SONUN BAŞI&BALIK YENİ AYI

“Hatırla” dedi Merlin, ”aşk basit bir his değil, gerçeği barındıran evrensel bir güçtür.” Bu kadar derine inebilirseniz, her duygunun kılık değiştirmiş aşk olduğunu görürsünüz. Kıskançlık ve nefret aşka karşı gibi görünebilir, ama aynı zamanda da aşka geri dönmenin bozuk yolları olarak da görülebilir. Kıskanç insan da sevgiyi arıyor ama çarpık bir şekilde arıyor. Nefret eden insan çaresizce sevmeyi istiyor olabilir ama bulamamanın ümitsizliğine kapılıp nefret ediyor. Aşkı basit bir his olarak görmeyi bırakırsanız, evrensel bir gücün her şeyi ona doğru çektiğini görürsünüz bu, büyücünün Aşkıdır. Bu yüzden her ne kadar bozuk olsa da Aşkın her türlü ifadesine saygı göstermeliyiz. Her ne kadar evrensel Aşkı yaşamış kişiler çok az da olsa, herkes ona giden yolda yürüyor.

(DEEPAK CHOPRA – Büyücünün Yolu)

Kutsal bir çağa imzasını attı yobazlık, devrildi ardına bir devir. Çocuk, kadın ölümleri, tecavüzleri unutulmayacaklar arasında ne yazık ki.  İyilik ve merhamet diyorlar adına. İyilik yaptıklarımızdan yedik en büyük kötülüğü, nankörlüğü. Bir can var beden de bildiğiniz ölü…

İlk makalemi hatırlayalım olur mu? Satırı tıklarsanız okuyabileceksiniz…

İyi hoş da bu kalp hep böyle mi yaşayacak? Yani vücudu canlı tutan, kan pompalayan organdan çok daha başka bence. Allah sevgisini hissetmeyen kalp gözü ile bakıp göremeyen kul yaşıyorum demesin bence. Balık burcunda yeni Ay ne demektir biliyor musunuz? Bir kaçış, bir vazgeçiş, bir teslimiyet, bir merhamet, bir can simidi arama halleri, bir imdat deyişler, bir feryat edişler, bir Allah’a teslimiyet.

Hadi bakalım başlıyoruz…

Misss geçsin ömrünüz ve mümkünse şu mutluluk gelsin kucaklasın hepimizi. Burada dozu vereyim ki aşağıda ki satırlar da bana yine sitem etmeyiniz. Yazması ve temennisi kolay. Peki ya icraat faslı?  Örümcekler ağ kurarken düşlerimize, bu çelişkili zamanlarda Jüpiter retrosunun ardından Merkür retrosu dayanmışken kapıya umutlar coşku doğuramaz, sularımız ise buz tutmuş vaziyette…O yüzden yüreklerimiz ısınmıyor. Bu duyguyu daha yoğun hissedeceğiz zira retrolar peşpeşe. Henüz gökyüzü için Satürn ve Mars sazı eline almadı. Hep demiştim sizlere 2018 insanın insanla üstelik en sevdikleriyle sınanacağı bir yıldır. Biraz daha okşayalım sırlarımızı nasıl olsa hepsi açığa çıkacak. Ağaçların dallarına tomurcuğu koyan güç elbette gönüllerimize de mavi boncuğu konduracaktır.

Gökyüzü hepimizinken kelimeleri şiirle suslemedigimiz için sevgimiz azaldı. Sahip çıkmadık kalbimizde ki duygulara. En büyük günahları çaresizlik anında işledik. Belki de çok bildigimizi sanıp haddimizi bilmediğimiz için olabilir mi? İnsanın insanadır en çok duyduğu ihtiyaç 🙂 tamamlanma arzusu ile doludur doğada ki tüm canlılar. Bazen yaşadığımız sert transitler esnasında bilirim diken doluverir yaşamlar.

Yine de hor gözle bakmamak lazım kimseye çünkü gün gelir diken gül, gül dikenken ve gelir hesap sorar sizden.

Sizleri mutlu edecek ne varsa o olsun bundan böyle yaşamlarınızda. Balık yeni Ay fazının mottosu budur işte! Buğday ektin de arpa mı biçmek istiyorsun diye soracağız kendimize?

“Sesine kuşlar konsun” dediği gibi şairin o sesimiz nedense kırgın ve artık çıkmıyor. Oysa o seste tebessüm vardı ve bir gelecek…Yeni Ay fazını meal edelim sizlere; Ay, Güneş ve Merkür Balık burcundalar. Rahu ve Ketu ise Yengeç-Oğlak eksenindeler. Jüpiter Terazi burcunda retro iken bizim en tehlikeli gördüğümüz Mars ve Satürn Yay burcundalar. Yeni Ay anına görünüm veren Satürn ve Mars hepimizi evet abartısız yazıyorum hepimizi olumsuz anlamda etkileyecek ve bol bol gözyaşı dökeceğiz. Üzgünüm! Saklıdır şimdi en derin hüznümüz sol yanımızda. Kuşlar sesi bilsin, sevgili duysun diye…

Cennette biziz cehennem de. Şu gezegenler sayesinde yaşadıklarımıza bakın. Kalp yıkık, viran, dökük…

İnsan hiç bilmez ki hep mutlu olacak sanır. Hüzün bir yapıştı mı yakanıza iflah olmazsınız. Hayran kalır ruhunuza..

[MÜLK(67)/5]

Yıldızlar ‘söndürüldüğü’ zaman!

Gök, ‘çatlayıp- yarıldığı’ zaman!

[MÜRSELAT(77)/8-9]

Güneş, ‘körleştirildiği’ zaman!

Yıldızlar, ‘söndürüldüğü’ zaman!

[TEKVİR (81)/1-2]

Yıldızlar, ‘dağılıp-saçıldığı’ zaman!

[İNFİTAR (82)/2]

Göğe ve ‘Tarık’a (burgulu yola) andolsun!

Nedir ‘Tarık’ bilir misin?

Delik yıldızdır (karadelik)!

[TARIK (86)/1-3]

Bu Ayet-i kerimelerde Rabbimiz C.C acaba Güneş ve Ay tutulmalarına mı dikkat çekmek istedi? Diye bir araştırma ve makale hazırlıyorum sizlere…

O halde neden inkar eder ve inanmaz ki bazı kulları 😔

İhtimali nereye varacağı belli olmayan belirsiz bir etki. Böyle yapar gökyüzü. Tek bir gezegenin retroya dönmesi yeterlidir. “Kendi yaşantısının, aşkının küllerinden doğan anka gibi düşlerim ben de, ebedi ve özlemle bir aşk gibi gülümsedikçe kalbim de..Kendi hikayemin sürgünlerinde, yüzü sonsuza dek mutluluğu tatmayan bir sevginin kutsallaşmış ruhu olabilmek, sana değer olmak, varlığına ve aşktan daha yüce bir duygu olabilmek istiyorum yaşanası sevgim karşısında.” (TUTKU HAKİM GÖKYÜZÜNDE) Balık noktası rahmanidir. Balık noktası teslimiyettir. Orada çözülür her şey. Sürmeyeceğini anladığınız her konuyu ve tüm bağımlılıkları 12.ev alanında ki Balık döşünde ayrıştırırız. İnanç ile ruha insad eden duyguları harekete geçirir. Bizimde kalemimiz harekete geçti velhasılı.

“Ne kadar dolaşsam SEMAYI; ne kadar aşmaya çalışsam beni sana getirecek yakınlığı yine de varamıyorum sana. Seninle bilinmeyen hayallerde yaşamaya razı iken ben, ruhumu acılara boğan hatıralara sitem etmem. Gönlünün salıncağında dilediğince sallanabilmen için ancak ŞÜKÜR ederim.”

Bu etkiyi ilişkiler adına en yoğun hissedecek olanlar AY-GÜNEŞ-LAGNA; Balık-Başak-Akrep-Yengeç-Koç-Oğlak ve Boğa. Bu enerjiler yüzünden arkadaşlar; dert tufanına tutulmuş düşlerimizi, çarmıha çivilerken buluyoruz kendimizi. Hep fedakarlık. Ne için? Kimin için? Kendi arzularımız hep ötelenmiş halde. Oysa ki içimizde mahrem sayılmayacak kadar cesur kadınlar ve adamlar biriktiriyoruz. Sızarken çatlayan gökyüzünden kader, kurduğumuz oyundan vazgeçip köşeye çekileceğimizin hesabını da yapmadık değil mi? Oysa ki teslimiyetler neticesinde en acınılası yerimiz yüreklerimiz. Balık meali şudur esasında; Oyunu bozan ben değilim. Oyunu bozan KADER!

BALIK-BAŞAK-BOĞA-İKİZLER-YAY eksenleri kalemimde ve dilimdesiniz 2020 yılına kadar. Bir de düğümlerin etkisinde olanlar var. Yaşamlarında bu aralar hep kayıp yaşıyorlar. Natal haritalarında Koç-Terazi-Oğlak ve Yengeç bireyleri…İçim bir deniz ki sormayın. Bir suskunluk hakim üzerinize, ceplere sığmayan dertleri, pişmanlıklari salalim derin maviye. Kendi yörüngesinde kaybolmuş balıklar gibi mutluluk ağlarına takilalim…Özledik mi ne? İyot kokusunu, yakamozu, dalmayı, dibe inmeyi, balıklarla yüzmeyi. Hayali bile güzel.

Balık burcunda yücelen Venüs şifa olur mu yeni Ay enerjisine? Ey Sevgili! Mum gibi erimek, aynı anda yanıp, aynı anda sönmeyi bilmektir. Yaşadığımız ve yaşabileceğimiz yegane, en özel duygudur aşk. Sevgi ise farklıdır; O başkadır ve koşulsuzdur. Bir başkasını sahiplendiğinizi düşündüğünüz zaman yaptığınız şey, kendinizden, inkar ettiğiniz korkularınızdan ve zayıflıklarınızdan kaçmaktır. Bu bir eleştiri değildir. Bir büyücünün gözünde aşk, kusursuz bir doyumun yansımasıdır ama bu, fantezi kurarak olmaz. Aşk, ancak her hissin içinde gizli bir mücevher gibi bulunan varlığın saf akışına kapıldığınızda, sizi egonun ötesine geçirecek kutsal bir yoldur. Birine hiç karşılık beklemeden ”SENİ SEVİYORUM” diyebilmektir ve hiç zarar vermemektir.

Günümüzde ” Aşk” diye adlandırılan kutsallığını bu nedenle biraz yitirmiş gerçekliktir koşulsuz sevgi, aşktır evet ama anneye duyulan aşktır belki, belki bir arkadaşınıza hissettiğiniz yoğun sevgi durumudur. Karşınızdaki kişiden beklentinizin sıfıra yakın olması durumudur. Genelde sizi koşulsuz sevenler aile üyelerinden başkaları değildir ama bunu aile üyelerinden ayrı olarak birinde yakalarsanız tutun ve bırakmayın. Siz koşulsuz sevdiğinizde karşınızdaki bu duruma tepkisizse bu en acıtıcı olaylardan biri olma durumuna gider. Yine de beklentiniz olmadığı için katlanırsınız. Sevmektir bu sadece. Karşınızdaki adi bir yalancı da, bir hırsız da, bir katil de, çapkının biri de, katı kalpli bir insan da olsa onu o olduğu için seversiniz. Hayatından çıkıp gitmenizi açıkça ifade etmediği sürece vazgeçilmez olup, sizi ömür boyu süründürebilecek bir sevgi türüdür, için için kanayan bir yaradır dermanı belli olmayan bir derttir bu. Karşı taraf tüm haklarınızı elinizden almıştır. Bilakis tüm hakların kendinde olduğunu savunur. Siz tüm eylemleriniz ile onun gözünde haksızsınızdır. Olumlu olarak ele alındığı boyutta da en tatmin eden sevgi türü budur. Her ilişkide hissedilen eksik unsurlar burada yoktur ve asla olmayacaktır çünkü sizin gözünüz kör olmuştur bu körlük sizi dünyanın en şanslı insanı gibi hissettirecek ve siz de bağımlılık yapacaktır. Koşulsuz sevmenin öze dönmenin hazzı başka hangi değer de olabilir ki? Ayrıca koşulsuz sevgi tamamen karşı cinse duyulan ” Aşk” olarak dile getiriliyorsa; karşına çıkan herkesi ona benzetmektir, karşına çıkan herkes de ondan bir şeyler aramak bazen bulamamaktır. Koşulsuz sevgi, koşulsuz sevgiye inanmamak, inanmadığını defalarca haykırıp farkında olmadan koşulsuz sevginin yankılarında boğulmak, yaralanmak ve kurtulamamaktır. Koşulsuz sevgi, adeta gözlerde kaybolmaktır ama bir çıkış yolu bulamamak, bir çıkmaza girdiğini geç de olsa fark etmektir. Koşulsuz sevgi içinde ” cız”  acısını hissetmektir, o ” cız” ın bir ses mi yoksa bir his mi olduğunun bile farkına varamayarak gözleriniz çarpıştığında, onunla konuşamamaktır ” seni koşulsuz seviyorum” diye haykıramamaktır, onun seni ve çektiğin acıları duymayışıdır, duymamaya devamıdır koşulsuz sevgi. Kıymetin bilinmeyebilir zaten seni hak etmeyen birini sevdiğin zaman adı ”koşulsuz sevgi” olacaktır.

Aşktan sorumlu güzeller güzeli VENÜS sen neredesin? Yüceldiğin nokta BALIK yerleşimindesin. Bu yazının özü aldığın Mars ve Satürn görünümünün yaratacağı enerjiyi anlatıyor. Geçmişimden bu yana hislerimin beni hiç yanıltmadığını bilerek evren ile şizofrenik bir bağ kurduğumu itiraf etmeliyim. Bu durum Rasi haritamda ki Ketu yerleşimi ile su grubu ağırlığından mütevellit sanırım. 🙂 🙂 Bilinemezliğin soğuk, dipsiz kuyusu hep ürkütmüştür, çaresiz insanı. Ve merak bu yüzden perçinlenir bazıları kabul etmese de.

Neden acıları yinelemekle geçer hayatımız? Neden eski yaraları sürekli kaşırız? Neden bu eski (aslında eskimeyen) sevgililer, aile, arkadaşlıklar, eş, çocuklar ile olan ilişkiler sürekli gündemizdedir. Tüm bu sınavlara tahammül etmek ise hayatımızdan söküp attıklarımız ile belirsizlik duygusunda kalmaktan kurtarır bizleri. Güya yaralı kalbimizin onarılması, kabuk değiştirmemiz bizleri zorlasa da sonrasında ortaya çıkan yeni kimliğimizle neye benzeyeceğimizi bilmemek tedirgin eder bizleri.

Bu hisleri Vedik değerlerine göre AY ve LAGNA OĞLAK-YENGEÇ-KOÇ ve TERAZİLER ziyadesiyle özümsediler 2017 yılının Eylül ayında beri. Yaşamlarında ki değişiklikler 2019 yılının Mart ayına kadar tek tek can bulacak. Ben Lagna YENGEÇ halimle bu kadar zorluğa göğüs germeyi AK Mars’ım sayesinde başarabiliyorsam, başaramayanların yardımına koşmaya hazırım zaten, bilirim ben çaresizlik ne demektir, ben bilirim dibe vurmak ne demektir. Ben bilirim işte tüm bunları çünkü çok lüks bir yaşantım olsa da hep halk insanı oldum, hiçbir zaman kibir ve gurur nedir bilmedim. O yüzden bu kıskançlık ve riya işlerini de anlamıyorum. Bu hislerin bir değişiğini deneyimliyor AY ve LAGNA Balık-Başak-İkizler-Yay bireyleri. Bir de bununla beraber düğümlere takılanlar var. Onlar ki sınavın en afillisini vermeye başladılar. Kaç kronik rahatsızlık, kaç ayrılık, kaç yuva yıkımı yaşandı, yaşanacak bilseniz. Bilseydiniz bunca yükü ve acıyı taşıyabilir miydiniz?

Bağışlayıcı olmak geçmişte ki yaralanmaları hiçe saymak, erdemsiz olmak, ezilmek demek değildir. Bağışlamak ve iyi kalpli olmak tamamen HOROSKOP potansiyelidir. Buna rağmen aklıma geldikçe midemi bulandıran ve asla yaşamımda görmek istemediğim İNSANLAR da var. Yeni bir yaşam yaratmanın önündeki en önemli engelin, geçmişin şu ya da bu nedenden oluşan acılarına tutunmak olduğunu bilerek pişmeye devam ediyoruz.

Kayalara tutunan yosunların hayatını yaşamıyoruz, içinde bulunduğumuz yolculuğun zorluğu, bilinmezliği, ürkütücülüğü ile yazdıklarımı idrak edebilenler beni takip ediyor zaten. Ben kendine aşırı derece de güvenen ve inanç mekanizmasına, karmaya inanan bir kişiyim herkes böyle olacak diye bir kaide ya da bir mecburiyet yok. Bağışlamak, yeniden acıların üstünden, yeni bir rahimden doğmaktır. Benim bağışladıklarım var geçmişe yönelik, anılarımda hoş kalmalarını istediklerim ve kendileriyle bağımı tamamen kopardığım mecazi anlamda ÖLDÜRDÜĞÜM! Bir de asla bağışlamadıklarım var. Allah affetsin!

Gün gelecek Ayşen demişti diyeceksiniz. Tüm acılarınız bala dönecek. Beni lütfen unutmayın. Gönlünüzde gizlice saklayın, kimse dokunmasın, kimse oraya değmesin, kimse ulaşamasın. Ben sizleri öyle saklıyorum çünkü MABEDİMDE! Ben cennetimi mabedimde yaşıyorum. Bunu anlamayanları ise hayatımda istemiyorum. Değmeyenlere, değer vermemeyi öğrendim ben!

Ve lütfen tüm Astrolog arkadaşlarımın kıymetini bilin. Bu çok zorlu ve meşakkatli bir süreç, kalemimizden dökülenlerin hepsi aynı günde aynen gerçekleşecek diye bir ihtimal yok! Bizler de insanız hatalar yapabiliriz. Hata yapa yapa doğruyu bulma yolunda aydınlanıyoruz. Türkiye çok büyük bir hızla, freni kopuk bir araçla, çok sert viraja girmeye hazırlanıyor. Natal harita transitlerine göre 2020-2023 yıllarının zaman aralığı berbat geçecek. Bu kadar retro varken bir hikaye düştü dilime; Mum ateşe gönül vermiş, düşünmüş ateş onu eritip, tüketse de razıymış bu elzem aşka zira çok seviyormuş. Bu sevgi ve sonsuz aşka hayatını adayan mumun ise tek korkusu, eridiğinde ateşin sönmesiymiş…! Ya bir kez daha yanmazsa diye düşünürken tükenir gidermiş….

Mum, içindeki ipliğini yakmaya başladığında eriyen her bir duygusu yaş olur akar ve gövdesinden süzülür. O eridikçe süzülen aşkın sıvısı bir derya oluşturur tabağın dibinde hiç dikkat ettiniz mi? Veee bir süre sonra, can ipliği yandıkça vücudu erimekten bitap hale düşen mum kendi gözyaşlarında boğulur. Aşk, ikisini de mahveder. Var mıdır ötesi artık…? Birlikte yanıp, birlikte sönmek…Bülbülün güle olan aşkı gibi biter mi bu sevda, söner mi bu ateş…Gönül hanenizin; en ücra köşelerinde bekleyen tüm niyetlerinizin kabul olması dileklerimle. Ölümden öte köy yok! Ölmeyi de hesap edebilir insan bu enerjiler altında.

Lagna ve AY, Güneş Balık olanlar; Duygularınız ve enerjiniz oldukça yüksek Gerginlik için birebir etki. Hayatınızı etkileyecek önemli olaylar ve önemli kararlar için beklemelisiniz. Sağlıklı karar vermek mümkün değil zira egonuz aldı başını gidiyor. Mahkemelik konularda gelişmeler. Evlilik ve ikili ilişkilerde ilginç diyaloglara açık bir süreç. Delilik anında tercihleri sadece şeytan sunar ve siz eğer çılgınsanız hemen kabul edersiniz. Bazı durumlar da bize ait olmayan bu yaşamlara seyirci olmak ne büyük lütuftur.

Lagna ve AY, Güneş Kova olanlar; Olmadı bu iş 🙂 yeni Ay anında sözler dikkat çekiyor. Dilin kemiği yoktur tasviri tam size uygun olacak. Maddi kazançlarınız ve sahip olduğunuz değerler hasara uğruyor. Sakın sırlarınızı vermeyin sakın bedeli önümüzde ki süreçte! Ne olduğumuzu biliyoruz ama ne olacağımızı bilmiyoruz öyle değil mi?

Lagna ve AY, Güneş Oğlak olanlar; İletişim, iletişim, iletişim Ketu ve Rahu size zararlı görünüm verirken, bence beş kere düşünüp, bir kere kelam ediniz.Yakın çevre ve kardeş ilişkileriniz yanlış anlaşılmalara gebe. İletişim ve haberleşme oldukça aktif ama beklediğiniz kişiden haber gelmeyecek. Değişken ruh hali Ay’ın etkisi ile bariz. Özellikle internet ortamında düşüncelerinizi yazarak aktarmak isteyeceksiniz. Zihinsel farkındalıklar küskünlükleri de körüklüyor. Neyi sorguladığınız değil neye güldüğünüz önemli. Gülerken insan komşusuna neler geldi kendi başına!

Lagna ve Ay, Güneş Yay olanlar; Yay için 4.ev gayrimenkulleriniz, anneniz, kalbiniz, duygularınız, rüyalarınız, dönün bakalım biraz içinize, ses verin kalbinize, orada kopardığınız fırtınaya destek gelecek. Jüpiter 11.evinizde retro. Satış yapmak istediğiniz araç ya da ev varsa zarar edeceksiniz belki de kaza yapabilirsiniz. Sevgili! Nefret ve intikam duyguları tıpkı zehir gibidir. Kalbini esir aldıktan sonra mutluluğa fırsat tanımaz. Maddi dünya özlemi açlığı gidermeye yetmez! Ya kalbiniz ya hedefiniz! Verin kararınızı. Ya siz ya gökyüzü kesecek bileti!

Lagna ve AY, Güneş Akrep olanlar; Aşk, eğlence hayatınız ve çocuklarınız ön planda ama üzücü gelişmelerle zira Mars-Satürn görünümü bu alanı mahvedecektir. İlişkiniz de geldiğiniz noktayı sorgulamak en doğal hakkınız. Güçlü ve yoğun duygular, aşırı kıskançlık size hata yaptıracaktır. Zaman mekan tanımıyor açığa çıkan enerji size belirsizlikler yaşatacak türden. Aşk iki kişilik bir eylem Sevgili! Ben seni sensiz de severim haberin ola! Belki de karşı tarafın değişen duyguları sizi göğün göğsüne uçuracak mutluluktan.

Lagna ve AY, Güneş Terazi olanlar; 6.ev çalışma hayatınızla ilgili konular ve sağlığın, hizmetimizde çalışanların tarif edildiği evdir. Hareketli ve zararlı enerji üreten Ay sizler için iş hayatınızda önemli gelişmeler gündeme getirebilir. Açık düşmanlarınızla yüzleşme vakti. Deneyimlerle doğrulanan hayat tecrübesi diye bir ders var onu alma vakti…

Lagna ve AY, Güneş Başak olanlar; 7.ev ve 5.ev özel hayat ve ilişkilerin sorgulandığı alan. Özel hayatınız ve ikili ilişkileriniz ön planda fakat üzücü anlamda. Bazı ilişkiler yol ayrımına gelebilir, kopabilir, mevcut ilişkilerinizde eşinizin gelirinde artış yaşanabilir. Ortaklarınız ile birlikte icra ettiğiniz işte gelir artışı sizleri memnun edecektir. Duygusal belirsizlikler kırıcı olmanıza sebep. Aklımız ve iç huzurumuz evrenin kölesi haline geldi…

Lagna ve AY, Güneş Aslan olanlar; Tahsil etmeniz gereken paralar gündeminiz de. Para gelsin de ne şekilde gelirse gelsin derken gidişatı da düşünün derim. Beklediğiniz alacakları avukatlarınız size aktaracaktır. Bazı kişilerle yol ayrımı yaşayabilirsiniz. Bir mezar kazmış ve tamamen üstünü örtmüş gibisiniz. Çünkü açığa çıkan sırlar ve duyduklarınız sizin hiç hoşunuza gitmedi. Hayat akıp giderken yeni yaşam tecrübeleri edineceğiniz zamanlar geliyor. Bu güne kadar ne yaşadıysanız duygusal bağımlılıklarınızdan ve size zarar veren kişilerden sonsuza kadar kurtulacağınızı bilmelisiniz. Yaşamın olduğu her yerde ölüm de kol gezer mezarlar bunun için var. Mezar taşları koyun değil, yıldızlar da gece lambası değil unutmayın!

Lagna ve AY, Güneş Yengeç olanlar; 9.ev en uğurlu evdir Vediğe göre. Ruhsal ve manevi konularla ilgili aydınlanma yaşayacağınız kesin. Sanki bir kabulleniş gibi, bir rıza makamına eriş gibi. Eğitim programınız kadar hemen karşıt evinizi de düşünürsem yakın akrabalar, çevre ilişkileriniz ve kardeşlerinizle ilgili konular gündeme gelebilir. Sevgi ve saygı vazgeçilmez iki değer kaybetmek için neler yapılıyor günümüz ütopyasında. Babanız adına üzülebilirsiniz.

Lagna ve AY, Güneş İkizler olanlar; Kariyer, ev ve toplumsal statü ön planda. İyi de kariyerinizi, hayatınızı yakından ilgilendiren önemli gelişmeler için acele kararlar alın Nisan sonrası evren size dair planlar yapmaya başlıyor. Hata yapmaktan korkmayın, onların ismi artık tecrübe!

Lagna ve AY, Güneş Boğa olanlar; Arzularınız, niyetleriniz ve umutlarınız, geleceğe yönelik hayalleriniz, hedefleriniz, ilişkiler adına değer verdiğiniz aşkınız değişime uğrayacaktır. Sosyal çevrenizde önemli gelişmeler sizi şaşırtabilir. İlişkinize yönelik geleceği belirlemek için yeni Ay zamanında kararlar almadınız. Aşk mı o ne? İnsanı mülteci eder…

Lagna ve AY, Güneş Koç olanlar; Sağlığınızla ilgili konular gündemleriniz de. Gökyüzü içinize dönün ve içinizi sorgulayın diyor. Sizler bir yakınızı için hastane ortamında bulunabilir ya da onun sağlık sorunları ile ilgilenebilirsiniz.  Mesajları rüyalarınızda saklı. Cinsel ihtiyaçlarınız ve enerjiniz çok şey ifade edeceği gibi yükselecektir. Sizden bu güne kadar gizlenen ve arkanızdan çevrilen sizden gizlenmiş bazı bilgiler canınızı acıtsa da bağımlılıklarınızdan kurtulmanıza destek olacak ve sizler gömeceksiniz bir maziyi, bir anıyı belki bir sevgiliyi! Geçmişe geçmişler olsun!

17 Mart tarihinde ki Balık yeni Ay fazı 31 Mart Başak burcunda oluşacak dolunay ile Ay aydınlatacak bizleri. Belki de içimizde ki Balık süzülecek derinlere. Yüreğinizde ki o gölgeyi örtün üzerinize…

Hürmetler

A.TOK