama çözümünü bulamazsın…(Sadesati belasının tam ortasındasındır çünkü 🙁 )

Bile bile bütün hatalar yok sayılmiyor. Jüpiter öpsün kalplerinizi. Hayat 🙂 cilveli, hileli bir kumarbazdır! Zarlar her zaman hepyek gelmiyor. Ne yaparsanız yapın hep o kazanır. Bu transitler an geliyor insanın yüzünde ki gülüşleri gizliyor ve gönülle birlikte hüznü hediye ediyor. Beni de hep hüzün dolu olanlarınız buluyor. Kendimizde aşırı duygulu olduğumuz için hissiyat kaleme yansıyor. Umutlarımız ve hayallerimiz öteler de göğün agusu güldükçe ahir ömrümüze öteler hepimize hediye niyetine…Ötelerin aslı belli, sureti de belli yine de bir umut öteler işte! Donuyor özlemlerin ateşi, umutların hepsi gizli ufkun ötesinde! Yüreği görmek isteyen yüreğiyle bakacak gönüllere ve dahi benim kalemime. Gün doğumunu seyrettikçe mavi denizlerde, dudaklarınız çatlayacak susuzluktan da yine de vazgeçmeyeceksiniz ötelerden!

Türkiye ve seçim ile ilgili analizim ikinci makale de ayrıca Türkiye hakkında Temmuz ve Ağustos enerjilerini beraber yorumladım. O makale de ayrıca Mars’ın retro enerjisinden bahsedeceğim…

AYŞEN TOK