Vedik Kuralları & Yaradılanı Severiz Yaradan’dan Ötürü

İyi bir şeyler yapmak için, önce iyilere inanmak gerekir. 

Ben yüceler yücesi Allah’a ve ilmime sonsuz inanıyorum.

”Ben herkesi sevemem, severim dersem yalan olur. Sizi değil kendimi kandırmış olurum. Ben yüreğinde Allah korkusu taşımayan, bencil, merhametsiz, kendini beğenen, vicdan sahibi olmayan insanları sevemiyorum. Zulmedenleri, can acıtanları, kendini çok bilmiş gören insanları sevemiyorum.” Eskidendi o, sevmemelerim öğrendim VEDİK ile artık seviyorum. Farklı çizgi ve meridyen üzerinde olanlardan karmam adına uzak duruyorum. Sizlerde deneyin. Işık herkesi aydınlatmıyor. Işık herkese yakışmıyor. Tam ”evet, oldum ben” dediğiniz noktada mutlak yaratıcıyı unutup, insanları ötekileştirmeye, yargılamaya, ayıplayıp, kınamaya başlıyorsunuz. İşte o noktada Allah kendini size hatırlatıyor. Allah’ın sopası yok yani.

Sevgimi yüzlere, binlere, milyonlara bölerek paylaşabilirim. Fıtratım bu yönde çünkü ben bir Balığım.

Valla, ister inanın ister inanmayın bir hoşgörü hasıl oldu ki üzerime Vedik astroloji ile artık şunu iyice öğrendim. Bir insan iyiyse iyidir, kötüyse kötüdür! Ne diyor Yunus Emre?  ‘’Yaratılanı severim, Yaradan’dan ötürü…’’ Konu hassas, mevzu ince. Yaradanın yarattığı her şeyi, yaradana olan sevgisinden dolayı sevdiğini  söylemeye çalışıyor derviş. Sevginin kaynağı yüce Allah(c.c) Birbirimizi sürekli sevmemiz ve tüm insanlara sonsuz sevgi göstermemiz olanaksız. Böyle bir ilmi öğrenince bir insanı artıları ve eksileri ile seviyorsunuz. Baktınız gördünüz olmuyor, yolunuzu ayırıyorsunuz. Her ruh nazenin bir frekanstır. Ve tüm iyi frekanslar ile tüm kötü frekansların buluştukları birbirinden ayrı meridyenler vardır.

Allah’ın yarattığı kul vicdanının sesini dinler ve karşılık verir kendince yapılan iyiliğe ya da kötülüğe. Allah’ın yüce adaletine sonsuz güvenir çünkü. Aslında Allah adaletini kulun boynuna ve yaşamına fıtrat olarak yüklemiştir de kul farkında değildir. Bir insan ya eşiyle, ya işiyle, ya çocuğuyla, ya da kısırlılığıyla, ya annesiyle, ya babasıyla, ya da sevgisizliği ile sınanırda sınanır. Bir insan hırsız olabilir. Gulika gezegen yerleşimi çok önemlidir. Bir insan eşcinsel olabilir. Bir insan eroinman olabilir. Bir insan yetim büyüyebilir. Bir çocuk annesini çok severken, başka bir çocuk annesinden nefret edebilir. Bir çocuk babasının krallığında kraliçe rolü oynarken, başka bir çocuk babası tarafından tacize uğrayabilir.

Bir doğum haritası kademelerden oluşur. Bir kadın çok güzel olabilir, çok şehvetlide olabilir, aşırı derecede çirkinde, sonsuz özgüvenli de olabilir, yüksek eğitim yapabilir, ya da yapamaz, toplumsal saygınlık hususunda ne kadar emek sarf ederse etsin 10.ev zarar görürse istediği başarı çıtasına ulaşamaz. Kadın haritasında 5.ve 7.evler seks potansiyelini yansıtırlar. 5.ev sosyal bir evdir ve kadının başka insanlar ile ilişkilerini gösterir. Bu ilişkilerin düzeyi duygusal seviyede, romantik bağlantılar, çocuklar, spekülasyon ve hisleri kapsar. 7.ev ise 5.ev ilişki ve olaylarının sonuçlarını ve zirvelerini gösterir. Bu nedenle kadının seks potansiyelini analiz ederken 5.ev, 7.ev ve ilaveten 12.evin birlikte incelenmesi gerekir.

Doğduğumuzda kaderimizi apaçık görebilseydik ne olurdu diye merak ederim bazen? Dünya rehberimiz olmadan önce, içsel benliğimizin tarif ettiği yol üzerinde yürüseydik ne olurdu acaba?

Nizam-ı düzeni anlamaya çalışmak yada anlamak yada yorumlamaya çalışmak inanın İnsanın beynini yorduğu kadar da çalıştırıyor.

5.evde yerleşen gezegenlerin harita sahibine çeşitli duygular yüklemesi bile insanları birbirinden ayırır.

Güneş : Kadın romantik olur ve romantik olarak yöneteceği erkekleri çekecekdir.

Ay : Romantik yaşamın kıvamı gevşektir. Böyle bir kadın erkekten erkeğe kolayca geçebilecektir.

Merkür : Temel olarak romantik duygular uyumsuzdur. Aşk hayatını kafa ve gerçekler yönetecektir.

Venüs : Böyle bir kadın içgüdüsel olarak yüce gönüllü erkekleri çekecektir.

Mars : Bu kadın romantik tabiatlıdır fakat çatışmalar aşk ilişkilerinde önemli rol oynarlar. Romantik ilişkilerde büyük bir enerji gereksimi vardır.

Jüpiter: Romantik ilişkilerde yüce gönüllüdür.

Satürn : Aşk ilişkilerinde soğuk ve mesafelidir.

Ve tüm bunları Allah görüyor ve biliyor… Örneklemeler bitmez. Bir insanın karakteri, kaderi nasıl bir insan olduğu, olgun mu, ham mı? Ederi, değeri, kalitesi Rasi haritalarından anlaşılır.

Devas; Kutsanmışlar
Manushya; Beşeriler
Rakhassas; Cinler

Eşleşim analizlerinde kullanılır. Takımyıldızlarını gruplara ayırdığım başlıklardır bunlar. Bundan sonra ki en önemli etki Kujo Dosha yani Mars baskısının kontrolüdür. Eğer Mars 2, 4, 7, 8, 12. evlerden birinde yerleşmiş ise Mars Baskısı oluşturur. Mars baskısı eşin erken ölümü, eşin kaybı, boşanma ve tartışması bol mutsuz bir evlilik zemini oluşturur.

Bazı Vedic kaynakları Mars 1.Evde Koç burcunda, 4.Evde Akrep burcunda, 7.Evde Oğlak burcunda, 8.Evde Yengeç burcunda, 12.Evde Yay burcunda yerleşirse baskısı oluşturmadığını iddia etsede edindiğim tecrübeler Mars baskısı olan bir haritayı yine Mars baskısı olan başka bir haritanın absorbe ettiği yönünde…

Bazıları doğduğundan itibaren herşeyin en doğrusunu kendi bildiğini, en güzelini kendi yaptığını, herşeyin en iyisine sahip olduğunu iddia etse de yaşam düsturlarına ve hayatlarına baktığımızda hiç de öyle olmadığını görebiliriz. Ruhlarında barındırdıkları öfke karanlık hayatlarında ışığı bulmalarına engel olurda Allah’ın verdiği cezayı bile idrak edemezler. Belki de bu davranışları sürekli güç kontrolünü ellerinde tutma ve kıskançlık arzusundan mütevellittir. İşte Hint sistemi ruhun karmasını ve bu dünyada ki amacını gösteren en yalın sistemdir. Bu ışığı hazmetmek ve ışığın verdiği yükümlülükler doğrultusunda herkesi olduğu gibi kabul etmek en baş düsturdur. Hiç kimsenin bir diğerinden üstünlüğü, farkı, eksikliliği yoktur. Sadece güçlü bir haritanın yaşamda yansıttığı ödüller vardır. Kendi ruhunda bu farkındalığı taşımayanların ne kendilerine ne de çevrelerine bir faydası dokunmaz. Allah’a binlerce şükürler olsun ki astroloji sayesinde çevremizde çok fazla dost edindiğimiz, her yardıma muhtaç insana, danışanlarımıza sonsuz hizmet ettiğimiz aslolan gerçektir.

Mesela bazı örnek yerleşimlerden bahsetmek gerekirse her harita kendine münhasırdır.  1. Koç Yükselen için Koç burcu kadını saldırgan, kavgacı, enerjik, ilişkilere ve özgürlüğüne düşkün birisidir. Daima ailesini yücelterek, kendisi ve ailesi hakkında övünmeyi, konuşmayı sever. Kusurlu tarafı kıskanç ve kibirli olmasıdır. Eşinden kendisini övmesini bekler ve onun başkasını övmesine tahammül edemez. İyi bir ev sahibesidir ve kocasını yönetmeyi becerir. Böyle bir kadın agresif, çok romantik ve kendisine hayran olandan hoşlanan biridir. Lagna yerleşimi Koç olan bir bireyin hemen 1.evinde yer alan Güneş ve Merkür Rahu görünümü alırken, Jüpiter kare görünümü ile kısıtlanma yaparsa kişi son derece agresif, kıskanç, bencil, çıkarcı, yalancı, iftiracı, saman altından su yürüten, insani hiç bir nitelik taşımayan, akıllı geçinen, kurnaz, çıkarına göre hareket eden, güce tapan, gücü sürekli elinde tutmak isteyen, alemin kralı, kraldan çok kralcı, karakteri bozuk bir yapıdadır. Ve tabii yine Güneş 5.ev yöneticisi olarak aldığı görünümlerle kişi evlat sevgisini asla tadamayacak, insanlarla iyi diyalog kuramayacak , sevgi ihtiyacını başka türlü yollarla tatmin edecektir. Çünkü Güneş Navamsa da zararlı Mars ile birlikte yerleşmiştir. Mars 8.ev yöneticisi olarak cinsel organlarla alakalı rahatsızlık verecektir. Yazık…! Böyle bir insanın öfkesinden, kıskançlığından, nefretinden, kinciliğinden Allah korusun herkesi.  Fakat yüce Mevla böyle uygun görmüştür. Kimine sorunlu bir evlat verir, sabrını sınar. KİMİNE İSE HİÇ ÇOCUK VERMEZ. SEVGİ AÇLIĞI VE ARSIZLIĞI YARATIR! Kişi etrafını sürekli eleştiren, kıskanan ve şeytansı dürtülerle doludur.

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

Mesela Rasi haritasında 2.evde Boğa burcunda yerleşen Venüs ve Satürn ise başlı başına sevgisizlik ve kendini değersiz hissetme hissiyatını verecektir. Venüs-Satürn kombinasyonlarına sahip bireyler geç evlilik yaparlar, eşleri de kendilerinden yaşça oldukça büyük olur. Satürn-Venüs yerleşimi Jüpiter’den destek alırken Mars kare görünümü ile 2.ev alanını zedelemiştir. İşte saman altından su yürüten, dürüstlükten uzak, yalancı ve çıkarcı bir insanı tanımak istiyorsanız haritayı çözmek yeterlidir. Mesela kendini fazla sevilmeye layık görmez ve sevgisini de veremez. Mutsuzluğundan ne yapacağını bilmez. Başkalarının mutluluğunu aşırı derecede kıskanır. Düşünebilen ve düşüncelerini düzgün bir dille açıklayabilen değil, entrikaya ve sırlara meyilli ve herkesin sırrını silah gibi kullanabilecek biri olursunuz. Unutulmaktan, yaşlanmaktan, terkedilmekten hatta ölümden bile korkarsınız. Ve tabii bu yerleşim bu harita sahibinin sinirlendiğinde uyumadan, taşı yerine yerleştirmeden rahat edemeyen bir birey olduğunu da göstermektedir.  Böyle bir insan sevgiden, saygıdan uzak dışarıya gösterdiği yüzü başka, kendi içinde yaşadığı hissiyat ve arsız istekleri ise bambaşkadır. Satürn-Mars-Venüs karesi aşırı kıskançlık demektir.

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

Hemen 3.evde yerleşen Ay düğümlerinden Ketu kişinin kardeşleri, arkadaşları ve komşuları ile ciddi mesafelere dayalı , duvarlarının yüksek olduğunu ve kardeşi adına kadersel üzüntü verici gelişmeler yaşadığını gösterir.  Mars görünümü kardeş ve arkadaşlarla yaşanılan sözlü polemiklerin tartışma boyutuna çok rahat taşındığını ve bu kişinin vefa duygusundan bir haber olduğunun yegane ispatıdır. Gözü öfke anında dönebilecek bu insan çok kolay bir cinayet bile işleyebilir.

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

5.Evde ki Aslan burcunda olan Ay yerleşimi kişinin aşk, romantizm ve çocuk sevgisine olan ihtiyacını gözler önüne sermektedir. Lakin Ay ve Mars arasında oluşan Guru-Mangala Yoga zaman zaman zararlı enerjiler üretebilmektedir. 5.evde Ay yerleşimi olan bir çok danışanımın çok ciddi spekülasyon içerikli aşk skandallarına ismi karışmıştır. Bu da bir kaderdir. Ayıplamak yok! Kınamak yok!

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

Rasi haritasında 9.evde ki Rahu yerleşimi yüksek eğitim adına çok olumludur. Kötü yönü ise baba adına sık yaşanılan üzüntü ve skandalların bitmeyişidir. İnanç çok önemli bir kavramdır. 9.ev  ve 12.ev inanç kavramlarını sorgular. Sonrasında ise Jüpiter. İnsanın dilinde ve yüreğinde Allah sevgisi oldu mu o insandan zarar gelmez. Vedik ile size birisi kötü söylediğinde, kötü sözle yaklaştığında onun öyle olduğunu kabul ediyor ve onu kendi ayıbına terk ediyorsunuz.

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

Rasi haritasının 10.evindeyiz. Orada JU yani Jüpiter yerleşimi var gördüğünüz üzre. Ah ki bana göre bir haritanın en can alıcı noktasıdır. 10.ev toplumsal saygınlıktır, kariyerdir, duruştur. Siz istediğiniz kadar üniversite okuyun, master yapın, yabancı dil bilin, bir haritanın 10.evi zarar görürse ün ve saygınlık kaplumbağanın yol alışına benzer. Jüpiter Oğlak burcunda düşüştedir. Ve Jüpiter Rahu ile Mars arasında hemmed yani sıkışmış konumdadır. Böyle bir insan yollara gül dökse, altın döktürse hiçbir zaman isminden saygı ve övgü ile bahsettirmeyecektir. Ancak Güneş yerleşimi entrikayı seven bir insan olduğunu gösterdiği için kendi kendine alkış tutan, kendine ait sahte hesaplarla sosyal platformda kendine övgü ve metiyeler düzenleyen kıskanç ruhlu bir insanın tablosunu gözler önüne sermektedir.  İşin ilginç kısmı Navamsa haritasında sırlar saklıdır. 10.ev yöneticisi Satürn Navamsa da düştüğü en dip noktadaysa ve böyle bir birey ayna da kendisine bakmadan Güneş yerleşimi etkisinde güçlü bir egoya sahip olurken alemin KRALI benim der. Burnunun ucunu görmez. Ne acı…!

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

11.evde Kova burcunda Mars karşıma hep kötü kızlar, kötü erkekler, arkadaş edinemeyen, arkadaşlar arasında tartışma ve problem çıkartmaya meyilli tipler çıkartmıştır. Ve yine harita sahibinin varsa erkek kardeşinin oldukça baskın karakter olduğunu göstermektedir. Grup adamı olmak iyi birşeydir. Ama önce iyi insan olmayı öğrenebilmekten ziyade Allah’ın yüceliği ile bu haritaya göre önemli olan bu kaderi kabullenmektir.

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…

Vimsottari Dasa:

Rah MD: 2011-04-26 (10:29:34) – 2029-04-26 (1:18:23)

Sat AD: 2016-06-02 (0:41:12) – 2019-04-08 (2:00:43)

En çok sorduğunuz ve yorumlamada en çok kullandığımız Dasa periyotlarıdır. İnsan ömrünü Hint’liler 120 yıla bölmüşler. 120 yılı da gezegen evrelerine. Her birey bir Dasa evresinde dünyaya gelir ve yine doğduğu anda ki yıldızın etkilerini taşır. Yaşamı bu yönde şekillenir. Zararlı gezegenlerin Dasa evrelerinde ki enerjilerde zorludur. Mesela; Rahu-Satürn Dasa evresinde olan harita sahibinin kaygısını anlamamak için aptal olmak gereklidir. Rahu dünyevi değerleri ve arsızlığı temsil ederken 10.ve 11.ev yöneticisi olan Satürn bu hırsını körüklemektedir. Mamafih arzusu ve isteği karşılanmayacak evren taşıdığı kötü ve kıskançlık dürtüleri ile dolu böyle bir ruhu tam aksine cezalandıracaktır.

Işığı yakalamak önemli değildir, önemli olan ışığın vereceği mesajı özümseyebilmektir. 2014-2017 sürecinde Satürn-Satürn karşıtlığı yaşayıp deneyim kazanamayan bir bireye en güzel cevap yine evrenden gelecektir. Kader bildiği gibi şekillenir. Vedik astroloji ile neleri keşif ediyorsunuz gördünüz mü? Özümüz sevgi, sözümüz sevgi. Kelamlarımız sizlere anladığınız oranda düzgün anlamadığınız düzeyde sivri gelmekte. Yukarıda deyindim meridyen durumundan kaynaklıdır. Ben ki Balık-Yengeç.-Balık halimle yıllarımı iyi niyete adayan biri olarak öğrendim. Annesinin kucağında gördüğüm her bebeğin masum olmadığını. Ama ben mutlak yaratıcının boynuna astığı, alnına yazdığı kaderden dolayı ortaya saçtığı kötülüklerden mütevellit onu sorumlu tutamam!

Kimi sorumlu tutarım? Gezegenleri…

Eee, onları da oraya yerleştiren birileri vardı… Demek ki suçu onlarda da aramamak gerekiyor, daha da geriye gitmekte fayda var derken…  Git git nereye kadar? Bak bakalım Ay düğümlerine, eee bu düğümler nereden başladı? Nerede bitecek?. Ben, sen, o ya da öteki kaç kere daha geleceğiz dünyaya? Hayır yani, bu arada, şartları beter olanların arasından çıkıp da dünyayı aydınlatan bir sürü örnek varken onlara da haksızlık olmuyor mu? O harita sahipleri hep iyilik yapıyor, kötülük buluyor ya da tam tersi. Bunun sorgusunu uzun zamandır kendimce yapıyorum. Her sabah namazımda yüce yaratıcıya şükrümü sunarken  an itibariyle bu ilmi ömrüme nasip eylediği için teşekkür ediyorum. Kimseyi kıskanmıyor, kimseyi taklit etmiyorum. Gece gündüz sizler için çalışıyorum. Bu büyük bir emek ve karşılığı işte ortada!

Aslında hepsi bir parçası ve zincirin bütün ve bütünün halkaları gibi şimdi yargılayalım mı bu harita sahibini? Ümmü haşa! Mevla vermiş cezasını ve belasını ve dahi ödülünü. İşte tam da bu noktada ciddi bir sorgulama yapmak gerekiyor! Kimseye karşı olmadan, mantıklı bir sonuca varmak gerekiyor!…İnsana bahşedilen hayvanlardan daha üstün zekanın, algı yeteneğinin, duyularının ve hücrelerinin hakkını tam olarak vermek için sorgulama yeteneğimizi kullanmamız gerekir diye düşünüyorum. “İyi insan” dediğimiz nedir? ‘’Kötü insan’’ dediğimiz nedir?

Geçiniz bunları. 😀 😀 Hepimiz aynı yolun yolcusuyuz! Benim gibi birinden kıssadan hisse sizlere herkes kendine benzeyen insanları etrafında tutuyor, zira kendini daha iyi hissediyor!… Merhamet ile tanışan bir insan ‘’o iyi, öteki kötü’’ diye yorum yapamaz. Hele hele bir VEDİKÇİ! Allah adamın dilini ensesinden çıkartır. Biri kötülüğü seçer, diğeri iyiliği…

Yaradılanı severiz, Yaradan’dan ötürü…! Bir insanın içinde önce Allah korkusu olmalı, dilinde ise gerçek sevgi! Vedik Astroloji sayesinde Yaradan’ın yarattığı herşeye sevgi ve hoşgörü ile yaklaşmak mümkündür. Tabii eğer kalbinde o sevgiyi taşıyorsan, hamurunda o naiflik varsa…Yoksa da yine severiz seni Yaradan’dan ötürü!

Selam ve sevgi ile

AYŞEN TOK